Aras, sinirle Bora'nın yüzüne attığı yumruktan sonra Mira'yı kolundan tutup sürüklemeye başladı. Mira, olanlar yüzünden afallamış bir şekilde Aras'a itaat ediyordu. Kızın canı yandığında daha yeni yeni aklı başına gelmişti.
"Bırak beni! Sen..sen ne yaptığını sanıyorsun!" diye bağrınınca Mira, genç adam kızın kolunu bir hışımla bıraktı. Kızı, ani bırakışıyla yere düşüşünü izledi. "Oldu mu?" dedi sinirle Aras kızın sinirden alev almış gözlerine bakarak.
Kalkması için yardım amaçlı elini uzatan adama karşı öldürücü bakışlar atıp elini ittirdi Mira. İçinden de şuna bak ya hem bir eşya gibi fırlatıyor yere sonrada kalkmam için elini uzatıyor oldu canıımm!
Mira, duvardan destek alarak ayağa kalktı. İçkinin etkisiyle biraz başı dönmüştü ama hemen kendini topladı. Adamın karşısına geçerek derin bir nefes aldı ve gülümseyip "Üzgünüm" deyip adamın sol gözüne yumruğu geçirdi. Adam acıyla küfrederken kaçan kızın peşinden koştu.
Kolundan tuttuğu kızı kendisine çevirip "Bana yumruk attığın için pişman olacaksın ufaklık!" dedi. Kız kıkırdayarak "Hiç sanmıyorum. Hem sen kaşındın Playboy!" dedi genç adamı sinir etmek için.
Aras, "Öyle mi?" deyip kızı tuttuğu gibi omzuna attı. Kızın ufak çığlığı adamı neşelendirirken aklına gelen fikirle haince gülümsedi. "Güzelim, ben sana daha ne çığlıklar attıracağım bu gece" dedi Aras kızı korkutmak için.
Mira, genç adamın dediği şeyle şok olmuştu. Bu ne diyordu böyle hem bora neredeydi neden peşinden gelmemişti. "Pis sapık! Bırak beni! İndir bak yoksa çok kötü olur!" dedi.
Mira'nın çırpınışları bir fayda etmiyordu. Aras, "Araba neden hala gelmedi" diye sinirle kapıdaki görevliye bağırmıştı. Mira da hemen ardından "Hey! bu adam beni kaçırıyor yardım etsene. Sana diyoruuummm." diye ciyakladı. Görevli bir tepki vermeyince bu seferde "Sen benim kim olduğumu biliyor musun? Ben MİRA BOZDAĞIM. Cevdet Bozdağın kızı. Burayıda senide mahkemeye vereceğim. Ne bakıyorsun öyle hırbo!" dedi. Tabi Arasın adama dönüp eliyle takma işareti yapınca korkan adamı rahatlatıp arabasına kızıda yerleştirip oradan son hızla ayrıldı.
Yol boyunca başının etini yiyen kızı kendi evine getirmişti. Yanında ağlayan kıza bakıp bu kız gerçekten ona kötü bir şey yapcağımı sanıp o yüzden mi ağlıyordu diye geçirdi.
"Neden ağlıyorsun" Diye usulca soran adama buğulu gözlerle baktı Mira. Yorulduğunu hissetti. Zorla "Bora" diyebildi. Bora'nın ismini duyunca Aras'ın siniri geri gelmişti. Kızı öpüşü gözünün önüne gelince "Ne Bora!" diye kıza bağırdı.
Aras'ın neden böyle bağırdığına anlam veremeyen Mira, az önce adam kendisine bağırmamış gibi davranıp "Peşimden bile gelmedi. Nasıl gelmez." diye mırıldandı Mira. "Korkmuştur benden"
"Bora mı korkacak hiç sanmıyorum. Sevgilim benim için ölümü bile göze alır"
"Hani nerede ben kendilerini göremiyorum ama" dediğinde Mira o an ne kadar mantıksız konuştuğunu adamında doğru şeyler söylediğini farketti. Aras'ın dediğine karşılıkta susmayı tercih etti.
Yarım saat sonra Mira, oturduğu koltuktan kalkıp "Benim eve gitmem lazım taksi çağırır mısın?" diye ricada bulundu adamdan. "Burada kalabilirsin odalardan birinde yatarsın." gülümseyip sözlerine devam etti "İstersen benim odamda birlikte de yatabilriz." dedi. Gülmemek için kendisini zor tutuyordu Aras.
Adamın dediğine karşı gözleri büyüyen Mira,
"Bir sırnaşma ya bir sapıklaşma. Ben hayatta seninle aynı evde kalmam"
"Evlenince kalacaksın ama"
"Seninle evlenmeyeceğimi söyledim" dedi mira ayağını yere vurarak. Aras daha fazla dayanamayarak kahkahasını serbest bıraktı. "Tamam sinirlenme ufaklık şaka yapıyordum hem anlaşmamızı unutmadım. Ben seni eve bırakırım" dedi
Telefonu çalınca açıp kulağına götürdü Mira.
"Efendim hande abla"
"Yarın abin gelecekmiş"
"Evet! Kimseye söyleme demişti ama seni arayıp kendisi haber vermiş"
"Nişanlısı olduğumdan olabilir mi?"
"Nişanlısı olman bunu bilmen gerektiğini açıklamıyor ama"
"Ay Mira sen beni daha fazla çıldırtmadan söyleyeyim. Abin, dışarıda ve nerede olduğunu biliyor gelince senin bacaklarını kıracakmış ve derhal bana gelmeni emretti. ,Emrettiğini basa basa söylememi istedi"
"Nee! Sen ciddi misin Hande?"
"Mira sence bu konuda şaka yapar mıyım sana çabuk bana gel ve gelince neler olduğu hakkında konuşacağız seninle"
"Tamam" dedikten sonra Mira telefonu kapatmıştı.
Kapı pervazına dayanmış kendisini izleyen adama dönüp panik bir şekilde "Aras, yürü yürü abim benim burada olduğumu biliyor ben yandım! Beni abimin nişanlısına bırakman lazım taksiyi bekleyecek zamanım yok." dedi bir çırpıda Mira. Aras onun bu haline gülümseyip "Tamam sakin ol" dedikten sonra anahtarı alıp evden çıktılar.
Mira adamdaki rahatlığı farkedince "Sen böyle rahat ol Aras bey! Abim benim bacaklarımdan sonra senin kafanı kırınca ben seni görücem" diye mırıldandı. "Bir şey mi dedin" diye sorunca Aras, Mira içinden söylemesi gereken şeyleri mırıldanarak söylediğini anladı amaan neyse ki duymamıştı.
"Yoo" dedi Mira Aras'a gülümseyip.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORTAKLIĞIN BEDELİ
General FictionMİRA BOZDAĞ Mira daha 20 yaşında masum bir genç kızdı. Hiçbir zaman bu kadar acı bir şekilde evlendirileceğini düşünmemişti. Asla böyle olsun istemiyordu. Bembeyaz gelinliğine hoşnut bir şekilde aynadaki aksine bakacak sevdiği adamın kollarında mutl...