bebek

166 13 1
                                    

Jin ve Namjoon hastaneden eve döndükten sonra karşılklı koltuklarda oturmuşlar tek kelime etmeden yerdeki halının desenlerini inceliyorlardı Jin ne kadar bir süre geçti yada Namjoon ne düşünüyordu hiç bilmiyordu ve bu bilinmezlikler sinirini bozmaya başlamıştı içinde kabaran öfkeyi hissetti kontrol sadece kendinde olsun istiyordu ama olmuyordu işte birden başını kaldırdı Namjoon'a dik dik baktı Namjoon'da hala en ufak bir tepki yoktu "sen,sen benim tüm hayallerimin katilisin seni asla affetmeyeceğim " diye bağırdı.

Namjoon" bu sözü bana ne kadar çok kullandın farkındamısın seni affetmeyeceğim, seni affetmeyeceğim sen başka birşey bilmezmisin"

Jin sinirle ayağa kalktı ellerini yumruk yapmıştı sinirden öyle sıkıyorduki tırnakları etine batıyordu ama bu öfkenin sebebini bir türlü anlayamıyordu " ben büyük bir düğün istedim sayende olmadı sağlıklı bebeklerim olsun istedim şimdi daha evlenmeden hamileyim üstelik nasıl hamile kaldığını bile bilmiyorum tüm bunları aileme nasıl açıklarım onlar ne tepki verirler onu hiç bilmiyorum beni toplumun gözünde ne hale düşürdün farkındamısın seni nasıl affedebilirim sen söyle" dedi ve birden yerine oturdu ellerini yüzüne kapatıp ağlamaya başladı.

Namjoon Jin'e baktı aslında haklıydı evlilik dışı hamilelik toplumda asla kabul görmezdi kim bilir ne dedikodular çıkacaktı tabiki kimse delta hakkında yada deltanın eşi hakkında yüksek sesle birşey söyleyemezdi ama fısıltılar heryerden yükselecekti yerinden kalktı Jin'in yanına oturdu mühürden dolayı onun endişesini acısını kalbinde hissediyordu bir elini Jin'in omzuna attı" haklısın düşünemedim affet ama kendini üzme bak bebeğimizde üzülür sonra" dedi ve elini Jin'in karnına koydu "bebeğimiz doğana kadar yurt dışına gidelim doğumdan sonra bebeği ben alacağım zaten mühürü de dönmeden kırdırırız merak etme kimse birşey bilmez hayallerinin peşinden gitmeye devam edersin umarım istediğin gibi bir eş bulur ve çok mutlu olursun ben sana acıdan başka birşey veremedim" dedi.

Jin bir süre Namjoon'un yüzüne boş boş baktı sanki ne dediğini anlamak istermiş gibi yada sözlerini geri alsın değiştirsin diye zaman vermiş gibi bekledi ama Namjoon hiç birşey demedi bayan Harin diye seslendi Harin geldiğinde" Jin'i odasına çıkarın lütfen dinlensin yanından da ayrılmayın birşeye ihtiyacı olabilir" dedi.

Jin tepki vermemişti "Namjoon ben ucak biletlerini kalacağımız yeri ayarlayayım bir hafta içinde gideriz "dedi.

Jin gözyaşlarını tutamadı ne yani Namjoon ciddimiydi o sözler gerçekmiydi bebeğini ondan alacakmıydı?

Jin yapmaz zannetmişti onu bırakmaz her zamanki gibi kendini affettirir sanmıştı ama Namjoon'un hiç öyle bir niyeti yok gibiydi.

Harin Jin'in koluna girip odasına kadar çıkmasına yardım etti " isterseniz banyonuzu hazırlayayım sıcak su iyi gelir rahatlatır"dedi Jin tepki vermiyordu uyuşmuş gibiydi sadece tamam dedi.

Jin şimdi banyoya girmiş üzerini çıkarmış aynadan kendine bakıyordu ellerini şu an dümdüz olan karnına koydu bebeğinin orda olduğunu düşününce gülümsedi karnının büyüdüğünü hayal etti yan döndü baktı nasıl görünürdü acaba ellerini karnına sıkıca sardı "merak etme bebeğim kimse bizi ayıramaz ben asla seni bırakmam" dedi.

Küvete yavaşça girdi kaymamalı düşmemeliydi onun artık koruması gereken bir bebeği vardı yavaşca kendini sıcak suya bıraktı şu an kendini o kadar mutlu o kadar güçlü hissediyordu ki banyoyu muhteşem bir hanım eli kokusu sarmıştı odada bekleyen Harin birden banyoya girdi efendim kızgınlıktamısınız ilaç getireyimmi diye sordu Jin şaşırmıştı omegalar hamileyken kızgınlığa girmezlediki "hayır birşeyin yok" dedi.

Harin " feromonlarınız çok yoğun ve güzel kokunca öyle sandım özür dilerim" dedi kapıyı arkasından kapatıp dışarı çıktı.

Daha kimse hamile olduğunu bilmiyordu Harin'nin böyle düşünmesi doğaldı.

