Sizin Derdiniz Ne?

51 9 14
                                    

Yani size inanamıyorum ben sizi terepiye yolluyorum el ele tutuşup gidiyorsuuz kavga ederek geri dönüyorsunuz

Dalnim odanın içinde ileri geri yüyüken ellerini arkasında bağlamış karşısındaki koltukta yan yana oturmuş annae ve babası ile konuşuyordu

Dalnim birden durup anne ve babasına döndü tanrı aşkına sizin sorununuz ne?

Jin başını kaldırıp şefkat ile kızına baktı"tatlım zaman zaman her ailede böyle sorunlar yaşanır ,zamanla çözeceğiz "

Dalnim kaşlarını çatıp  öfkeyle annesine baktı "öylemi ben hoşikle Jimin'i hiç kavga ederken görmedim yada Taehyung ve Yoongi onlar hiç aile terapisine falan gitmediler, sizin sorununuz ne ben düşünüyorum ama bulamıyorum, onlar birbirini daha mı çok seviyorlar"

Namjoon" hayır dedi bizde birbirimizi çok seviyoruz değil mi hayatım"

Jin" evet evet tabiki biz daha çok seviyoruz"

"Peki onlarda olupta sizde olmayan şey nedir yada sizde olupta onlarda olmayan"

Dalnim birden yerinde durdu " tabi ya buldum" dedi

Namjoon merakla "neymiş o bebeğim" dedi

Dalnim işaret parmağı ile kendini göstererek" ben" dedi "sizde olupta onlarda olmayan tek şey benim, benim yüzümden mi kavga ediyorsunuz "

Jin oturduğu koltukta biraz daha öne doğru kayarak "hayır bebeğim ne alakası var sen bizim başımıza gelen en güzel şeysin sen bizim mucizemizsin sana böyle hissettirdiğimiz için bizi affet "

Namjoon "evet bebeğim bizi affet ne olur, söz bundan sonra senin için"

"Hayır baba benim için değil, benim için hiçbir şey yapmanızı istemiyorum" sonra birden durdu düşündü bu kavgayı kendi lehime çevirebilirim dedi şu an ne derse anne ve babası kabul ederdi

Dalnim "peki tamam ben vazgeçtim  benim için birşey yapabilirsiniz eğer onu yaparsanız sizi affederim"

Namjoon hiç düşünmeden" ne istersen yaparız bebeğim değil mi Jin "

Jin" evet dedi ne istersen yaparız istemen yeter "

Dalnim "tamam o halde artık kavga etmek yok "

Namjoon rahat bir nefes aldı tamam o kolay dedi tam arkasına yaslanıp rahat bir nefes alacakken "bide bana kardeş yapacaksınız "

Jin "NE" dedi

Dalnim "evet kardeş istiyorum herkesin kardeşi var bende istiyorum eğer yaparsanız sizi affederim aslında ben size onu zorlasa yaptırırım beyinlerinize bir mesaj göndermem yeter ama ben siz isteyerek yapın istiyorum" dedi

Jin "tamam dedi söz bizi affettin mi ? Evet affettim hadi eve gidelim" dedi

Namjoon şaşkın gözlerle Jin'e baktı Dalnim odadan çıktığında Namjoon hemen Jin'in kolunu tutup onu durdurdu "sen ciddimisin hani çocuk istemiyordun yalan söylediğimizi düşünürse sonuçları  kötü olur onu kaybetmek istemiyorum "

Dalnim arkasını dönüp annesinin kolunu tutan babasını görmesi ile öfkeyle odaya döndü "arkamı döner dönmez kavgamı etmeye başladınız"

Namjoon "hayır ben sadece yemeği dışarıda mı yedek diye soruyordum"

Jin "evet dedi onu sordu "

Dalnim" tamam harika o zaman hamburger yiyelim tatlı olarakta dondurma, hadi hızlı olun biraz siz beni açlıktan öldüreceksiniz" dedi

Namjoon önündeki kaçak yapıya baktı tepsinin içine öylece atılmış gibiydi ne tabak ne çatal ne bıçak köpeğin önüne koyulmuş gibiydi bir insan cidden bu şeyi hiçbir vibaskı altında kalmadan hür iradesi ile yiyebilirim diye düşündü

Jin Namjoon'a doğru eğilip "hamburgere kimyasal atık muamelesi yapmayı bırak hadi ye" dedi

Namjoon kağıda evet kağıda sarılıp top haline getirilmiş şeyi eline aldı kağıdı açtı iki parçaya ayrılmış ekmeğin içine ne buldularsa üst üste yığılmış gibi görünüyordu Namjoon hamburgeri eline aldı içinden yeşil uzun bir parçayı çekti elindeki şeye tiksinerek  bakıyordu "buda ne böyle" dedi

Jin gülerek "uzaylı kusmuğu" dedi

" ha ha ha aman ne komik"

" turşu işte sanki hayatında ilk defa görüyorsun"

"Böylesi çirkin birşeyi ilk defa görüyorum, bari doğru düzgün bir yerde yeseydik burası nasıl bir yer böyle "

"Yani tüm Dünya'nın kabul ettiği restoranı nasılda ezikledin yani  sana inanamıyorum "

Namjoon hamburgeri geri tepsiye bırakıp patatesten bir tane alıp ağzına attı aslında patates fena değildi zaten bir patates ne kadar kötü olabilirdi ki

Dalnim babasına yuvarlak birşey uzattı "baba buda çok güzel" dedi

Namjoon hiç istemesede sadece kızı istedi diye yedi tadı patates gibiydi" evet kızım çok güzel "dedi küçük karton kutunun içinden uzanıp bir parça daha aldı "evet en azından patatesleri güzel" dedi

Dalnim" ama baba onlar patates değil ki" dedi Namjoon elindeki şeyi tepsiye fırlatıp" peki ben ne yedim ben o zaman" dedi

Dalnim "bak baba" ince uzun bir şey tutup "bu patates" dedi "yuvarlak olan soğan halkası şu top şeklinde olanlarda tavuk "

Namjoon omuz silkip "hepsinin tadı aynı" dedi

Bu sırada restorana başka bir aile girdi yanlarındaki çocuk Dalnim'in yanına gelip merhaba dedi Jin merhaba canım nasılsın sizdemi yemeğe geldiniz dedi küçük çocuk "evet dedi annemler sipariş veriyorlar "Dalnim'e dönüp" birlikte oyun parkına gidelim mi?" Dedi.

Dalnim babasına baktı babası tamam manasında başını salladı Dalnim ayağa kalkıp "hadi gidelim "dedi

Jin ve Namjoon masada yalnız kaldıklarında Namjoon  önümdeki tepsiyi parmağıyla çokta dokunmak istemeyerek itip" şimdi ne yapacağız" dedi

Jin sıkıntılı bir nefes aldı "nutmasını bekleyeceğiz bu aradada onu oyalayacağız  başka ne yapabiliriz"

"Dalnim'in unutacağını hiç sanmam"

Jin gülerek alaylı bir tavırla" o zaman bizde  bebek yaparız"

Namjoon "bu şaka yapılacak hafife alınacak bir konu değil  şurada ciddi birşey konuşuyoruz" dedi

Jin bir anda Dalnim ile göz göze geldi Dalnim'e belli etmemek için gülümseyerek Namjoona fısıldadı "bize bakıyor gülümse birşey belli etme "sonra gülümseyerek Namjoon'a dönüp "ben dalga geçmiyorum bu konularda ne kadar ciidi oldupumu en iyi sen bilirsin ben ailem için herşeyi yapmaya hazırım" dedi

Yemek bitmiş eve gelmişlerdi Dalnim eve girer girmez"ben odama gidiyorum bu gün çok yoruldum hemen uyumak istiyorum"

Jin önce dişlerini fırçala dedi Dalnim merdivenleri çıkarken offf hiç sevmiyorum diş fırçalamayı diye söyleniyordu

Ben birazdan masal saati için gelirim namjoon arkasından seslenmişti

"Hayır baba ben kendim okurum masalımı, siz gidin  bana kardeş yapın sabaha hazır olsun "

Namjoon mutfağa yöneldi dolabı açıp baktı aslında geç saatte yemek yemezdi ama aç kalmıştı malzemeleri çıkardı kendisine tost yapmaya başladı bu sırada mutfağa Jin girdi" midem çok kötü" dedi sürahiye uzandı

"o iğrenç şeyi yersen miden bozulur tabi zehirlenmesiğimize şükeredelim" Namjoon hem tostunu yapıyor hemde kendi kendine söyleniyordu

Namjoon tostunu alıp mutfak masasına oturduğunda Jin iki bardak alıp masya koydu sonra dolabtan meyve suyu ve soda alıp masaya Namjoon'un karşısına oturdu meyve suyunu Namjoon'a uzattı sodayıda kendisi içmeye başlamıştı bu sırada mutfağın kapısı açıldı ikilinşn tüm dikkati kapıya yönelmişti

Dalnim çatık kaşları ile mutfağa daldı "siz ne yapıyorsunuz burda, neden oyalanıp duruyorsunuz,bana bir söz verdiniz ve  verilen sözler tutulmalı değil mi baba"

Namjoon sandalyesinde geriye doğru yaslandı içtiği meyve suyu boğazına takılmıştı bu çocuk her geçen gün dahada korkunç olmaya mı başlıyordu "tabi kızım haklısın verilen sözler tutulmalı"









MY HUSBAND // NAMJİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin