Aslında olumsuzlukların oluşması benim sayemdeydi. Seni kırmamak için yanlışlarını söylemedim,sende kendini mükemmel sandın. Bunu sayesinse bağımsız kaldık biz. Dik başlı, bedenini saklayan ruhunu yok eden bir insana dönüştük. Aşk bizi ayırdı, milyonlarca hissi bir birine kırdı. Şimdi toparlamak gerekiyor duyguları,aşılması gereken engelleri,hayatımızı mutsuz kılan etkenleri. Aşk için ağlayan gözler yerine mutluluktan göz yaşı döken kişiler olmak için geç değil gibi. Aynı acıları çektiğimizi insanlara seslenmek gerekiyor şimdi ise ;
Affetmeyin, sizi sabaha kadar uykusuz bırakıp sizi düşünmeden hayatlarına devam eden insanları affetmeyin. Artık dönüş mutluluk dönüşü olsun. Baştan yazılsın kader, hayaller ulu orta yerde söyleneceğine bir göğüs kafesi içinde beslensin bakalım. Rüyaların aldatılmış mutluluğu ise kandırmasın bizi.
Çok mu fazla sitem ettik hayata? Uğursuz kılan düşünceler ile canlanan hayaller mi bize acı çektirdi? Uykusuz geçen günleri, günlüklere eklemekmi kap kara kıldı güneşimizi? Ay kırgındı doğrusu. Hiç çizilmemişti beyaz kağıtlara. Hiç sevilmemiş, hiç yeniden doğmamış. Bulutların gölgesi gibi belirtisiz bir aşk gibi.
Ehh ne zor, yazarak anlatmak suskunlukları.Geriye dönmemek için bozmaya çalışmak yolları.