PD!-3

466 27 4
                                    

-'Çok pişman olacaksın Güneş,çok pişman olacaksın!'
<~~~~~~~~~~~~>
Aşağıya indiğimde,şok bir görüntü ile karşılaştım.Nisan ve bir adam aşağıda kavga ediyorlardı ve o Adam'ın elinde bıçak vardı.
-' Sen Nalan'ı öldürdün.Bende seni öldüreceğim!'
-'Bak Güneş,Nalan'ı ben öldürmedim!
Lütfen bırak o bıçak'ı'
-'Hayır!Sen öldürdün onu!Bende seni öldüreceğim'
-'Hayır,hayır bak şimdi bırak o elindeki bıçağı oturup konuşalım lütfen'
-'Hayır,hayır ben seni öldüreceğim ve bu iş burda bitecek'
Daha fazla olanlara seyirci kalamadım ve olaya müdahale ettim.
-'Nisan'
-'Hocam'
-'Vaaayyyy,yeni Kahraman'da bu demek ki'
-'Güneş,bak lütfen konuşalım.Sadece konuşalım.Lütfen'
-'Hayır!Seni öldüreceğim!'
-'Hiç kimse öldüremez Nisan'ı.'
-'Vayyy,Nisan Mert'ten sonraki yeni aşkında bu mu?Valla hızına yetişilmiyor doğrusu.'
-'Ya lütfen saçmalama!Lütfen Sadece konuşalım!Lütfen'
-'Ne konuşacağız lan!Ne konuşacağız!Aşk'ımı nasıl öldürdüğünü mü anlatacaksın bana?'
-'Ya YETER!Öldürmedim diyorum sana ya öldürmedim!Onu o kadar çok dövmüşsün ki,iç kanamadan öldü kız!Yeter artık anla bunu!Nişanlının katili sensin!Anla artık!'
-'Yalan söylüyorsun,yalan söylüyorsun!Yalan söylüyorsun!'
Nisan,koşarak gitti ve o adama sarıldı.
Ne yapmaya çalışıyordu bu kız?Canına mı susadı?
-'Herşey geçecek Güneş,herşey geçecek'
Az önce onu öldürmek üzere olan adama şimdi sarılmış,onu teselli etmeye çalışıyordu.Bu nasıl bir Melek'ti?
Heyy!Sinan ne diyorsun sen?
O adam,kollarını yukarıya kaldırdı.Sanırım barış imzalanacaktı.
Adam'ın elindeki bıçak'ı son anda farkettim fakat çok geçti.
O adam Nisan'ı bıçakladı.
Koşarak Nisan'ın yanına gittim.
Onu kucağıma aldım ve Melek ile hastaneye gittik.
Güneş kaçmıştı.
Nisan'ı tomografiye  aldılar.
Bende Melek'ten o itin nereye kaçmış olabileceğini öğrenip,hemen oraya gittim.Nisan'ın ciddi bir durumu yoktu.
Bıçak,karın boşluğuna gelmişti.
Melek'in söylediği yere gittim.Etraftaki insanları durduruyor,Güneş'i soruyordum.Fakat hiç kimse bilmiyordu Güneş'in nerede olduğunu.
Son çare karakol'a gittim ve şikayetçi oldum.Karakoldaki işlerim bitince,hastaneye geri döndüm.
-'Melek,nasıl oldu?'
-'Ameliyattan çıktı,narkoz'un etkisi ile hala uyuyor'
-'Anladım,ciddi bir durum yok yani'
-'Merak edilecek,ciddi bir durum yok.'
-'Anladım'
-'Odasına gidelim'
-'Gidelim'
Melek ile Nisan'ın odasına doğru ilerledik.Yatakta,kıpırdamadan ölü gibi uyuyordu.İşin garip olan tarafı.Nisan bıçaklandığında hiçbirşey hissetmemiştim.Ne üzüntü,ne korku hiçbirşey.Sadece Nisan bıçaklandığında bir doktor olarak ona yardım etmem gerektiğiydi.Daha tanışalı iki gün olan insan'a ne kadar üzülebilirdim ki?Yada birşey hissedebilirdim?
Odada,refakatçiler için olan deri koltuklara oturdum.
Acaba Güneş kimdi?Neden yapmıştı?
Düşünmeyi boşverdim ve biraz gözlerimi kapattım.
Bugün olanları düşündüm.Ne kadar değişikti yaşananlar.Bir o kadar da berbat.
-'Melek'
Duyduğum ses ile gözlerimi açtım.Nisan kendine geliyordu ve uyanıyorken Melek'in adını sayıklıyordu.
-'Melek'
-'Burdayım birtanem,burdayım'
-'Güneş,o nerede?'
Daha fazla dayanadım ve bağırdım,
-'Seni bıçakladı ve sen hala o adamı mı soruyorsun Nisan?'
-'Ben,sadece iyi olup olmadığını bilmek istiyorum'
-'Iyi Nisan,merak etme o senin aksine gayet iyi!Seni öldürdüğünü düşünüyor ve gayet iyi!'
Nisan,birdaha birşey demedi.Kafasını çevirdi ve sessiz sessiz ağlamaya başladı.Canını yakıyordu tüm olanlar.
Hayatında daha önce hiç dost kazığı yememişti!Kardeşi yerine koyduğu insan'dan böyle birşey beklemezdi.
Nasıl yapmıştı?Nasıl olmuştu bu olanlar hala anlamıyordu!Neden ki?Neden yani?Gerçekleri anlamak bu kadar zor olmamalıydı!O Nalan'ı öldürmemişti ve,katil değildi!
Yavaş yavaş,içindeki aşk nefret'e dönüşmeye başlamıştı.
Ne demişlerdi,
"Nefret de, gerçek aşk gibi günden güne artar."Balzac

İçindeki aşk,her geçen gün ölüyor ve yerini hiç bitmeyecek bir öfke kaplıyordu.Hayatında hiçbir zaman ona değer vermeyen insanlara yer vermemişti.Şimdi de öyle olacaktı.
Ona değer vermeyen insanın,hayatında olmasına izin vermeyecekti.
-'Melek,canım senden küçük birşey rica edebilirmiyim?'
-'Tabiki canım'
-'Eve gidip,evdeki tüm Güneş'in eşyalarını ve bana aldığı hediyeleri çöpe atarmısın?Artık bizim hayatımızda yer yok ona'
-'Tamam canım'
Melek hazırlanır ve çıkar.
Nisan ile kaldıkları eve gider ve Güneş'in tüm eşyalarını,onlara aldığı hediyeleri çöpe atar.
Evi toplar ve hastaneye geri döner.
•••   •••    •••    •••     •••
Melek gidince,odada birtek Nisan ve Sinan kalır.
-'Nisan'
-'efendim'sesi hala titriyordu.Hala ağlıyordu.
-'hala o adam için mi ağlıyorsun NISAN!!!'
-'hayır!'
-'peki o zaman neden?'
-'ağrım var'
(İçSes)
(Aptal Sinan!Kız burda canı ile uğraşıyor,sen hala kıza bağırıyorsun!) 
-'ağrı kesici bir işe yaramaz biliyorsun'
-'biliyorum ama,uyumak istiyorum'
-'tamam,serumuna koyarım ilacını'
-'teşekkür ederim'
Nisan'ın serumuna uyku ilacını kattım ve Nisan biraz sonra uyudu.
Iyice sıkılmaya başlamıştım.
Nisan'ın uyumuş olmasının verdiği rahatlıkla,odadan çıktım ve Nisan'ı nöbetçi bir doktor'a devredip,çıktım.
Eve gidince,direk duşa girdim ve daha sonra uyudum.
                                        ***
Hastaneye geldiğimde,Nisan yalnız başınaydı odada.Etrafıma bakındım fakat Sinan yoktu.
Bende,Nisan'ın odasından çıktım ve kapıyı kapatıp,kapının önünde Sinan'ı aradım.
-'Alo,Sinan nerdesin?Hastaneye geldim yoksun'
-'Evimdeyim'
-'Evindemisin,Nisan bu halde ve sen evinde uyuyormusun?'
-'Sen ne hakla bana hesap soruyorsun ya?Kimsin sen?Nisan benim neyim?Hiçbirşeyim!O zaman yanında durmam için bir neden de yok!O yüzden iyi geceler!'
Telefonu kapatıp,odaya geri dondüm.
Ne diye aramıştım ki zaten!
Aptal kafa!
Odaya girdiğimde,Nisan hala uyuyordu.
Bende koltuklara oturdum ve Nisan'a baktım.Yarın taburcu oluyordu.Saat'e baktım ve saat geç olduğu için dolaptan battaniye aldım ve uyudum.








PB-3 devam'ı gelecek!!

Pişman Değilim!(TAMAMLANDI) #Wattys2016 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin