Yoongi gözlerini devirerek Jiyong'a baktı.
"Yine mi saç modelini değiştirdin hyung? Bari bir ay bekleseydin. Kel kalacaksın bu gidişle! "
Jiyong Yoongi'yi görmezden gelerek Jungkook'un yanına oturdu ve iki poşet birayı masanın üstüne koydu. Namjoon Jiyong'a selam verirken Jungkook hala olayı kavrayamamıştı.
"Jiyong sunbae sizin burada ne işiniz var? Benim kafam karıştı. "
Yoongi köşeden bir sandalye alıp ters oturarak Jungkook'a baktı.
"Jiyong benim dayım sırık velet. Tavuk ve birayı bir arada duyunca ortamdan hiç eksik olmaz kendisi. "
Jungkook hayran gözlerle Jiyong'a baktı.
"Vay canına. İlk kez bu kadar havalı bir hoca görüyorum. "
Jiyong Jungkook'a gülümsedikten sonra gözü Jimin'in kucağındaki elma suyu kolisine kaydı.
"Huh? Jimin sen bira içmeyecek misin?"
Jimin olumsuz anlamda başını sallarken Yoongi devam etti.
"Yarım akıllı Jimin'imiz dozu fazla kaçırıp midesini yıkatmak zorunda kaldı da. "
Jiyong güldü.
"Diyene bak! En son birlikte içtiğimizde iki biradan sonra sızmıştın."
Yoongi kızardığını hissederken diğerlerinin kıkırdadığını fark etti.
"Yah! Ne gülüyorsunuz! Eskidendi o! Artık rahat 20 bira bile içebilirim! "
"Var mısın iddaya? "
Jiyong Jimin fark etmeden göz ucuyla ona baktı ve arsızca gülümsedi.
"İlk sızan kaybeder."
Yoongi teklifi anında kabul edince diğerlerinden alkış almıştı. Jiyong gülümseyerek masanın üzerinden iki bira aldı. Birini Yoongi'ye uzatıp tekrar kıkırdadı.
"Bang bang bang! "
Yoongi göz devirdi.
"Her bira içeceğin zaman niye ağzını geve geve şunu dediğini hiç anlamıyorum. "
#Bilmem kaç zaman sonra#
Jimin masanın üzerindeki tavuktan bir tane daha alarak diğer bi elma suyu şişesini açtı. Jiyong ve Yoongi hala bira içiyordu. Sanırım bu on ikinciydi. Yoongi'nin bu kadar içmesi iyi değildi ama içtikçe kızaran yanakları yüzünden ona engel olamıyordu. Jungkook mutfakta Yoongi'nin dolabını karıştırırken Namjoon televizyonda film izliyordu.
Jimin elindeki tavuk parçasını bitirdikten sonra masanın üstündeki patates kutusunu kucağına aldı ve Yoongi'yi izlemeye devam etti. Sonunda Yoongi pelt olmuş bir şekilde masanın kenarında sızarken Jiyong zafer edası ile zıpladı."Heyo kazandım! "
Junkook ve Namjoon onu alkışlarken Jiyong Jimin'e baktı.
"Jimin..."
Ağzını tutarak devam etti.
"Sanırım kusacağım. "
Jiyong koşarak lavaboya giderken Jimin yardım etmesi gerektiğini düşündü. Lavabonun kapısına ilerlerken koridorda bir kol onu çekti ve karanlık bir odaya sürükledi. Kapıyı da kilitlemişti.
"Jiminniee~"
Jimin korkuyla kapıyı açmaya çalıştı. Sesin sahibi Jiyong'du.
"H-hyung ne yapmaya çalışıyorsun? Sen daha bu gün okulda ba-"
"Bu gün ki özürümü unutmanı istiyorum. Biliyor musun? Dayanılmaz bir kokun var. Seni istiyorum. "
Jimin tekrar kapıyı açmaya çalışırken Jiyong onu kapı ile kendi bedeni arasında sıkışlırdı.
"Bırak beni. Bunu yapamazsın. "
Jiyong Jimin'in kulağına yaklaştı ve şehvetle fısıldadı.
"Bal gibi yaparım. "
Jimin kulağındaki ıslaklık ile gerilirken Jiyong üyesini istekle Jimin'e bastırdı.
"Mhm.."
Jiyong Jimin'in kulağına küçük bir zevk nidası bıraktıktan sonra pantolonuna yöneldi. Jimin kemerinin çekiştirildiğini hissedince önündeki bedeni o kadar sert itmişti ki beden dengede kalamayıp yere düşmüştü. O anda Jiyong'un cebinde sakladığı anahtar yere düşünce Jimin hızlıca anahtarı alıp kapıyı açmıştı. Kemerini hızlıca taktıktan sonra yalpalayarak kalkmaya çalışan Jiyong'a bakmış ve hızlıca yüzüne bir yumruk atarak tekrar düşmesini sağlamıştı. Büyük ihtimal beyni sarsılmıştı.
"Karşı koyamayacağımı mı sandın? "
Jimin salona giderken tekrar mırıldandı.
"Bal gibi koyarım. "
Salona girdiğinde Jimin, Jungkook'u koltukta sızmış bir halde bulmuştu. Yoongi'nin uyuduğu fırsat bilerek Jungkook'u kucaklayarak evden çıkmıştı ancak Namjoon'un sesini duyunca öylece kucağında Jungkook ile kalmıştı. Ayrıca Jungkook düşündüğünden ağırdı.
"Gidiyor musunuz? "
Jimin kafasını olumlu anlamda salladı.
"Bekleyin. Sizi arabayla bırakayım. "
"Senin araban mı var hyung? "
"Jiyong hyung buraya arabası ile geldi. Anahtarları bende, hazır onlar sızmışken biraz deneme sürüşü yapalım. "
Namjoon göz kırparak Jimin'in önünden geçip garaja ilerlerken Jimin gülümsedi. Kucağındaki oğlanı daha sıkı tutarak arabaya ilerledi.
"O şerefsizin arabasını sikeceğim. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Follow me ✧ Yoonmin ✔
FanficBazen küçük bir kargaşanın sonucudur doğan aşk. İplerin ne zaman koptuğunu bilmezsin. Sadece ucunu bulana kadar devam edersin. Ama ucuna ulaşamadan, onunla ortada bağlanırsın. O zaman geldiğinde, gerçekler iki tarafı da acıtır. Ama buna rağmen devam...