Aranan Anne Bulundu! | Tamamlandı

39. Bölüm

Herkese merhabaaa ve iyi geceler arkadaşlar!! Bu bölüm bence efsane oldu. Baştan uyarıyorum ben yazarken bolca zorlandım. Silip silip tekrar yazdım. Bazı yerleri beğenmedim tekrar tekrar denedim derken biraz gecikti ama ortaya çıkan sonuçtan şahsen memnunum. Lütfen yorum yapmayı ve oy vermeyi unutmayın. En çok yorumlarınızı merak ediyorummm... : ))

Facebook grubumuz: Nur Akyol - Düşler Diyarım 

İnstagram: nurakyol123 (En sevdiğim uygulama. İyi ki var şu instagram. : P )

Keyifli okumalar dilerimmm < 333

*-*-*-*-*-*-*-*-*

Gözlerimi örten ipek şala uzandı. Neler döndüğünü görmeye henüz hazır değildim ama merakım, heyecanımı gölgeler nitelikteydi. Başımı sığındığım sıcak alandan hiç istemesem de kaldırdım ve aramıza biraz mesafe koyarak durdum. Böylece görüş alanım da genişlemiş oldu. Anıl, başımın arka tarafındaki düğümü çözerken sessizce bekledim. Kalbim can çekişiyordu. Büyülü bir anın tam ortasındaydık. Sanki bir şey olacaktı. Kötü bir şey... Tüm büyü bozulacaktı. Kabuslar geri gelecekti. Rüyalar sadece rüya olarak kalmaya devam edecekti.

Şal gözlerimden kayıp aramızdaki bir adımlık boşluğa düştü. Rüzgar şimdi daha tatlı esiyordu. Yaprakların hışırdama sesleri daha canlı duyuluyordu. Önleri özenle toplanıp tutturulmuş saçlarımdan birkaç tutam firar etmiş, uçuşuyordu. Her şey güzeldi. Tek eksik gözlerimi hala açmamış olmamdı. Göreceklerim beni korkutuyor olabilirdi. Sabahtan beri yoldaşlarım tarafından önemli bir hazırlık sürecine tabi tutulmuştum. Hepsinin heyecanı gözlerinden okunuyordu. Bu heyecanın sebebi neydi? Deli gibi merak etsem de öğrenmekten korkuyordum.

Alnıma konan sıcak öpücük cesaretimi tetiklemişti. Önce sol gözümü açmıştım. Görüntü pek net değildi. Sağ tarafı da hafifçe yokladım. İlk karşılaştığım görüntü Anıl geri çekilmediği için beyaz gömleğinin yakaları olmuştu. Buradan gördüğüm kadarıyla şık bir takım elbise giymişti. Taktığı kırmızı kravat kıyafetim konusunda şüphelenmemi sağlamıştı. Anıl geri çekildiğinde bu yüzden gözlerim direkt üzerime kaymıştı. Aynı zamanda duyduğum yumuşak sesi bu günün tüm gizemini de açıklamıştı.

''Çok mutlu olduğun güzel bir gün... Bu gün olabilir mi Aslı?''

Gözlerimi uzun bir süre üzerimdeki kıyafetten ayıramamıştım. Yoldaşlarımın bana doğum günümde hediye ettiği kırmızı elbiseydi! Gözlerime inanamıyordum! Sabahtan beri benden gizlenen her şey bu yüzden miydi? Mutlu, özel ve güzel bir gün bu gün müydü? Bir iki kelime konuşacak gücü kendimde zor buldum.

''Çok mutlu olduğum güzel ve özel gün...'' Durdum. Kaşlarımı hafifçe çatarak düşünüyormuş gibi biraz bekledim. Yakışıklı yüzüne umutsuz bir ifade oturdu. İyi hazırlanmıştı. Belki de günlerin çabucak geçmesini ve bu güne gelmesini sabırsızlıkla beklemişti. Beyninden geçenleri okuyabiliyordum. Çekip gitmemden korkuyordu. Beğenmediğimi düşünüyordu. Derin bir nefes alıp gülümsedim. Tebessümüm yüzüne sanki ışık yansıttı, gözlerini aydınlattı.

''... bu gün sanırım.''diyerek cümlemi tamamladım. Az önce yüzüne yerleşen ciddi ifade bir anda kayboluverdi. Dudakları mutluluğunu tamamen gösterecek şekilde geriye gittiğinde bembeyaz dişlerinin neredeyse tümü göründü. Kalbim sıcacık oldu. Tatlı esintilerin ferahlattığı güzel bir yaz akşamında AŞK'tan başım dönmüştü.

Dikkatimi başka bir yöne vermek istediğimden, belki de utandığımdan, etrafı incelemeye başladım. Tahminlerim az çok doğru çıkmıştı. Deniz kenarındaydık. Manzarası efsane olan bir restoranın önündeydik. Muhtemelen bu güzel manzaranın en güzel göründüğü en köşede bulunan masamız bizi bekliyordu. Gül kokusu aldığımı söylemiştim. Gül yaprakları her yerdeydi. Bastığım halının neredeyse tamamı çiçeklerle kaplıydı. Spot ışıkların aydınlattığı halıda oldukça zarif ve romantik bir ortam yaratılmıştı. Her şey kırmızıydı. Elbisemle bu kadar kırmızının içinde kaybolabilirdim. Bu düşünce beni gülümsetmişti. Heyecandan dilim damağım kurumuştu. Başta hiçbir şey söyleyememiştim. Sırıtmak yeterli değildi. bunu biliyordum ama elimden daha fazlası da gelmiyordu. Anıl Başar şu her zamanki otuz iki diş, ışıltılı tebessümüyle yüzüme ezberlercesine bakarken beynim yanıyordu. Yeni tıraş olduğu belli olan teni aydınlık yüz hatlarını tamamen ortaya çıkarmıştı. Yukarı doğru taranmış kısa saçları özenle şekillendirilmişti. Görüntüsüyle aklımı başımdan alıyordu.