Seher vakti gelirmisin bana? Uykuların en tatlı yorgunluğu gözlerimize düştüğü zaman. Zifiri karanlık aşkların güneşin doğuşu ile aydınlandığı zamanda;
Belki de hayatın bu döngüsü bana yeniden yazdırır kukla hayatın diyaloğunu. Oynanılan oyunlar eğlendirici, söylediğim sözler gülümsetici olduğu zamanlara denk olan hayatı yeniden geri dönebilirim.Her ne kadarda yazmamam ve çizmemem için kollarıma ip bağlasalarda aklımada ki düşünceler iğne deliği gibiydi çok ince ve pürüssüz. Bu yüzden hayatın acımasız yönünü dağların zirvelerine çıkıp bağırmak yerine, küçük karakterli büyük hisli kelimleri kullanmak istedim. Ağır olan düşünceleri kaldıramayan harfler,hislerin büyüklüğünü göstersede geride kalan kırık hayallerin bölünmüş duyguları dize getirirdi gözleri. Her bir tuzlu göz yaşına bir şiir yazmak gerekiyor şimdi ise. Çok zor değil ilham gelmesi için bazen bir gülücük yeterdi roman yazmaya. Farklı bir yaratacı düşünceler aşkı yeniden tatlı kılardı o zaman ve yine aşk yazılırdı küçük deniz kabuklarıyla kumsallara. Geri dönmeyecek vicdansız sevgi,aldatılan duygulardan bir kez daha tat alabilirdi kalp.
Oyuna gelmiş hislerin suçu yok tu aslında şımaran kalp, kör olan gözler ve de kendini kandıran yürek. Şimdi ise selam olsun hıçkıra boğulmuş kalbe, gerçeği göre bilen gözlere, aklıma geldiğin zaman yok olan yüreğe.