6.BÖLÜM

15.3K 694 235
                                    

Multimedia - ÇAĞAN
Kafasını biraz inek yalamış gibi ama neyse;))))

Playlist - Grace / You dont own me ft. G-Eazy

Not - Çağan'ın dediği gibi gene kardeş oldular artık ayni evde kalmali olaylar bizi bekler ;)) Hepimize iyi okumalar :))
.....

Babam geldiğinde neredeyse sabah olmuş olmalıydı, cep telefonumu aldıkları için zaman kavramım bitmişti. Güneş girmeyen bu penceresiz parmaklıklarda tüm aklım fikrim sırtımı deldiğini hissettiğim bakışların sahibi üvey kardeşimdeydi. Onun yüzünü görmemek için arkamı dönüp oturduğum beton zeminde kıçım donmuş, belim ağrımıştı.

Bir polis memuru belindeki anahtarları şakırdatıp koştura koştura yanımıza gelince kurtuluyorum en sonunda dedim. Ama babamın yüzünü görünce ne kadar yanıldığımı anladım.

Burası karakoldan çok bir bankayı andırıyordu. Çağan ile beni camlı küçük bir odaya aldılar. Babam yanında kodaman olduğu belli olan bir adamla bizi bekliyordu. Öyle bir baktı ki, odadan hemen kaçıp parmaklıkların arasına geri dönmek istedim. Çağan ben yanındayım der gibi arkamdan dikilip kaçış yolumu tıkayınca başımı yere eğip olacakları bekledim.

Masanın arkasına oturmuş, müdür olduğu belli olan adam telefon ile konuşuyordu. Bir kaç derin nefes alamadan telefonu kapatıp babama döndü.

"Yavuz Bey durum anlaşılıyor ki oğlunuz 18 yaşının altında ama kızınız..."

Sözünü devam ettiremeden yanıma gelen Çağan konuşunca herkes ona baktı.

"Onun bir suçu yok! Onu oraya ben götürdüm. Bir şey yapmadı."

Ağzım açık kaldı. Dram yapmazsa olmazdı sanki.

Babam "Çağan!" diye ikaz etti. "Avukat olmak istiyorsan bunu üniversiteye başladığında düşünürüz. Bırak şimdi yasal temsilcimiz konuşsun."

Yanında duran kodaman adamı eliyle işaret edince avukatımız ağzını açıp içime biraz su serpti.
"Bakın sayın müdürüm, şikayet edilen bir durum yok. Yaralı tarafla uzlaşmaya varıldı. Toplum düzenini bozmaktan bu çocukları alıkoyuyorsanız, tek bir şahit yok. Gençler kendi aralarında zararsız bir toplantı yapmışlar diyebiliriz."

Müdür iç çekip bana baktı. " Hanım kızımız iyi yetişmiş terbiyeli birine benziyor. Yaşı küçük, sicilinde temiz. Bugünlük gitmesine izin verebiliriz"

Gidebilecek miydim? Kurtulmuş muydum?

Babam ve müdür el sıkıştıktan sonra babam bir hışım odadan çıkınca bina çıkışına kadar peşinden yürüdük. Önden gidip arabanın sürücü koltuğunda bizi bekledi. Çağan ile kalmıştım. Bu fırsattı ona bir laf sokmak için değerlendirdim.

"Orada ne diye beni savunuyorsun? Benim yerime hapise girsen sana temiz don fanila falan getiririm mi sandın!"

Yüzünün ne hale geldiğine bile bakmadan, özgürlük kokan temiz havayı içime çeke çeke arabaya gidip arka koltuğa oturdum. Çağan yanıma oturmak için bir hamle yapınca kapıyı çarpıp onu ön koltuğa yönlendirdim.

Babam ile Çağan'ı baş başa bırakıp arka koltukta yayılarak geçirdiğim yolculuk hem çok keyifli, hem çok rahatsız ediciydi. İsterdim ki orda babamla kavga etsinler. Ama ikiside ağzını açıp tek kelime etmedi.

Çağan'ın arada bir bana kaçamak bakışlar atmasıda ayrıca sinirimi bozdu. Tüm gece nezarethanede kalmıştım. Hayatımda hiç bu kadar çirkin göründüğümü sanmıyorum. Neyime bakıyordu ki?

İKİ ATEŞ ARASINDA (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin