V.E. -TAMAMLANDI-

İRTİHAL

İYİ

HİSSETTİREN ŞEY

GERÇEK

BİR

DOSTTUR.

(KENDİNE GEL DOST/STABİL)

İRTİHAL: Öteki dünyaya geçme, ölme.

Biraz ilerimdeki Alpay'a doğru koşmaya başladım. O ise kollarını açıp sarılmamı bekledi. Daha hızlı koşup kollarına atladım. Biz sarılmayı bıraktığımızda Gece Alpay'a sarıldı.

Sadece iki gün görüşmemiştik ama buna rağmen birbirimizi çok özlemiştik. Çok uzun süredir tanışmıyorduk ama buna rağmen bir aile gibiydik.

Gece, Alpay, Alev teyze, Cansu abla, Tuna abi ve ben. Son zamanlarda her zaman beraber olduğumuz için onu çok seviyordum.

Bugün Cansu ablanın doğum günüydü. Ona bir pasta almıştık. Şimdi ise Alpay, Gece ve ben Cansu ablaya hediye almak için biriktirdiğimiz paraları sayıyorduk.

Meydandaki bir takıcıdan ona hediye almak istiyorduk. Alpay çok heyecanlıydı heyecanından ve mutluluğundan olsa gerek yanakları kıpkırmızıydı.

"Nasılsınız? İki gün babamla halamlara gittim diye beni özlemişsiniz herhalde. Kaburgalarım kırılacaktı."

Dediğinde Gece ve ben gülmeye başladık ama sonra bir anda ciddileştim.

"Sen özlemedin herhalde." Deyip arkamı döndüm. Gidecek gibi yapıp trip atacaktım ki kolumu tuttu.

"Özledim ama hadi gidelim. Annemin hediyesini alalım."

Üçümüz yürümeye başladık. Meydanda tanıdığımız bir takıcıya doğru yola çıktık. Oradaki abiyi tanıyorduk.

Takıcıya girdik ve bakmaya başladık. İlk başta kolyelere bakmaya başladık ama Cansu abla kolye takmayı çok sevmediği için vazgeçtik.

Gözüme ise bir yüzük çarptı.

Ucunda kırmızı lotus çiçeği olan bir yüzük.

Cansu ablanın en sevdiği çiçek lotus çiçeğiydi. Yüzüğü Alpay'a gösterdim. Gece de yanımıza geldi.

"Çok güzelmiş Cansu abla bunu çok sever bence."

Gece bunu söylerken Alpay yüzüğe bakıyordu.

"Bencede."

Dedi ve yüzüğü benden aldı.

♥♥♥♥♥

"Gece ne oldu?"

Dediğimde ise elinden bir yüzük uzattı bana.

Bu yüzüğü ben, Gece ve Alpay Cansu ablaya almıştık.

O ise bu yüzüğü hiçbir zaman çıkarmamıştı.

Yani ölene kadar çıkarmamıştı.

Alpay tutmuştu o gün Cansu ablanın kanlı ellerini. Ambulansa onunla binmişti. Biz hastaneye yanına gitmiştik. Hastanede gördüğümüzde ise elleri kan kaplıydı. Cansu ablanın kanıydı biliyordum.

Ucunda bir lotus çiçeği vardı. Kırmızı bir lotus çiçeği vardı.

Lotus çiçeği yeniden doğmak, ruhun temizlenmesi demekti.

Yeniden doğmak demekti.

Bazı dinlerde ise mükemmelliğin somut sembolüydü.

Onun olduğu her an mükemmeldi.