EK BÖLÜM 3

12K 934 76
                                    

YENİ BÖLÜM SİZLERLE... BİRAZ ERKEN AMA BÖLÜMÜ HEMEN ŞİMDİ YAYINLAMAK İSTEDİM NEDENSE. TÜM ANNELERİN ANNELER GÜNÜ KUTLU OLSUN ŞİMDİDEN. : ) ASLI VE GAYE DUYGUSAL ANLAR YAŞADI BİRAZ BENDEN SÖYLEMESİ. BEĞENİRSİNİZ İNŞALLAH...

Beni instagram hesabımdan takip etmeyi unutmayın. <3

kullanıcı adım: nurakyol123

Keyifli okumalar dilerim...


14 Mayıs Pazar... Anneler günü. Annelik duygusunu tadarak geçirdiğim ilk anneler günü.

Geri sarıyorum! Sabah sabah Aslı bunları düşünerek uyanmadı tabii. Hafta sonlarının ve özellikle Pazar günlerinin erken kalkma, zorla uyandırılma klasiği başıma gelmeden, oğluşum uyanmadan uykunun keyfini çıkarıyordum. Bu günün tarihiymiş, özeliymiş, anlamıymış açıkçası umurumda değildi. İstediğim tek şey öğlene kadar başımı yastıktan kaldırmadığım bir gündü. İşin garip tarafı öyle de olmuştu. İlginçti ama her on beş dakikada bir uyanıp mızırdanan oğlum bu gün son derece sessizdi. Bu da yetmezmiş gibi pek sevgili eşim bir kez olsun seslenmemiş, minik sarı ördeğim ''Aslı uyan'' dememişti. Ailemde genetik ayrıca kronik hastalık erkenden uyanmak ve uyuyanları da uyutmamaktı. Üç kişinin de huyları aynıydı. Hadi minik sarı ördeğimi bir parça anlayabiliyordum da, Efe'ye ne oluyordu? Babasına bu kadar çok benzemek zorunda mıydı? Annesi gibi uykucu olsa daha iyi anlaşabilirdik.

Neyse efendim baktım kimseden ses çıkmıyor. Yatakta yat yat canım sıkıldı. Bende aranıyorum işte. Yat, uyu yani. Niye kaşınırsın ki? İşte Aslı böyleydi. Rahat batardı ona.

Önce kolumu sol tarafa doğru uzattım. Yatak bir boştu sanki. Hissetmiştim ama doğrulamak için hareket etmem gerekiyordu. Sonuç olarak hislerimde haklıydım. Anıl uyanmış olmalıydı. Beni neden kaldırmamıştı?

Yatakta doğrulup oğlumun beşiğine baktığımda oranın da boş olduğunu gördüm. Evde derin bir sessizlik vardı. Bu sessizlik kulağa hiç hayırlı gelmiyordu. Bakın, hemen paranoyaklaştım. Huylu huyundan vazgeçmiyor işte.

Pijamalarımı değiştirme gereksinimi duymadan yataktan kalktım. Odadan çıktığımda ürkütücü sessizlik devam ediyordu. Yüzümü yıkadım. Baktım hala tık yok! İşkillendim. Bizimkileri aramaya başladım.

Gaye'min odasına baktım ilk. Orada olmalarını umarken yine boşluk karşılamıştı beni. Mutfağa doğru ilerledim daha sonra. Belki kahvaltı hazırlıyorlardı. Olabilirdi yani. Neden olmasındı? Anıl canı istediği zaman son derece hamarat olabiliyordu.

Mutfağı da dün bıraktığım gibi bulunca kaygılanmaya başladım. Ellerim terliyor, başıma hafiften ağrılar girmeye başlıyordu. Kızmaya başlıyordum ama. Neredeydi bunlar?

Elimdeki telefonu sinirle sıktığımda aklıma nihayet Anıl'ı aramak gelmişti. Böyle bir şeyi neden yapmıştı? Hesabını verecekti. Çocukları alıp kaçmak da neyin nesiydi? Hem Efe daha küçücüktü. Evladım yaşadığı aylar boyunca hiç annesinden ayrılmamıştı. Minik sarı ördeğim desen şimdiden özlemiştim. Bir Pazar gününün evimde bu kadar sakin geçmesini garipsemiştim. Dokunsan ağlayacak duruma geldiğimde Anıl'a daha çok sinirlenmiştim. Hayır, yani normalde böyle şeyler yapmazdı. Benden habersiz hareket etmek huyu değildi. Kim girmişti aklına? Kız kurusu yoldaşlarım dışında aklıma başka kimsenin gelmemesi de garipti. Ama niye yani! Aslı evde bir başına kalınca ne olacaktı!

Sağ bacağım düzensiz, süratli hareketlerle inip kalkarken, dişlerimle dudaklarıma işkenceler yaparken Anıl'ı aradım. Hele bir açsın gösterecektim ona gününü!

Aranan Anne Bulundu! | TamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin