28.Bölüm

2K 159 5
                                    


"Düğünde tanışırsınız muhtemelen."

Hafifçe tebessüm ettim. Leydi Elizabeth reverans yapıp yanımdan gittikten kısa bir süre sonra salondan çıkmak için kapıya yöneldim. Kapının kenarında duran beyaz güller dikkatimi çekti. Çalışanlardan birini çağırdım

"Beyaz gül neden geldi biliyor musun?"

"İngiltere Kraliyet sem..."

"Biz 15. yüzyılda mıyız!" diye bağırdım "Çabuk bunları kırmızı güllerle değiştirin! Şu an York Hanedanı tahta sizi sersemler!"

Adam aceleyle güllerin bulunduğu kasayı alıp uzaklaştı.4yüzyıllık bir sapmayı nasıl yapabildiler anlayamamıştım.

Salondan çıktığımda Leydi Cande ile karşılaştım.Reverans yaptı

"Barones..."

"Leydi Cande siz annemin en yakınlarındandınız, reverans yapmanız gerekmez."diye gülümsedim

"Hatırlaman ne hoş."diye gülümsedi "Seni gördüğüme nasıl sevindim anlatamam."

"Ben de öyle."

"Müsaitsen seninle bir şey konuşacaktım."

"Elbette."

Bahçeye çıkana kadar bir konuşma olmadı.Leydi Cande endişeli görünüyordu ve ben nedenini tahmin bile edemiyordum

"Dük Joseph..."dedi en sonunda bana dönüp "Şüphelenmeye başladı."

"Efendim?" ne demek istediğine dair en ufak bir fikrim yoktu

"Kahvaltıdan sonra yanıma geldi. Bana ailen hakkında sorular sordu. Sanırım bir şekilde İspanya'ya gidişinizle babası arasında bir bağlantı kurmaya başladı."

"Tanrım..."diye mırıldandım. Zamanında bir- iki seferde olsa o kadar bariz açıklar vermiştim ki. Aklı olan herkes şüphelenirdi.Üstelik Amabella Joseph'e Rosa'nın hastanede Dük Jhan'a dediklerini söylediyse...

"Haber verdiğiniz için teşekkür ederim."dedim sakin olmaya çalışıp "Bir şekilde durumu idare etmeye çalışacağım."

"Rica ederim." Biraz durup çekingen bir şekilde devam etti " Kızım karışmak bana düşmez tabii ama sence o adamın oğluyla birlikte olman zavallı anneni üzmüyor mudur?"

Ben de bunu sürekli düşünüyordum ama bir türlü cevabını bulamıyordum

"Bilmiyorum."dedim "Umarım üzmüyordur.Umarım benim mutluluğumla mutlu olabiliyorlardır, ikisi de..."

"Bu genç adam seni mutlu ediyor, değer eriyor değil mi?"dedi anaç bir tavırla

Başımı evet anlamında salladım

"Umarım Elenor da Philip de bunu görebiliyordur."dedi elini omzuma koyup "Senin sahip olduğun aşk çok az kadına nasip olur."

Joseph'in bana olan sevgisinin çocukluktan bugüne kadar geldiğini düşününce Leydi Cande'ye hak verdim.

Sinyorun arkadaşıyla görüşmek için şatoya vardığımda Ana ve Vera çok iyi bir sofra hazırlamışlardı.

"Yasemin'i aratmamışsınız."dedim nedimelerime "Tebrik ederim."

Geçmişten GelenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin