39-Berlin!

2.9K 185 18
                                    

Nick: "98-99-100-101-102-103-"

"Tanrım! Artık saymayı keser misin?"

Nick: "ney? Ha şey pardon! Kaptırmışım kendimi. Neyi sayıyordum ben?"

Salak şey! Kıkırdamak ile yetindim.

Spark: "Ne zaman Geleceğiz?"

Ben ve Nick uçağa bindiğimizden beri ilk defa ağzını açan Spark'a döndük.

Spark: "ne? N'oldu? Açıkta bir yer mi gördünüz?"

Nick göz devridi

"Bir 10 dakikaya ineriz. Baksana! Tanrım burayı çok özlemişim!"

Son sözlerime ikiside veya Spark bana bir bakış attı. Daha çok 'anlamadım?' Şeklindeydi.

"Çok eskiden burada yaşıyorduk. Neyse boş ver!"

Spark anlayışla kafasını sallayıp önüne döndü. Camdan aşağıyı izlemeye başladım. Umarım biraz daha iyi şeyler yaşarız!

Nick: "STAR! STAR! NEREDESİN? STAR! BURAYA GEL!"

O kadar kişinin arasındaydık ki hepimiz birbirimizin elini tutmuştuk ki kaybolmayalım. Nick iki saattir bizi arayan Star'a bağırıyordu. Star bizi görünce yanımıza koştu. Uçaktan inmiştik. Ve yeni evimize doğru yürüyorduk. Bu cadde çok işlekti. O kadar insan vardı ki bir insan saniyede kayboluyordu.

Jackson: "Haydi! Hızlanalım. Bir an önce eve gelmek istiyorum!"

Jacksonu duymamazlıktan geldik. Aramızda Almanca bilmeyen tek Jackson vardı. Daha doğrusu biliyordu ancak yarısını unuttmuştu. Neyse yine alışır. Biraz daha yürüdük. En sonunda kalabalık yerden uzaklaşıp sakin, sesiz ve huzur dolu bir sokağa geçiş yaptık. Bir 5 dakika sonra karşımızda büyük bir bahçe belirdi.

"Burası olduğundan emin misiniz? Daha çok milyoner evine benziyor da!"

Dedim. Cidden. Palmiye ağaçları ve büyük bir bahçesi vardı. Bahçenin ortasında büyük bir havuz ve hepsinden büyük bir ev! (Multi) yavaşça evin bahçe kapısını açtım. Hepimiz içeriye girdik. Ardından kapıya gelince Nick ceninden anahtar çıkarıp deliğine soktu. Kapıyı açınca içeriye girdik. Siyah ve beyaz hakimdi ve çok muhteşem şekilde dizayn edilmişti.

Nick: "merdivenleri çıkınca sağa dönünce 3 tane oda var. Kızlar için. İki kişisiniz ama yinede! Solda ise biz beyler!"

Dedi Nick. Hepimiz kafa salladık. Hızla bavulumu alıp yukarıya melez hızı ile çıktım. En son odaya ilerledim. Kapıyı açtım! Doğru tahmin benim odam. Bu odada Siyah, kırmızı ve beyaz hakimdi. Büyük bir yatağım vardı. Camdan tüm evin bahçesini görüyordum.......

İşim bitince odadan çıkıp alt kata koştum. Spark, Star ve Jackson L koltukta oturmuş konuşuyorlardı. Gülümseyip yanlarına oturdum.

"Okula kayıt yaptırmamız gerek!"

Dediğim anda hepsinin suratı asıldı. O sırada gözlerim Jackson'a kaydı.

"Sanda bir eş lazım ha?"

Dediğim şey karşısında kıp kırmızı oldu. Ve yastığı yüzüne tuttu. Star ve Spark kıkırdadı.

Nick: "okula kaydı mı yaptıracaksınız? Hah yapıldı bile!"

Star: "seviyorum seni!"

Nick: "aşkım!"

Deyip Star'ı dudağından öptü. Bense güldüm. Bir anda Spark da dudaklarını dudağıma değdirdi. O anda Jackson dikkatlerimizi çekmeye çalışarak boğazını temizledi. Hepimiz ona döndük. Ardından nedensizce gülmeye başladık.
..

____
Arkadaşlar çok üzgünüm bölüm önceden gelecekti ama sınavlar yüzünden olmadı. Neyse bir şey daha söylemek istiyorum 2 K olmuşuz ! Çook Mutluyum! Hepinizi çok seviyorum! Bölüm kısa oldu ama yinede yazdım umarım hoşunuza gittmiştir. Olmazsa yarın da yazarım yb :*

Melez kızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin