YILDIZLAR

41 15 29
                                    

İNANMA İSTERSEN YILDIZARIN YANDIĞINA GÜNEŞİN SÖNDÜĞÜNE BİLE İNANMA HATTA DOĞRUNUN TA KENDİSİNİ YALAN BİL AMA SENİ SEVDİĞİME İNAN.

(HALMET)

Onunla beraber arabaya doğru yürüyorduk. "Kim bu arkadaş çok merak ettim." "Eve gidelim üstümüzü değiştirelim. Gelip bizi alacak." Dediğimde kafasını onaylarcasına salladı. Arabama bindik.

Evin önüne geldiğimizde Gece'nin çantasını bagajdan aldık. Eve girdik Gece çantasını odama bıraktı biraz oturmak için salona geçtik. Gece koltuğa oturdu ama dikkatini vazo çekmişti. "Bu çiçekleri kim aldı?" diye sordu büyük bir heyecanla. "Arkadaşım." "Bu arkadaş gittikçe dikkatimi çekmeye başladı. Tabi gerçekten arkadaşınsa." "Arkadaşım. Hadi gel üstümüzü değiştirelim." "Ben bir etek ve üstüne de bir bluz giydim. Gece ise bol bir pantolon ve crop giydi. Alpay' a mesaj attım. "Biz hazırız. Seni çok merak etmiş. Tanımıyormuş gibi davran. Acaba seni tanıyacak mı?" Bence tanımayacaktı. "Geliyorum." Gece ile kapının önüne indiğimizde Gece bendende sabırsızdı. Bir anda aklıma uzun süredir düşündüğüm o fikir geldi. "Gece. Bir döveme yaptırmak istiyorum omzuma. Benim için yıldızlar çizer misin? Senin çizdiğin yıldızları dövme yaptırayım." "Bende yaptırayım beraber yaptırmış oluruz. Hem baktıkça birbirimizi hatırlarız." "Olur." Dedim hiç düşünmeden.

Bir araba kapının önünde durdu. Alpay arabadan inip bize doğru geldi. Ona sarıldığımda fark ettim ki omzuna geliyordum. 176 boyumla omzuna geliyordum. Arabaya bindik ve Alpay bizi çok şık bir restorana getirdi. Kapının önünde arabayı valeye verdikten sonra Alpay'ın rezervasyon yaptırdığı masaya oturduk. "Ayris senden çok bahsetti." Dedi Alpay Gece'ye. Gece ise dönüp bana gülümsedi. "İsmin neydi? Ayris inatla söylemedi bana." Alpay bana baktığında söyle anlamında kafamı salladım. "Alpay." Dedi Gece ise bana bakıyordu. O olduğunu düşünmüştü, haklıydı oydu. "Evet." Dedim. Gece şok içindeydi. "Benim gibi oda tanımadı." Dediğimde Alpay gülüyordu. Şaşırmamıştı. "Merhaba Gece." Gece konuşmuyordu bile şaşkınlığı yüzünden okunuyordu. "Çok değişmişsin." Dedi sadece bunda da haklıydı. Alpay'ın çocukluğuyla alakası yoktu. Alpay sadece gülüyordu. Menüden siparişlerimizi verdik. Yemeğimizi yerken Alpay sanki gergin gibiydi. Etrafına bakıp duruyordu. Sanki bir şey olmasını bekliyormuş gibiydi. "Ne oldu Alpay?" "Önemli bir şey değil." Dediğinde soluna doğru bakıyordu. Kafamı çevirdiğimde bir adam vardı orada o da Alpay'a bakıyordu. "Özür dileyerek söylüyorum. Bu kadar hazırlanmışsınız ama bu yemeği daha sonra yesek olur mu? Hemen buradan çıkmalısınız." Dediğinde bende Gece'de anlam veremiyorduk. "Bir şey mi oldu?" Gece benim aklımdaki soruyu sormuştu. "İşimle alakalı ve sizin zarar görmenizi istemiyorum. Hadi gidelim." Dediğinde hemen ayağa kalktım. "Söz veriyorum bunu telafi edeceğim." Dediğinde kafamı salladım ne oluyordu anlamıyordum ama bu onun için çok önemliydi. Bizimle yukarı kadar geldi. "Kapınızı kilitleyin ve dikkat edin. Yarın görüşürüz." "Görüşürüz." Dedim ne oluyordu? Niye bu kadar telaş yapmıştı ve biz neye dikkat edecektik?" Yorgunduk konuşmadık. Üstümüzü değiştirip uyuduk

Sabah zil çaldı. Kapı deliğinden baktığımda bir kuryeydi. Yine Alpay olduğunu düşündüm. Kapıyı açtım ve çiçeği aldım. Güldü. İçime bir kuşku düştü. Ben gülleri sevmezdim. Alpay bana gül almazdı. Hatırlamıyordur diye düşündüm ve bir not aradım. Bir not vardı. Kırmızı zarfın içinde bir not vardı. Artık emindim Alpay değildi.

V.E. -TAMAMLANDI-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin