16.✨

333 30 5
                                    

"Bütün tanıdıklarına mesaj attın değil mi?"

Kaya sabır dilenircesine bilmem kaçıncı evetini derken Gökçe yulaflı sütünü ağzına attı.

"Güzel. Cem'e bugün konusunu ben açarım ve kendimi getirtirim. Aynı ortamda oluruz."

"Ortamda fazla dikkat çekeceksin haberin olsun. Herkes mahallede posteri olan adamı her gün görmüyor sonuçta."

Gökçe kahkaha attı.

"Gözlere alışığım şekerim. Önemli olan biziz. Birbirimizi tanımamamız gerekiyor."

"Sen bunu dert etme şekerim."

Şekerim hitabına baskı yaparak Gökçe gibi söyledi. Gökçe ağzına hiç yakışmadığını düşünerek gülümsedi.

"Ben seni pek düzgün bulmadım, Nisa öyle hatırlıyor. Biraz yargılayıcı davranırız birbirimize olur biter."

"Doğru. Hediye olarak ne aldın? Biraz pahalı şeyler seçen birine benziyor."

Ayaküstü kısa bir iğneleme yaptıktan sonra Kaya'nın sabır dilenmesini dinledi.

"Ona özel bir ayakkabı yaptım."

Gökçe merakla dikildi ve yulafını yuttu. Oldukça havalı bulmuştu.

"Vay be. Ne renk? Ona vermeden önce fotoğrafını çek."

"Çiçekli kısa topuklu bir ayakkabı."

Gökçe onaylayıp aklında güzel bir şey canlandığını söylerken alttan birinin aradığını fark etti.

"Beni biri arıyor sonra konuşuruz kapatıyorum tatlım."

"Seninle şu tatlım şekerim laflarını konuşmamız lazım."

"Görüşürüüz."

Kaya'yı kapattığında Cem'i gördü. Hafif bir şaşkınlıkla telefonunu açtı.

Onunla arkadaş olduğundan beridir ilk kez bu kadar arıyordu ve Gökçe'nin tuhafına gitmişti.
Yine de hoşuna gittiği için büyüsünü bozmak istemedi.

"Alo Cem?"

"Alo Gökçe neredesin?"

Gökçe evde olduğunu söylerken boş kasesini ileri itti ve meyve tabağını önüne çekti.

"Sabah yedi olmuş çoktan. İşine geç kalmışsın."

"Ah hayır, tanıtım için bir davete katılacağım bugün. Şirketle Hülya ilgileniyor."

"Öyle mi? Ben de sabah gelirsin en azından beş dakika sohbet edebiliriz diyordum."

Gökçe büyük bir heyecanla ayağa kalktı.

"Tabii ki gelmeyi çok isterim."

Lakin aklına Kaya'nın öğütleri yavaş yavaş gelirken sakince sandalyesine geri oturdu.

"Yani, çok isterdim fakat davet için hazırlanmam gerekiyor bilirsin. Belki çıkışa yanına uğrarım. Eğer istersen."

Karşı tarafın umutsuz tınılarını duyduğunda üzüldü. Ona sabah kahvaltısını bile götürmeyi çok aksatmıştı. En fazla üç dört gün üst üste götürmezdi fakat şimdi bir haftayı geçmişti.

V.V.I.P. [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin