Dirseklerini dizlerine yaslamış öylece sigarasını içiyordu Eylül.
Galatasaray taraftarı şampiyonluğunu kutlaken üzerindeki Fenerbahçe fomasıyla izliyordu sadece.
Yanına oturan adamla bakışlarını ona çevirdi.
Sadece yeşil gözleri bile mutlu olduğunun kanıtıydı.
Açık kahverengi harelerini ona dikerken kafasıyla hayırdır der gibi bir işaret yaptı.
"Gözlerinizi kimden aldınız bilmiyorum ama gözlerimi sizden alamıyorum." demesiyle Eylül'ün dudakları hafifçe sağa doğru kıvrılmıştı.
"Eyvallah," diye mırıldandı.
Gözlerini kimden aldığını o da bilmiyordu.
Sadece birkaç aylıkken yetiştirme yurdunun kapısına bırakılmıştı.
Ailesi yoktu, akrabası... Kendi deyimiyle yalnızlığın zirvesindeydi.
"Telefon numaranızı alabilir miyim? Mümkünse," dedi adam gülümseyerek.
"Mümkün olabilir." diyerek cebindeki telefonunu çıkardı Eylül.
"Adım Savaş,"
"Eylül ben de."
"Memnun oldum," dedi Savaş. Gülümsemekle yetindi Eylül.
Savaş gamzelerini gösterecek şekilde gülümserken Eylül Savaş'ın numarasını Gamzeli olarak kaydetmişti.
Savaş, Eylül'ü Kahve Gözlü olarak kaydettiğinde "Teşekkür ederim." dedi.
"Rica ederim." dedi Eylül minik bir tebessümle. "İyi kutlamalar sana,"
"Teşekkür ederim."
Eylül gülümsedi. Savaş gülümseyerek uzaklaşırken asker selamı vermişti Eylül.
O da aynı şekilde selam verdi.
Sigarasını bankın yanındaki teneke çöp kovasında söndürüp içine attı.
Telefonu çalarken açık renk kotunun cebine attığı telefonu tekrardan cebinden çıkardı.
Salim Yüzbaşı arıyor...
Hızla açarak telefonu kulağına dayadı.
"Emredin komutanım," dedi sert sesiyle.
"Acil görev,"
"Emredersiniz komutanım," dediğinde telefon çoktan suratına kapanmıştı.
Sevdayı vatanını korumakta bulmuştu.
Komando Üsteğmen Eylül Kaptan, kendini vatana adamış bi kadın. Üzerindeki üniformanın hakkını veren bir isim.
Yalnız yaşamındaki tek sevda vatanıydı.
Sessiz hayatındaki tek ses postallarının topuk sesleriydi. Bir de silahından çıkan kurşunun sesi vardı tabii.
Şafak timinin keskin nişancısıydı. Keskin lakabıyla fazla konuşmamasıyla bilinirdi.
Yakın olduğu 4 kişi vardı.
Yüzbaşı Salim Öztürk,
Kıdemli Üsteğmen Halit Bayrak,
Teğmen Metehan Tane,
Asteğmen Ozan Kaygılı,
Güvendiği kişilerdi onlar. Güvendiği tek kişilerdi aslında.
Hızlı adımlarını askeriyeye çevirdi.
Belki dönemeyecekti ama kalbindeki vatan sevdasıyla ölecekti.
***
Selamlarrr
Yazlık bir kurguyla geldimm
Yıldızı parlatırsanız sevirim
Yazım hatalarında uyarabilirsiniz.
Söyleyecek bir şeyim yok, kendine iyi bakınnn
Gökyüzünde yıldızlarınız eksik olmasın...
🌊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şampiyon
HumorSavaş'ın Galatasaray'ın şampiyonluk kutlamalarında bankın birinde oturmuş Fenerbahçe'li kadının yanına oturmasıyla başlar her şey. Argo ve küfür içerir! [Kurgudaki kişi ve olaylar tamamen hayal ürünü olup hiçbir kurum ve kuruluşla alakası bulunmama...