"Calum..." Yumuşak sesi beni pek de derin olmayan uykumdan uyandırmıştı.
Fakat gözlerimi açmama neden olan şey sesi değil, yüzüme vuran güneş ışığı olmuştu.
"Uyan artık. Joy kahvaltı için aşağıya çağırıyor."
"Perdeleri çeker misin?" diyerek çıplak sırtımı ona döndüğümde derin bir nefes aldığını duymuştum.
"Çekemem. Odan ışık alsın biraz. Ayrıca bil diye söylüyorum güneş ışığı içinde D vitamini barındırıyor."
"Siktiğimin D vitaminine ihtiyacım yok, Hailey. Perdeyi çek."
"Hey!" Yere eğildiğini ve yere saçılmış olan kıyafetlerimi topladığını göz ucuyla görmüştüm. "Ciddiyim! Kalk artık."
"Uykum var."
Yanıma yaklaştığını hissettiğimde göz kapaklarımı yavaşça araladım.
"Bugün dışarı çıkıp birlikte bir şeyler yapalım mı? Lütfen, Calum. Bütün gün evde çok sıkılıyorum ve babam sensiz bir yere çıkmama izin vermiyor. Dün Amber'la buluşmak içi-"
Susması için hızla kolundan tutup kendime çektiğimde dengesini sağlayamadan yatağa
düştü.Şaşkınlıkla açılmış gözleriyle bana bakarken onu hızla altıma aldım.
"Sus artık. Tanrım! Nasıl bu kadar çok konuşabiliyorsun?"
Öylece yüzüme bakarken hala transtan çıkamamış gibiydi.
"B-Biri gelebilir."
Umursamaz bir edayla omuz silkip uykulu gözlerimle yüzüne baktım.
"Dün gece neredeydin?" diye birden sorduğunda yüzünde gerçekten meraklı bir ifade belirdi.
"Bir arkadaşımda kaldım." diye mırıldandım.
"Hey, boynuna ne oldu?" Baş parmağını boynuma bastırdığında hissettiğim hafif sızıyla yavaşça yutkundum. Siktir!
Gözlerindeki parlaklık birden söndü ve yüzünde çözemediğim bir ifade belirdi.
"Oh," diye mırıldandı parmağını geri çekerken. "Üzgünüm. Ben bazen gerçekten fazla konuşabiliyorum. Ben üzgünüm. Artık gitsem iyi olacak. Aşağıda görüşürüz."
Hızla yataktan kalkıp aynı hızla odadan çıktığında derin bir nefes eşliğinde yüzümü yastığa gömdüm.
Hay sikeyim!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vapor 2 || HOOD
FanfictionSana aşık olmak, bu hayatta yaptığım en büyük aptallıklardan biriydi.