DOĞUŞ ( ASKIDA )

❄ ÖZEL ❄

İYİ OKUMALAR ...

" Pekala. Sırada ne var? " diye sordu İstanbul. Düşünelim. Sanırım dönme dolap hoş olabilirdi. Biliyorum yahu basit ama bekleyin.

" Durun bir saniye. Siz. Benimle gelin. Hemen! " diye bağırdım ve çarpışan arabaları olduğu arka tarafa doğru ilerledim. Bizimkileri göndermiştim.
" Bir sorun mu var? " diye sorunca Sunny burada ki gürültüden dolayı bağırmak zorunda kalmıştım.

" Siz ne yapmaya çalışıyor sunuz? " diye sordum. Hepsi bana şaşkınca bakıyordu.

Once Sunny den başlayacaktım.
" Sen. Sana benden uzak durmanı söylemiştim. Bir nedeni vardı ama beni dinlemedim. Dünya da bana yaklaşmaya çalıştın. Anlamayacağımı mu sandın Sunny "

Sinirlenmiştim. Sunny önce gözleri dolu bir şekilde konuşmayı denedi ama başaramadı. Ardından da kayboldu.

" Ya Sen Dante ? Hangi akla hizmetle buraya geldin? Elsa için mi? Lanet olsun defol git " dediğimde o da sinirli bir şekilde kayboldu. " Konuşma Lessa. Ben giderim " dedi Elsa ve gözünden düşen tek bir damla gözyaşıyla kayboldu.

" Gelelim sana Roman. Sen niye geldin hala çözemedim ama git " dediğimde gitmedi. Tamam. onu bir şekilde yollamalıydım.

" Ya sen Zac. Sen benim en iyi arkadaşım, dostumdun. En yakınımdın. 18 yıl boyunca nerdeydin ha nerde? Git. Roman ı da al git lanet olsıca. " dediğimde Roman Ve Zac birbirlerine baktılar.

Zac kafasını bana cevirip " Nasıl anladın ? " diye sordu. " Nasıl mı Lanet olasıca arkadaşın Roman gözlerinde ki ateşi kontrol edemiyor. Az kalsın Ateş ' i küle çevirecekti. " dediğimde Roman ve Zac derin bir nefes aldılar.

" Hafızan ne zaman geri geldi? " diye sordu Roman. " Sen neyden bahsediyorsun hiç silinmedi ki " dediğimde bana inanamayan gözlerle baktılar. " Ah Arrow neyin peşindesin sen " diye bağırmaya başladı Zac.

" Savaş. Bitti Lessa. " dediğinde Roman a baktım. Kafasına vurup " Sen ne saçmalıyorsun daha başlamadı bile " dediğimde Zac
" Güçlerin. Arrow onları Lady e verdi. Savaş böylelikle başladı ve bitti. " dedi. Bunlar ne içipte gelmişlerdi böyle. Elimi yukarı kaldırıp avç içimi onlara boğru tuttum. Gücü bedenimde hissederken diğer yandan kontrol etmeye çalışıyordum.

Kendi oluşturduğum su avuç içimden su damlaları halinde havaşça belirip kayboldu. " güç.
Güçlerim hala bende. sİz kafanızı bir yeremi çarptınız? " diye sorduğumda ikiside çok şaşırmıştı. Zac " ama bu imkansız. " dediğinde Roman sinirlenmeye başlıyordu.

Birden yanımızda beyaz bir geçit belirdi. İçinden inanılmaz derecede parlak, Gri gözlü, upuzun siyah saçları olan ve hayatınzda görüp görebileceğiniz en güzel kadın belirdi. Efsanevi kadın Morinas.

Dudakları kıpırdamadan bizimle telepati yoluyla konuşmaya başladı. " Ben , Morinas. Arrow un yarattığı efsanevi bir Tanrıçayım. Varlığımı ilk gören sizlersiniz. Seçilmişler dahili bir göreviniz olacak. Şimdilik bu kadarını söyleyeceğim ve ilerisi hakkında beni sadece üçünüz duyabileceksiniz. Şimdi. Eddiyamore ye geri dönün ve benden haber bekleyin sevgili dosatlarım " dedi ve önce etrafa saçtığı o parlak beyaz ışık, sonrada kendi kayboldu.