27 (I Only Care About You)

7.2K 319 180
                                    

                  

multi <3

*

Beni yattığım yerde dikleştirip sırtımı yatak başına yasladıktan sonra kollarını titreyen bedenime sardı. Ben, kokusu ve kolları arasında huzura erişmeye çalışırken, o, bana sarılabileceği kadar sıkı sarılarak bu işe yardımcı oluyordu.

İçimdeki boşluk hissini tamamlayacağını düşünmüştüm, ona sarıldığımda geçecek sanmıştım ama geçmiyordu. Hâlâ acı vardı ve Zayn her ne kadar bunu azaltıyor olsa da tamamen geçmesini sağlayamıyordu.

"Geldim bak, yanındayım." Hıçkırıklarımın arasında duyduğum boğuk sesinden aslında ne kadar yorgun olduğunu fark ettim.

İncecik bir ses tonuyla "Özür dilerim." diye fısıldadım, alnım onun göğsü ve boynu arasında duruyordu. Kokusunu çekebildiğim kadar içime çekiyordum. Nefes alıp geri verene kadar saniyelik bir huzura kavuşuyordum, sonra gidiyordu.

"Neden?"

"Bu k-kadar işinin a-aras-sında..."

"September..." beni tamamen kucağına çekip bir bebekmişim gibi bir elini dizlerimin altına, diğerini sırtıma yerleştirdi. Kollarımı güçsüzce boynuna doğru sararken "Sen benim en önemli işimsin," diye fısıldamıştı.

Gerçekten o olay sonrasında beni kaybetmekten bu kadar çok mu korkmuştu? Zayn'in hareketlerinin ve duygularının ani değişimine alışıktım fakat böylesi bana bile fazla geliyordu.

"Sen, beni bıraktıktan sonra değerini daha iyi anladım. O yüzden böyle söylemene izin vermiyorum."

Başımı hafifçe salladım, gözlerimi kapatıp kendimi ona bıraktım.

Yeniden onları araladığımda hıçkırıklarım ve gözyaşlarım geçmişti. Ara ara içimi ve burnumu çekmeye devam ediyordum. Dakikalardır, hatta belki bir saate yakın süredir göğsünde ağlarken sadece durup saçlarımı okşamıştı.

Şişmiş suratımı istemeyerek göğsünden kaldırıp gözlerine baktım. Elimi yavaşça sakallarının arasına sokup yanağına ufak bir öpücük bırakırken gözlerini kapattı.

"Teşekkür ederim."

"İyi hissediyor musun?"

Omuz silktim. Nasıl hissettiğimi bilmiyordum ki.

"Şey, Liam'a kızma." Dediğimde kaşları sinirli bir şekilde çatıldı. Dudaklarını aralayıp bir şey söyleyecekken "Lütfen Zayn, kızacağın bir şey yapmadı." Diye ekledim.

"Kendini düşünsene sen, neden Liam'ı düşünüyorsun?"

"Çünkü bana yardım etti."

"Bunu kendim düşünürüm September. Fikrine ihtiyacım yok."

Gözlerine bir yavru kedi gibi baktım, boşu boşuna ona kızmasını istemiyordum. Ben teşekkür etmesini beklerken o sinirleniyordu, üstelik çok saçma bir şekilde. Liam her zaman yardımcı olmaya çalışıyordu ama Zayn bundan sürekli rahatsızlık duyuyordu.

Seslice nefesini verdi.

"Tamam, bakma öyle."

Dudaklarımı dişledikten sonra onu hafifçe gülümsedim. Yanağına yeniden bir öpücük bırakmıştım. Gözleri pijamalarımın üzerinde dolaştı. Evden çıkarken pek dikkat etmemiştim ama Mickey Mouse'lu bir takımdı ve dışarıdaki havaya göre fazlasıyla inceydi. Şimdiden boğazlarım batmaya başlamıştı, hasta olacaktım.

"Bunlarla mı çıktın dışarı?"

"Evet, gözüm bir şey görmüyordu ki."

"Bir daha, ne olursa olsun böyle incecik çıkmayacaksın."

Weakness |Z.M.|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin