Nihayet bir bölüm daha sizlerleee : )) Biraz gecikti farkındayım ama uzun ve dolu dolu bir bölüm yazdım (bana göre) :D Hem güleceğiniz hem hüzünleceğiniz bir şeyler çıktı ortaya. Keyifli okumalar dilerimmm. : ))
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hafta sonumun kıymetli son güncüğü annemin yoğun isteği, babamın 'özledim' demesi üzerine seyahat etmekle geçti. İzmit'e gelmeyeli biraz fazla zaman olmuştu. Annemin ve babamın bana olan düşkünlüğü dillere destandı. Arayı hep fazla uzatmamaya dikkat ederdim. Aslı Biçer artık otuz yaşında olsa da hala babasının prensesi, annesinin kuzusuydu.
Anıl Başar da 'pek sahte kocam' sıfatıyla benimle birlikte gelmek istedi. Sonuç olarak gece geç yatmamıza rağmen sabahın köründe düştük yollara. Tek gözüm ancak açılmıştı daha. Diğerini zorlamıyordum bile. Anıl'ın arabasıyla gidiyorduk nasılsa. O kullanacaktı ben uykunun zilyonuncu kollarında, horlamamaya dikkat ederek rahatsızca uyuyacaktım.
***
Minik sarı ördeğimin düşük mü düşük çenesi yüzünden uyku planlarım suya düşüvermişti. Ördek ördek olalı böyle soru sorma kabiliyeti görmemişti. Bir dakika susmuyor, asla susmayı aklının ucundan bile geçirmiyordu. Yan köşede araba kullanan babası dururken sorularının hedefi neden hep ben oluyordum? Biri bana bunu açıklasın. Uykum var. Uyumak istiyorum!
''Nereye gidiyoyuz Aslı?''dedi minik ördeğim düz bir sesle konuşmaya, bitmeyen sorularını sormaya devam ederek. Her zaman cıvıldayan, cadı ton yoktu. Farklılık gözle rahatça görülür cinstendi. Dün gece çok geç bir saatte yatmış olması Gaye'yi yorgun düşürmüş olmalıydı. Miniğim gözlerini bile tam açamıyordu. Öyleyse neden uyuyup ikimizi de uykusuzluk gibi kocaman bir dertten kurtarmıyordu?
''İzmit'e gidiyoruz bebeğim.''
''Çok uzak mı?''
''Çok değil. Biraz arabayla gideceğiz sadece.''
Gaye durdu. Önce bir daha konuşmayacağını düşündüm. Soruları bitti zannetmiştim. Ama eksik bir şeyler vardı. Sanki öğrenmek istediği sorduklarının çok dışında bir konuyu kapsıyordu da cesaret edemiyordu. Kuvvetli olan altıncı hissim bana aynen bunları söylüyordu.
En sonunda dayanamayıp minik ağzını açtı. Parlayan gözleriyle dikiz aynasından önce babasına baktı. Kaygılı olduğunu görebiliyordum. Nedenini merak ediyordum. Onu üzen bir şeyler olmalıydı. Gaye'yi ilk defa babasından çekinirken görüyordum. Bana döndüğünü fark ettiğimde arkama dönüp gülümsedim. Endişesi her neyse silip yok etmek amaçlı yapılan bir eylemdi bu. İşe yaradı da.
''Şimdi biz annaneye mi gidiyos Aslı? Dede de olcak mı?''
''Evet canım. Ailemi ziyaret etmeye gidiyoruz.''
Gaye'nin annemi ve babamı benimsemesi hoşuma gitmişti ama yolunda gitmeyen bazı durumlar vardı. Bu konu üzerinde neden bu kadar durmuştuk ki? Akşama döneceğimiz küçük bir aile ziyaretiydi bu.
