31.✨

210 35 16
                                    

"Ya öyle tabii."

Nisa, Kaya'nın bu tutkulu sözlerine karşılık Cem'e yaklaştı. Elini Cem'in koluna koyup Kaya'ya baktı.

Kaya'nın kendisinden hoşlandığını düşündüğü zamanlar olmuştu ve bu manzara onu şaşırtıyordu.
Fakat kıskanıyor değildi.

Sadece bu kadar güçlü bir isim ile birlikte olması onu çok şaşırtmıştı.

"Belki de bizim birbirimizden uzak olamama sebebimiz budur."

Bu cümle Kaya ile Gökçe'yi daldırırken Gökçe fazla kırılmadı. Omzuna başını koyan Kaya yavaşça aldığında geri yaslandı ve eski yakınlığına geri döndü.

"Merak ediyorum, şirkette sizi ilk gördüğüm gün Kaya da vardı evet ama aranızı çok iyi hatırlamıyorum. Sanki bir sorun çıkmıştı."

Cem de hatırladığında kafasını salladı.

"Evet, sanırım arabanın önüne Kaya çıktığı için ona kızmıştın. Sen bu ilişkiyi devam ettirecek biri değildin Gökçe."

Gökçe yutkunurken Kaya güldü ve ipleri eline aldı.

"O ettirmedi zaten. Herkes ayrıldığında numarasını alma fırsatı buldum."

Nisa'nın aklına Kaya'nın sürekli şirkete kendisini almaya geldiğini hatırladığında kaşlarını kaldırdı.

"O zamanlar Cem'in şirketine sürekli beni almaya geliyordun."

Kaya da hızla devam ettirdi.

"Gökçe'yi görme fırsatım olur diye düşündüm."

Cem tek kaşını kaldırdı. Buna pek inanası gelmemişti.

"Gökçe'nin şirketine gitmen daha kolay olmaz mıydı?"

Kaya yüzünü buruşturdu. Cem'in bu sorgulayıcı gözlerine masadaki çatalı sokma isteği belirmeye başlamıştı.

"Makyaj şirketine gitsem kime nasıl bir açıklama yapacaktım? Sonuçta arkadaşsınız, yanına geliyordu."

"Sevgilin seni gizlice sokabilirdi. Yoksa o aralar arkadaş mıydınız?"

Gökçe kafasını sallayıp bu kez ipleri kendi eline aldığında gülümseyerek dahil oldu.
Zeynep ise merakla ve eğlenerek olanı izliyordu.

Gökçe ile Kaya'nın hiç yadırgamadan birbirine yapışık oturması, ellerini birbirinden ayırmaması ve yalanlarını uyumla devam ettirmeleri gözünden kaçmamıştı.
Arkadaşının kesinlikle Gökçe'yi benimsediğini görüyordu.

Ve normal bir benimseme olmadığından emindi, bu dokunuşları ve yakınlığı kimse ile yapmadığını biliyordu.

"Projen için etkinlik düzenlemiştin. O akşam resmileşti."

Cem anladığına dair kafasını yavaşça sallarken gözlerini Kaya'nın bileğine çevirdi.

Küçük bir tebessümle Gökçe'ye döndü.

"Aklıma gelmişken, bana da bir taşlı kolye hediye alacağını söylemiştin. Para bereket getiren bir taştı sanırım."

Gökçe onu Kaya'ya vermeye kadar vermişti. Kaya'nın bileğindeki kolyeye bakıp güldü.

"Alırım şekerim. Senin bunlara inanmadığını sanıyordum."

Cem de güldü. Ben inanmıyorsam Kaya hiç inanmaz diye düşünüyordu. Haksız da sayılmazdı.

"Kaya inanıyor musun sen bunlara?"

Kaya omzunu silkti. Zerre kadar inanmıyordu fakat Gökçe'nin hediyesini beğenmemezlik yapacak hali yoktu. Düşünmüş vermişti.

V.V.I.P. [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin