Jin yüzüne vuran sıcak sabah güneşi ile gözlerini aralamış yataktan çıkmadan telefonuna bakıp Taehyung'a mesaj atmıştı
* Bence bu güzel güneşli sabahı han nehri kıyısında güzel bir yürüyüş ve kahvaltıyla taçlandırmalıyız "diye yazıp telefonunu yatağına bırakıp banyosuna doğru ilerledi kısa bir duşun ardınkdan beyaz bornozu ve elinde havlusuyla saçını kurutarak çıkarken telefonunun sesiyle hızlıca Taehyung'un mesajını gördü
" Beş dakikaya aşağıda ol" mesajı görür görmez hızla hazırlanmaya başladı hemen beyaz bir eşofman takımı giyip saçlarını kurutup spor ayakkabıları ve şişme montunu da giyip koşarak evden çıkacaktı ki annesini görmesiyle yazvaşladı hızlıca "Taehyung ile yürüyüşe gideceğiz diyip koşar adım kapıdan çıkmıştı.
Taehyung ile birlikte han nehri kıyısında kiraz ağaçları altında güzel bir yürüyüş yapmışlar baharın tadını doyasıya çıkarmışlar şimdi de bir kafede oturmuş kahvaltı için menüden seçim yapmaya çalışıyorlardı aslında sadece Taehyung seçmeye çalışıyordu çünkü Jin nerdeyse tüm menüyü sipariş etmişti
Taehyung menüyle cebelleşirken Jin de han nehrinin harika manzarasını izliyordu
Sonunda Taehyung çalan telefonuyla hızlıca bir şeyler sipariş etmiş ve aceleyle " aşkım çok özledim seni " diyerek telefonu kulağına götürmüştü belliki arayan Yoongi'ydi aptal aşık gibi sırıtırken
"Jin ile birlikte han nehri kıyısında xxx kafede kahvaltı yapıyoruz gelsene "dedi.Yoongi belliki patronundan izin alması gerektiğini söylemişti çünkü Taehyung "o da gelsin "demişti Jin' e sorun olup olmadığını soran bir bakış attığında Jin sorun yok der gibi başını salladı Taehyung " tamam hadi bekliyoruz bak Jin de bekliyorum diyor öptüm" diyerek telefonu kapattı.
Diğer taraftan Taehyung Namjoon'un yanına gidip durumu anlattı ve beraber han nehrine doğru yola çıktılar.
Namjoon Yoongi'ye dönüp dün tanışmayı hallettim dediğin gibi şimdide kahvaltı yemek sayılır teklif edeyimmi diye sordu Yoongi şok olmuştu " hayır saçmalama olmaz kahvaltıda teklifimi olur akşam yemeğine davet etmelisin " diye çıkıştı
Namjoon senin dediklerini yapıyorum işte ha akşamyemeği ha kahvaltı ne fark eder" dedi Yoongi bıkkınlıkla başını elleri arasına aldı bir delta nasıl bu kadar odun olabilirdi aklı almıyordu sen bana bırak dediklerimi yap önce evine bir çiçek gönderelim diyerek telefonunu çıkardı çiçekçinin sitesine girdi "ne gönderelim bak seç burdan" dedi. Telefonu patronuna uzatırken Namjoon" sen seç işte omegaların seveceği şeyleri sen daha iyi bilirsin " dedi Yoongi çiçeği seçmiş " özel bir not yazmak isterseniz buyurun diyerek telefonu uzatmıştı tekrar"
" Beni uğraştırma yaz işte sen " diyerek çıkıştı Yoongi notunda yazdıktan sonra "tamam işte oldu bayılacak dedi tüm omegalar çiçeklere bayılırlar "
" Omegalar deltalarada bayılırlar ama şu düştüğüm hallere bak işi gücü bıraktım omega peşinde koşuyorum"
Sonunda gergin araç yolculuğu bitmiş ikili kafeye doğru yürümeye başlamışlardı Namjoon kafeye girdikleri anda yüzüne vuran harika hanımeli kokusuyla mest olmuştu omegayla göz göze geldiklerinde yüzündeki gülümsemeye engel olamamıştı Taehyung ve Jin onları görünce karşılamak için ayağa kalktıklarında Yoongi hızlıca sevgilisine sıkıca sarılmış özlem gidermiş ti Jin sıcak bir gülümsemeyle deltaya hoş geldin dedi ama delta dan bir cevap alamadı Namjoon sert gözlerle kendisine bakıyordu
Namjoon içinden dışarıda bu halde mi geziyor fazla güzel üzerindeki eşofman bir insana bu kadar yakışmaz dedi dolgun dudakları parlak saçları şahane görünüyordu Jin 'i evine kapatmak sadece kendine saklamak gibi harika bir düşünce bir anda beyninde yankılandı ama şu anda mümkün değildi tabii.mecburen "hoşbuldum" diyerek Jin'in yanına oturdu.
Öğleden sonra Namjoon Jin'i enine bırakmış ofise geri dönmüştü Jin eve girdiğinde hemen kendisini odasına atmış güzel sabahı düşünüyordu omegası deltayla vakit geçirdiği için çok mutluydu " ne kadar kibar bir deltamız var çok şanslıyız diyerek Jin'in aklını çelmeye çalışıyor bir an önce deltayla eşleşmek için can atıyordu" bu düşüncelerle kendisini yatağına attığı anda çalışma masasında gördüğü kocaman gül buletiyle şok olmuştu çok güzel kimden acaba diye eline adığında bir şok daha yaşamıştı
Kocaman bir buket kırmızı gül kimden acaba diye bakarken görüğü küçük zarfı hemen alıp merakla açmıştı ama sanece Kim Namjoon yazan bir kart vardı Jin kartın önünü arkasını çevirdi ama başka bir not yoktu " acaba hangi ara yolladı tüm sabah birlikteydik hiç fark etmedim" diye kendi kendine söylenirken telefonunu aldı Namjoon' un numarasını çevirdi açılmasını bekledi telefon bir iki çalıştan sonra açıldığında
" Merhaba rahatsız etmiyorumdur " diye söze girdi Jin Namjoon duyduğu sesle dünyalar onun olmuş gibi hissetti galiba Yoongi'nin taktikleri işe yarıyordu ona bir ara teşekkür etmeyi aklının bir kenarına yazdı ve
" Hayır tabiki rahatsız etmiyorsun senin için her zaman vaktim var istediğin zaman arayabilirsin " dedi
" Ben güzel çiçekler için teşekkür etmek istemiştim çok güzeller ama papatyaları sevdiğimi neden bildiniz" dedi
" Beğenmene sevindim bilemiyorum öyle hissettim galiba " dedi ama karşıdan ses gelmedi bir süre sonra telefon yüzüne kapandı Namjoon şok olmuştu ne oldu yanlış bir şeymi söyledim diye düşünürken numarayı tekrar aradı ilk çalışta Jin telefonu açmıştı" beni bir daha arama " diyerek yüzüne kapanan telefonla Namjoon olduğu yerde donup kaldı bir süre yonra.
YOONGİİİİİ diye tüm şirketi tirteten bir kükreme duyuldu Yoongi hızla Namjoon'un odasına girmiş sinirden kıpkırmızı olmuş gözlerle kendisine bakan patronuyla şok olmuştu " bir sorunmu var efendim " diyebildi
Namjoon"sen ne yaptın omega beni reddetti bir daha arama karşıma çıkma dedi ne yaptın sen " diye kükredi
" Gülleri beğenmemiş mi " diye sordu Yoongi
" Ne gülleri papatya yollamışsın öyle söyledi"
" Mümkün değil efendim kocaman bir buket kırmızı gül gönderdim bakın" diyerek telefonunu gösterdi Taehyung Jin 'in kırmızı gülleri sevdiğini söyledi o yüzden gönderdim diye kendini açıklamaya çalıştı.
Diğer taraftan Jin sinirle omegasona söyleniyordu " al işte düşünceli deltanı gör zahmet edip bir bakmamış bile belliki birine emir vermiş bu kadar değer veriyor işte bize gözünde hiçbir değerimiz yok yanında popüler gösterişli bir OMEGA istiyor sevmiyor bizi kullanmak istiyor" diye omegasını azarlamıştı şimdi omegasıda sessizdi oda deltasından böyle bir şey beklemiyordu.
Jin sinirle ayağa kalktı tamam dedi delta bitti yok artık diğer alfalara bakacağız birini seçip hemen evleneceğiz itiraz istemiyorum dedi omegasına,sen seçtin olmadı şimdide ben seçeceğim dedi
Daha önce gelen çiçeklerin notlarının koyulduğu küçük sepeti aldı rastgele bir kart çekti choi min-ho tamam dedi yakışıklı bir alfa zengin soylu bir aileden geliyor bu olur hemen arayıp bir randevu ayarlayalım şimdi diyerek telefonunu aldı kısa bir konuşmanın ardından çalan kapıyla telefonu kapattı hizmetli elinde bir buket çiçekle odaya girdi size geldi efendim dedi karta baktı Kim Namjoon at çöpe gitsin dedi ondan gelen biçbir şey bu eve girmeyecek diyede ekledi hizmetçi "peki kapıdaki kamyonu ne yapalım "
" Ne kamyonu?"
" Çiçeklerle dolu bir kamyon evin bahçesinden başlayarak tim sokağa çiçek döküyorlar her taraf çeşit çeşit çiçek doldu" diye söyledi
Jin camdan baktığında manzara korkunçtu her yer çiçek kaplıydı
Jin hemen telefonunu aldı" yardımcına söyle çiçek yollayıp durmasın boşuna para harcamasın hiç umrumda değil çünkü" yazarak mesaj attı ve telefonu kapattıNamjoon mesaja cevap olarak " sen beni affedene kadar çiçekler gelmeye devam edecek "
Jin " boşuna uğraşma artık ben başkasıyla görüşüyorum yakın zamanda düğün davetiyemi alırsın" yazdı.birden telefon çalmaya başladı Namjoon arıyordu
Jin çalan telefonu meşgule atarken sesini duyarsam ikna olurum dedi. Derken yeni bir mesaj geldi " sen benim omegamsın kimseyle görüşemezsin, görüşmeyeceksin o alfa bozuntusunu yeryüzünden sileceğim "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MY HUSBAND // NAMJİN
FanfictionJin kendisine aşık bir eş mutlu bir yuva hayalini kuran güzel bir omega Namjoon ise aşka inanmayan bir delta omega deltayı aşka inandırabilecek mi?