Dün gece hayallerimle mutlu olmuştum. Onu hayal etmiş, ileriyi düşünmüştüm. Onunla olamazdım ama hayaller bu işe yarıyordu zaten öyle değil mi?
Okula gitmek için hazırlandım ve normal şartlar altında ışınlanırdım. Fakat bu gün yürümek istiyordum. Geç kalacağım kesindi. Ama umursamıyordum.
" Lessa. Geç kaldın. Yine. " dedi ve göz devirerek ayağa kalktı bayan Bloom. Alışmıştı sanırım artık. " Evet çocuklar. Bildiğiniz gibi geçen dersimizde bir konu hakkında konuşmuştuk. Ve iyi haber, artık ileri dönüş tekniği dersiniz var. Bir sonra ki ders Ateş Tanrısı Roman Godfery sizlerle olacak. Şimdi. Ders işlemek yerine diğer ders ne olabileceğini sizlere anlatayım." dedi ve tahmin ettiğimden daha fazla bir ders süresi konuşmuştu. Hemde aralıksız. Yok kara büyülermiş. Yok doğru tekniği kullanmazsak kendi gücümüz bize zarar verirmiş. Hadi ama ne olur du sanki iki dakika sussaydı.
Bayan Bloom sınıftan çıktıktan sonra Sunny yanıma geldi.
" Konuşabilir miyiz? " diye sorduğunda yalandan bir nefretle hızla ayağa kalkıp " Şu sıralar ne kadar da çok konuşuyoruz. Yeter! " diye bağırıp sınıftan çıktım.Böyle yapmamalı mıydım acaba? Kötü gibiydi biraz. Burkulmuş gibi. Onu böyle görmek üzüyordu aslın da beni.
Düşüncelerimi bozan sese döndüm. " Kapa çeneni Dante. Çok konuşuyorsun " dediğimde dona kaldı. " Sadece hey demiştim ama " derken sesi mırıltılı çıkıyordu. " Baksana. Şu kızı tanıyor musun? " diye sorduğunda kafasıyla işaret ettiği yere baktım.
Ah Tanrıım. Olamaz. " Elsa dönüş. " diye zihin gücüyle ona seslendim. Bahçe kapısının girişinde duran Elsa beni fark edince dönüştü. " Ha? Sizin benzemeniz normal mi Lessa? " diye bana sorunca Dante nin kafasına vurdum. " O benim ikizim seni sersem " dedim ve Elsa nın yanına gittim.
" Burada ne işin var? " diye sordum. Gözüm valizine takılınca bu sefer tuhaf bir bakış atıp " hemde bir valizle " diye düzelttim.
" Bir süre burada kalacağım. Okulun yurdu vardı. Değil mi? " diye sorduğunda kafasına vurdum. " Sen harbi aptalsın. Yurt ne alaka. Bizim ev ne güne duruyor. " dediğimde sırıttı.
" Doğru. Benim bir babam vardı değil mi? " dedi ve sırıttı.
" Ey Tanrım sen bana sabır ver. Bu nasıl bir güzellik. " diyen Dante ye sinir bir bakış attım. Ne ara yanımıza gelmişti.
" Bana bak oğlum. Kaybol. Almıyım seni ayağımın altına. " dedim ve Dante ye okul kapısını şaret ettim. Dante, Elsa ya bakıp göz kırptı ve okula girdi.
" Hoş çocuk " diyen Elsa ya inanamayan gözlerle baktım. Şaka yapıyor olmalıydı.
Tamam kaslı falan uzun boylu bir çocuktu. Ama kızıl saçları beni sinir ediyordu. Zaten Dante'nin kendisi ayrı bir sinirdi.
"Çocuklar. Arka bahçeye. Dersiniz başlamak üzere! " diye bağıran Bayan Bloom un sesini duyduğumda kafamı okul kapısına çevirdim. Bayan Bloom bana gülümsedi ve içeri girdi.
" Gidelim. " dedim ve Elsa'nın valizini elinden alıp kendim sürükledim. Onun yorulması , kızması, tedirgin olması, korkması... Bunlar beni deli ediyordu. Çünkü o benim bir parçamdı. Acısını hissedebiliyordum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOĞUŞ ( ASKIDA )
FantasyBen. Gücünü yeni yeni kontrol edebilen bir varlığım. İnsanlardan üstün, kendi ırkamdan ise güçsüz olanım. Ama bilmedikleri bir şeyler vardır her zaman. Ben. Ay Tanrıçasıyım. Ve doğuşum. Onların sonu olacak. Eğer sizde benden korkmuyorsanız durun v...