Güzel'im (Tamamlandı)

22|Görevden İbaret

   Yarım saattir Mabelle'ın kapısının önünde dolanıyor, doktorun dışarı çıkmasını bekliyordu Bradley. Sabırsızlıkla attığı her adım, içindeki yangını daha çok körüklüyordu. Muayeneden sonra doktorun ne diyeceğini oldukça merak ediyordu. Aynı zamanda kötü bir şey olmaması için dua ediyordu. 

   Daldığı düşünceleri nedeniyle merdivenlerden gelen ayak seslerini farketmemiş, neden sonra Jaden'ın sesi ile kendine gelmişti.

   "Biraz sakinleş dostum. En güvendiğim doktoru çağıdım ve Mabelle artık ona emanet."

   Bradley dudaklarının arasından sıkıntıyla nefesini bıraktı. Ardından arkadaşının söylediklerini başıyla onaylayarak ellerini cebine sokmuştu.

   "Biliyorum. Fakat Mabelle'ın uyanmamış olması beni çok endişelendiriyor."

   Jaden elini dostça arkadaşının omzuna koydu ve sakinleştirmek ister gibi sıktı.

   "İyileşecek. Sen onun başında dururken, iyileşmeme gibi bir seçeneği yok."

   Arkadaşının sözleri üzerine minnetle gülümsedi Bradley. Sırtını duvara yasladığı sırada doktor odadan çıkmış, Bradley ise hızla doğrulmuş ve telaşla sormuştu.

   "Mabelle nasıl!?"

   Yaşlı doktor yüzündeki kırışıklıkların şekillenmesini sağlayarak samimice gülümsedi.

   "Gayet iyi. Fakat biraz güçsüz düşmüş. Sanırım uzun zamandır yemek yemedi?"

   "Yemek istemedi. Sadece biraz su içebildi."

   Doktor başıyla onaylarken "Anlaşılan yeterli gelmemiş. Öğünlerini sıralıca yedirmelisiniz. Eğer ağrısı olursa, bir kaşık da afyon verin. Yatağın yanındaki komodine bir şişe bıraktım. Bunun dışında herhangi bir gelişme olursa, iyi veya kötü bana haber verin." diye tembih etti.

   "Onun bu kadar uyumasına sebep olan nedir?"

   "Bünyesi çok hassas gibi görünüyor. Kaybettiği kan ve düzenli beslenememe onu fazlasıyla zayıf düşürmüş ve bu durum da kendine gelmesini engelleyerek ona uyku olarak etki etmiş."

   Bradley doktorun söylediklerine baş selamı vererek "Anladım, müsaadenizle." dedikten sonra Mabelle'ın yanına girmişti.

   Odaya girdiğinde, genç kızın hala uyuyor olduğunu gördü. Başı, odanın girişine doğru dönük ve aldığı nefeslerde düzenliydi. Genç adam yanına ilerlediğinde onu rahatsız etmekten korkarak yavaşça yatağın kenarına oturdu.

   Gemide dönen olayı hala tam olarak çözememişti. Üstelik Owen'ı gemide yakalayamadan, adam çoktan kaçmıştı. Onu bulmalı ve yakaladıkları adamlardan çok, onu sorgulamalıydı. Kaçtığına göre birçok şey saklıyor olmalıydı. Keşke Mabelle uyanmadan her şeyi yoluna sokabilseydi. Tabii bunun ne kadar imkansız olduğunun farkındaydı. Fakat bir yerden başlamalıydı.

   Genç kızın, o çok sevdiği kokusunu içine çekmek için yüzünü ona yaklaştırdı. Ardından gül kurusu yatak örtüsünün üzerinden kalkarak, koyu kahve renginin ağırlıkta olduğu yatak odasında kapıya doğru ilerledi. Vincent'a geldiklerini belirten bir mektup yazmalıydı. Daha sonra da, adamları konuşturmak üzere harabelere gitmeliydi. 

   Mektup işini halletmek üzere arkadaşının çalışma odasına ilerledi. Merdivenlerden inerken, doktorun gitmiş olduğunu fark etmişti. Chloe ve Jaden da ortalıklarda görünmüyordu. Büyük ihtimalle Chloe yorgun düşmüş, dinlenmek için odasına çekilmiş olmalıydı.

   Çalışma odasına geldiğinde, kapıyı kapatarak masaya doğru ilerledi. Kenarda bulunan kağıt destesinden temiz bir kağıt alırken, Jaden'ın sesini duydu.