DOĞUŞ ( ASKIDA )

❄ 26.Bölüm ❄

MULTİMEDİA SAMANTHA....

'' Uyanma vakti uykucular. Zaten yarım saat geciktik. ''

Daniel gözlerini bana dikip '' Neden bu kadar erken kalmak zorundayız ve neye geç kaldık? '' diye sorarken ben Debby'i dürtüyordum. Debby gözlerini açınca Daniel'e cevap verdim.

'' Bu gün görev dağılımı var. Geç geldiniz bu yüzden belki bilmiyorsunuzdur ama Diamond'u öldürmek için konseylerle konuşmaya gideceğiz. ''

Daniel '' Anlamadım. Yani baş meleklerle konuşacaksınız ve onlarda size yardım mı edecek? Bu imkansız Les. '' dediğinde '' biliyorum. Sadece deneyeceğiz. Ayrıca ben gitmeyeceğim zaten. '' dedim. Daniel dediklerimi anlamaya çalışıyordu sanırım çünkü suratı tuhaf bir hal almıştı.

'' Daniel uyandır şunları yoksa ben onları donduracağım '' dediğimde Debby gülümseyip '' ben uyandırırım'' dedim. Yarı uyanık olan seçilmişler, Debby'in yattığı yatakları büyüyle havaya kaldırdığında hemen gözlerini açmış ve Debby'e uyandıklarını söylüyorlardı. Bu kızı sevebilirdim. Benim kardeşimin eşiydi sonuçta ama sevgi listemde az kişi vardı. Belki ekler, belki de silerdim.

'' Hazır olduğunuz da bana haber verin. Yukarda olacağım. '' dedim ve merdivenlerden çıkıp odama girdim. Dolabın kapağını açıp içinden bir kaç kıyafet çıkartıp zaten dolapta , kime ait olduğunu bilmediğim sırt çantasına koydum. Bir iki bandaj da atıp fermuarını kapattım. Belki de çanta Luke'a aitti kim bilir?

Biri kapıya tıkladığında hızla kafamı kapıya çevirdim. '' Hazırız Lessa. Gidebilir miyiz? '' Kapıya doğru yürüyüp kapıyı açtım. Debby'e gülümseyip '' Tabii '' dedim ve aşağıya indik. Herkes bu kadar kısa sürede hazırlandığı için sevinmiştim. En azından bana zorluk çıkartmıyorlardı.

Dışarı çıktığımız da Sunny'in kapıda olduğunu gördüm. Bana gülümsemek yerine sinir bir şekilde bakıyordu. Ne olmuştu ki? Çocuklara '' Siz otobüse geçin. Ben geliyorum '' dedim ve onlara otobüslerin olduğu yeri gösterdim.

'' Bir sorun mu Sunny?''

'' Evet var! Sen ne yapmaya çalışıyorsun ha? ''

'' Sesini alçalt Sunny. Şimdi ben ne yapmaya çalışıyormuşum söyle ''

'' Bizi bırakıp gidemezsin Les. Ölülerin dünyasında hayatta kalamazsın. ''

'' Sen... Kim söyledi sana bunu ha nereden durdun? '' Sesimin yüksek çıkmasına engel olamamıştım. Ölüler Dünyasına gideceğim doğruydu fakat bunu sadece Morinas biliyordu. Bu sabah onunla konuşmuştum. O söylemiş olmazdı, en azından canını seviyor ve ölmek istemiyorsa söylememiş olurdu.

'' Bak Les sen...'' Sunny'in sözünü kesip '' Dinle Sun, eski günlerde olduğu gibi birbirimizin sırrını saklayabiliyor olmalıyız ve ben her ne kadar seni yanımdan uzaklaştırmaya çalışsam da sen hep benim yanımda oldun. Şimdi bunu bir sır olarak sakla ve kimseye bir şey söyleme. Eğer Samantha bunu öğrenecek olursa beni bırakmaz ve ben kendimle ilgili olan gerçekleri öğrenemem. ''

'' Ne gerçeğinden bahsediyorsun sen ? ''

BU SABAH SAAT BEŞ SULARI...

''Neden bu kadar erken buluşuyoruz Lessa?''

'' Çünkü öğrenmem gerekenler önemli şeyler Mironas. Şimdi bana açıkça söyle. O gün, bizi götürdüğün yerde sıra bana gelince devam edemeyeceğim dedin ve çekip gittin. Söyle , benim hakkımda benim bilmeyip te senin bildiğin şey ne ? ''