51.BÖLÜM

10 3 0
                                    

Abdullah bir süre sonra Melis'i durdurdu.

"Yavaş güzelim uykum var uyucam"
"Sen uyu ben seni yinede öpücem"
"Off hadi uyu yarın öpersin"
"Şimdi istiyorum"
"Melis lütfen--"

Melis Abdullah'ın konuşmasına izin vermedi ve dudaklarını öpmeye başladı. Abdullah yine durdurdu ve tam konuşacakken Melis yine dudaklarını öptü tekrar tekrar öptü.

"Ayh Melis yeter gali"
"İstiyorum seni istiyorum seni öpmek istiyorum istiyorum istiyorum istiyorum"
"Bende uyumak istiyorum"
"Beni sevmiyorsun"
"Sevmez olur mu--"

Melis Abdullah'ın üstünden yavaşça yanına kaydı ve ona sırtını döndü. Abdullah ne olduğunu anlamaya çalışırken Melis ellerini Abdullah'ın ellerinden çekti. Abdullah tekrar onu kendine döndürdü ve ağladığını farketti.

"Niye ağlıyorsun?"

Melis cevap vermedi gözlerine bile bakmadı Abdullah'a yine sırtını dönmek istedi ama Abdullah onu sıkı sıkı tuttu.

"Seni sevmeseydim seninle evlenmezdim, inan bana seni düşündüğünden çok daha fazla seviyorum herşeyden çok"

Abdullah Melis'in dudaklarını öptü Melis Abdullah'ın gözlerine baktı gerçekten doğru söylüyordu gözler kalbin aynasıdır ve Abdullah'ın gözleri parlıyordu. Abdullah Melis'e gülümsedi. Melis de Abdullah'a gülümsedi sonra ona sarıldı.

"Özür dilerim"
"Ne için?"
"Sana triplendiğim için"
"Sorun değil güzelim"

Abdullah Melis'in alnını öptü ve saçını okşadı.

"Hadi şimdi uyu yarın--"
"Ya yarın uyanamazsak"
"A--"
"Bana sen dedin insanın ecelinin ne zaman geleceği belli değil dedin, belki bir gece uyursun ve ertesi gün uyanamazsın dedin"
"Dedim güzelim"
"O zaman neden yarına erteliyorsun?"
"Ertelemiyorum güzelim sadece bugünlük bu kadar yeterli"
"Uyu o zaman"
"Triplenmiceksen uyuyacağım"
"Tamam uyu"
"Seviyor musun beni?"
"Hemde çok"

Abdullah Melis'e gülümsedi ve sarılarak uyudular..

*Ertesi gün

Sabah Yiğit gelip ikisini uyandırmıştı.

"Hadi bakalım uykucular"
"Günaydın Yiğit abii"
"Günaydın cimcime, hadi kocanı uyandır gel"
"Tamamm"

Melis Abdullah'ı uyandırdı Abdullah uykulu uykulu Melis ve Yiğit'e baktı.

"Ne oldu sabahın köründe?"
"Oha Abdullah uykulu sesin çok çekici"
"Saat öğlen 12 aslanım"
"Öğlen kaç?"
"12"
"Tamam"

Abdullah başını tekrar yastığa koydu ve Melis'i kendine çekip uyumaya devam etti.

"Uyansana aslanım"
"Tamam ya"

Abdullah kalktı ve Yiğit'e baktı. Yiğit ile uzun uzun bakıştılar sonra Abdullah aniden kendine geldi.

"Emredin komutanım!"
"Ha şöyle hadi aslanım aşağıya gel"
"Emredersiniz komutanım"

Yiğit odadan çıktı Melis Abdullah'a bakıp gülmeye başladı.

"Ne gülüyorsun?"
"Senin kafan mı güzel?"

Melis gülmeye devam ederken Abdullah sabır çekerek banyoya gitti. Elini yüzünü yıkadıktan sonra oturma odasına gitti. Onlar sohbet ederken Melis aşağıya oturma odasına geldi ve abisine sarıldı.

"Günaydınlarrr"
"Sanada çiçeğim"

Melis herkese kocaman gülümseyip kahvaltı etmeye gitti.

"Abdullah gidip kahvaltı etsene aslanım"
"Aç değilim komutanım"
"Ne demek aç değilim? Daha yeni uyandın ne yemiş olabilirsin"
"Dayak"
"Kimden?"
"Melis'den"

Komutan Ve İlk Aşkı | Yarı Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin