8.BÖLÜM
Bir hafta geçmişti ve Arasla en son nişanda görüşmüşlerdi. Mira, genç adamı çok özlemişti hatta ondan hoşlandığının farkındaydı ama Aras'ın onu sevmediğini biliyordu bu yüzden duygularını gizleyecekti.
Odasında müzik dinlerken babasının ona seslendiğini duydu. "Mira kızıım." Diye bağırıyordu sesini duyurmak için.
"Efendim baba." Diye seslenerek aşağı indi. "Kızım sen niye okula gitmiyorsun. Üniversitede sınıfta mı kalmak istiyorsun." Dedi sakince.
Kızının kendisine kızgın olduğunu biliyordu o yüzden bu konularda sert olmamaya çalışarak kendini affetirmeye çalışıyordu. "Yasım daha bitmedi. Giderim bir ara." Dedi umursamaz bir ses tonuyla Mira.
"Ne yası?!" Dedi ciddi bir ses tonuyla babası. Mirada sence der gibi baktı. Babası tam ağızını açacaktı konuşmak için ama vazgeçti. Kızına hak veriyordu ama buna mecburdu.
Mira "Hazırlanayım." Dedikten sonra odasına gitmek için merdivenlere yöneldi. Babası arkasından "Nereye gideceksin." Diye sordu ama Mira cevap vermek istemediği için duymamazlıktan geldi.
Üzerine rahat bir şeyler giydikten sonra çantasında alıp çıktı. Yürümenin iyi geleceğini düşündüğü için arabasına binmedi.
Sahil kenarında biraz yürüdükten sonra pamuk şekeri alıp oradaki banklardan bir tanesine oturdu. Pamuk şekerini yerken verdiği nefis tattan gözlerini kapamıştı.
"Ooo kimleri görüyorum." Duyduğu sesle hemen gözlerini açtı. Karşısında o mükemmel gülümsemesiyle Aras duruyordu.
"Aras!" Sesindeki şaşkın tınıyı gizleyememişti. Olsun umrunda değildi. "Oturabilir miyim?" Dediğinde Mira biraz heyecanlanmıştı. Bunu çok istesede balıklama atlamadı. Biraz düşünür gibi yaptı sonra "Tabi." Dedi.
Genç adam duyduğu cevapla rahatlamıştı. Bu Mira'nın gözünden kaçmamıştı. Neden böyle rahatlama gereği duymuştu anlam veremiyordu. Sonuçta hayır desem bile dövmeyecektim ya.
"Görüşmeyeli neler yapıyorsun biricik nişanlım."
"Senin hasretinle yanıp tutuşuyordum. Nişanlım beni nasıl arayıp sormaz diye kendimi odaya kapattım."
"-Ahahaha- Sen ciddi misin?.. Mira yüz ifaden ben ciddiyim ne gülüyorsun diye bağırıyor resmen."
"Üff.. Saçmalama şaka yapıyorum. Sinirlerim bozuk biraz ondan yüz ifadem öyledir."
"Yoksa bana aşık mı oldun Mira?"
"Ya çeneni kapa, ya kalk git Aras. Seninle uğraşamam."
"Tamam tamam susuyorum."
Neredeyse bir saat hiç konuşmadan oturmuşlardı bankta. Sessizliği bozan Mira oldu. "Aras.. Sana bir şey sorabilir miyim?" Dedi sakin bir ses tonuyla.
"Sor bakalım."
"Nasıl soracağımı bilmiyorum" utanmıştı ve bu salak şimdi dalga geçmeye başlayabilirdi tekrar.
"Merak etme dalga geçmeyeceğim." Dediğinde Mira şaşırmıştı. Bu adam içini mi okuyordu ne.
"Sevgilin ya da sevdiğin birisi var mı?" Bir çırpıda söyledi. rahatlamıştı genç kız.
"Sevgilim yok ama birisini seviyorum daha doğrusu duygularım daha yeni olduğu için bundan eminde değilim ve o kız beni seviyor mu onu bile bilmiyorum."
Mira bunu duyunca üzülmüştü. Sevdiği adam başkasını seviyordu ve hiç şansı yoktu. "Hadi ya üzüldüm. Zamanla emin olursun duygularından.. Belki kızda seviyordur." Dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORTAKLIĞIN BEDELİ
General FictionMİRA BOZDAĞ Mira daha 20 yaşında masum bir genç kızdı. Hiçbir zaman bu kadar acı bir şekilde evlendirileceğini düşünmemişti. Asla böyle olsun istemiyordu. Bembeyaz gelinliğine hoşnut bir şekilde aynadaki aksine bakacak sevdiği adamın kollarında mutl...