Namjoon çalışma odasında doğum için en güvenli ve en iyi ülkeyi bulmak için araştırma yapıyordu fakat dikkati bir anda aldığı güzel hanımeli kokusuyla dağılmıştı deltası omegamın kokusu ne kadarda güzel hadi yanına gidelim dedi ama Namjoon hayır olmaz kendine hakim ol senin yüzünden bu haldeyiz zaten artık seni dinlemeyeceğim artık sadece bebeğimi düşünüyorum omega bizi istemiyor ben kabul ettim sende kabul et diyerek deltasını susturdu zavallı kurt sus pus olmuş oturmuştu ama bu koku Namjoonun başını döndürmüştü deltalar öyle kolay kolay feramonlerdan etkilenmezler di ama bu feromonlar Namjoon'da diz çökme isteği uyandırıyordu başını iki yana salladı neler oluyor bana dedi,o bu kadar etkileniyorsa diğer kurtlar... hemen ayağa kalktı odanın kapısını hızlıca açıp hızla mutfağa girdi evdeki tüm hizmetliler sarhoş gibiydi "hepiniz derhal evi terk edin" diye gürledi kapıyı açıp dışarı baktı ve eve dönmüş izleyen korumalarla sinirleri dahada gerildi "hepimiz bahçenin dışına kapnın dışında nöbet tutun bundan sonra bahçeye hele ki eve girmek kesinlikle yasak " diye gürledi şimdi evde yalnızca Jin ve Namjoon kalmıştı.

Jin banyodan çıktı odaya geçtiğinde Harin yoktu ohh iyi oldu zaten onun yanında rahat edemiyordum bu ev fazla kalabalıktı şimdi sessizliğin tadını çıkarma vakti diyerek üstünü bile giyibmeden bornozuyla yatağa girdi ve uykuya daldı.

Jin bembeyaz kürküne baktı demek kurdum böyle görünüyormuş dedi tüyleri sanki simli gibi güneşin altında parlıyordu etrafa baktı büyük kocaman bir ormandaydı, kocaman yeşil ağaçlar vardı yerlerde çiçekler, yemyeşil çimlerle kaplıydı çok güzeldi ilk kez kendini kurt formunda görüyordu birden koşmaya başladı çok güzel bir duyguydu koştu koştu tüyleri rüzgarda savruluyordu birden bir ses duydu "babaaaaa" olduğu yerde durdu arkasını dönüp baktığında minik mi minik aynı kendisi gibi bembeyaz bir yavru kurt ona doğru koşuyordu " beni bekle babaaa" diye bağırarak yanına geldi Jin hemen yavrusunu kokladı yüzünü yaladı sevdi "benim güzel bebeğim" dedi yavru gülerek beni "bırakma baba ben senin için herşeyi kontrol ederim bak" dedi birden yavrunun gözleri mora dönüştü yerdeki taşlar çiçekler dal parçaları havalandı bir sürü kuş kelebek ve ormandaki hayvanlar onlara doğru koşarak geldiler etraflarında dönmeye başladılar Jin yavruya baktı birazda korkmuştu "sen nesin" dedi yavru gözlernin içine bakıp "benden korkma baba yakında anlayacaksın" dedi.

Jin birden gözünü açtı nefes nefese kalmıştı sanki çok uzun süre koşmuş gibi göğsünü tutmuş nefes almaya sakinleşmeye çalışıyordu birden odanın kapısı açıldı Namjoon telaşla içeri girdi Jin ne oldu neyin var diye sordu korkusunu hissetmişti.

Jin rüya gördüm çok değişik bir rüyaydı "ormandaydım kurt formundaydım ve yavrumu gördüm" dedi.

Namjoon'a " bebeğimin türünü sen hissedebilirsin bana söyleyebilir misin" diye sordu babalar ellerini eşlerinin karnına koyup bebeğin türünü cinsiyetlerini hissedebilirler di.

Namjoon tamam dedi Jin bornozunun ipini açtı Namjoon elini henüz düz olan karnın üstüne koydu gözlerini kapattı evet dedi görüyorum tanrım bembeyaz bir yavru Jin gülümsedi evet dedi bende gördüm sonra Namjoon elini çekip başını eğdi Jin ne oldu neymiş türü diye sordu Namjoon "bilmiyorum bana sırtını dönmüştü kendini göstermedi kurdumla konuşmadı bakmadı bile"

Jin "ama benimle rüyamda konuştu" dedi Namjoon "peki benimle niye konuşmuyor daha doğmadan küstümü bana" dedi üzülmüştü Jin kalbinde onun acısını hissetti " gözleri mordu" diye fısıldadı

Namjoon "mümkün değil dedi olamaz mor göz sadece sigmalarda olur ve mümkün değil yani tarihte bilinen sigma yok onlar sadece bir efsane" dedi.

Jin kızmıştı "ama ben gördüm gözleri mordu eminim" dedi

Namjoon " hadi kalk hemen hastaneye gidiyoruz doktora sorup öğrenelim" dedi

MY HUSBAND // NAMJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin