///27//

751 44 13
                                    

İyi okumalar.

-

-

Burada kaldığım 3. Günümdü. Baran'la sesli ve görüntülü konuşsak da çok özlemiştil, yatakta debelenerek yatıyor, kalkıyor, yemek yiyor, dedem ve dayımla vakit geçiriyor ve hop tekrar yataktaydım. Çok bir aktiviteye katılmıyordum.

Bu 3 günde her şeyi net konuşmuştuk, Tarık abinin ölen kardeşini bile tekrardan konuşmuştuk. Ah be annem, ne vardı o canavarla kaçacak, çok mu sevdin, nasıl sevdin bu canavarı. Aşkın sonun oldu be annem...

Bir haftadır olduğu gibi yine kendi kendime düşüncelerdeydim. Özlüyordum annemi, üstüne bir de şimdi sürekli o konular  dönüyordu.  Dün dayım öğrendim pişman kadarıyla Cengiz puştu, Türkiye'ye giriş yapmıştı, sanırım sonu çok yakındı. Hatta fazlasıyla. Dayımla anlaşmıştık. Her ne kadar öldüğünğ görmek istesem de ne dayım izin vermişti, ne de Baran. Tekrar bir ölüm göremeyeceğim, psikolojik sorun yaşarım, sessizleşirim diye korkuyorlardı. Bende mecburen kabul etmiştim.  O şerefsizin yüzünü görmek bile istemiyordum. Ölse umrumda olmazdı.

Tabi bunu derken, arkasında bırakacağı oğlunu düşündüm. Onu çok seviyordu, o da babasını seviyordu. Bir çocuğu babasız bırakmayı çok iyi bilirdim. Babam onu asla babasız bırakmamıştı ama. Aynı babam beni babasız bırakmıştı.

Bir baba nasıl evladını babasız bırakabilirdi? Tamam hiç konuşmasın, sevmesin en azından bir saçını okşasa elinin ucuyla o da öyle avuç içiyle de değil. Okşasa, en azından o çocuğun içinde ki sevgiyi de Öldürmezdi. O öldürmüştü. Annemi de öldürmüştü. Sevgimi de öldürmüştü. Ve o da ölmeliydi.

Gözlerimi kapatarak yatakta biraz daha durdum, tam uykuys dalacağım sırada camda hissettiğim tıkırtıyla gözümü açtım. Ulan.. Gelme dememe rağmen gelmişti.

Yataktan kalkarak, cama ilerledim. Perdeyi çekip sırıtarak bana bakan sevgilimi görünce istemsizce yüzümde gülümseme oluştu, ne yapacağım ben bununla.

Allah'ım şerefsiz isteyerek eksik dilek mi dilemiştim? Keşke efendi  bişeyler isteseydim.

Camı açıp eğilerek sırıttım. "Terbiyesiz, utanmıyor musun? Benim kadar güzel birinin camına taş atmaya? " Elini kalbinin üstüne koyup, en güzel gülümsemesini sundu bana. Kaşlarını hafif kaldırıp, sallanır gibi mırıldandı. "Ah o güzel beni kendine öyle bir aşık etti ki, değil cam taşlamak evi basıp kaçırmamak için zor duruyorum. " Şiir gibi fısıldsmıştı. Gülerek etrafa bakındım.

"Aman dikkat et, sonra yabancı sanıp vurmasınlar seni, ırz düşmanı sanmasınlar. " O da sessizce etrafına bakıp kontrol etti? Bu aynı Baran mı? Hani benim sevgilim olan Baran var ya o? Değil bence.

"Vursunlar beni, ben kalbimden vuruldum en başta, şimdi vücuduma ateş etseler neye yarar, sevdiğimin gözlerine bakarak her dakika vuruluyorum zaten. Ona bakarak ölsem ne var? " Öyle güzel mırıldanıyordu ki, kendisi uydursa bile duygulandırmıştı benii, ölüm kelimesi huzur ediyordu. "Baraaan sevgilim hadi gel yanıma, valla çok özledim. " Dudaklarımı Büzerek izlemeye başladım. Anlık kaşları çatıldı. "Ulan özlediysen niye geldin? Senin yüzünden hasretlik çekiyoruz iyi oluyor sana, eh işte ben özledim  de geldim. Yoksa gelmem hiç. " Hem konuşuyor hemde odamın yanında ki ağaca tırmanıyordu, ağaca tırmandıktan sonra, ayağını uzatarak camın kenarına yasladı, korkudan kalbim çarpıyordu. Elini uzatınca hemen tutup camdan içeriye girmesini sağladım. Neyse ki alışkındı o böyle şeylere. Eğitimliydi bu konularda, yapamayacağını düşünse girişmezdi belki.

İçeriye girer girmez, beni yatağa  düşürüp dudaklarıma sayısız öpücük bırakmaya başladı, sıra sıra ve hızlı hızlı öpüyor ben ise gülüyordum. En sonunda sakinleşince derince bir öpücük bıraktım.

MAFİA -BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin