Elimdeki tabancamın namlusu anlıma dayalıydı.
Derin bir sessizlik ortama hakimken Salim abinin "Bu mal bir gün maç totemi yaparken kafasına sıkacak, alın şu silahı elinden şunun!" bağırışı sessizliği bölmüştü.
Ne mi yapıyorduk?
Bütün askeriye yemekhanede toplanmış milli maç öncesi benim totemimin bitmesini bekliyorlardı.
Totemim ise maçtan önce silahın namlusunu anlıma dayayarak 10 dakika boyunca sessizce öyle beklemek.
Biraz manyakçaydı, biliyorum. Ama işe yarıyordu.
"Abi ben bu totemi tuttuğum zaman hangi maçı kaybettik he?" diye sordum Salim abiye doğru.
Kısa bir an düşündü. Aklına bir şey gelmemiş olacak ki kafasını onaylamazcasına sağa sola salladı.
Telefonuyla büyük ihtimalle TikTok çeken Mete Teğmen yanıma gelmişti.
"Komutanım, maç kaç kaç biter?"
Beni çekerken "3-1 alırız." dedim.
Oturduğum sandalyede arkama doğru yasladım.
"Komutanım, kimler gol atar sizce?"
"Mert Müldür ilk golü atar gibi, diğer ikisini Allah bilir." dedim.
"Peki, komutanım ilk sarı kartı kim yer?" diye sorduğunda derin bir nefes verdim.
"Eben yer Mete! Defol git benim ağzımı bozdurma!" dedim sinirle.
"Emredersiniz komutanım." diyerek uzaklaştı.
Bu sefer diğerlerini darlayarak video çekerken İstiklal Marşı okunacağı için ayağa kalktım.
Hazır ola geçtik hepimiz.
Ciğerlerimizi ortaya koyarak İstiklal Marşı'nı okuduktan sonra ellerimi dua etmek için açtım.
Ufak çaplı bir dua ettikten sonra maç başlamıştı.
Hafız lakabını taktığımız Mustafa Çavuş Kur'an okurken "Bu kaleyi bu dualar koruyor." diye mırıldandım.
"Keskin, fazla sakin." dedi Metehan.
"Metehan, sakinliğimi bozmak istemiyorum. Kes sesini." dedim sakince.
Pür dikkat maçı izlerken Mert Müldür gol atmıştı.
O an öyle bir gol bağırışı duyulduki...
Hatta biri oturduğu sandalyeden düşmüştü ama kim olduğunu tam görememiştim.
En son sevinçten Ozan Metehan'ın sırtına atlamıştı.
Bir süre sonra tekrardan yerlerimize oturduğumuzda maça tekrar odaklanmıştık.
Dirseklerimi dizime yaslamıştım.
Dakikalar 32'yi gösterirken Gürcistan gol atmıştı.
Yüzümü sıvazladım.
Birkaç küfür duyulurken "Keskin, sen niye bu kadar sakinsin lan bugün?" diye sordu Halit abi.
"Sakince izlersem gol atacağımıza inanıyorum."
"Belli, yoksa şimdiye sinirden birinin ağzına sıçmıştın." dedi Salim abi.
Göz devirdim.
Maç devre arasına girmişti.
"Açın elleri dua edelim. Bu maç anca böyle döner." dedi Hafız.
Ve evet. Devre arası boyunca dua ettik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şampiyon
HumorSavaş'ın Galatasaray'ın şampiyonluk kutlamalarında bankın birinde oturmuş Fenerbahçe'li kadının yanına oturmasıyla başlar her şey. Argo ve küfür içerir! [Kurgudaki kişi ve olaylar tamamen hayal ürünü olup hiçbir kurum ve kuruluşla alakası bulunmama...