17

5.3K 288 14
                                    

Annemin genel raporlarını almak için sabah adresini verdiği hastaneye giderken arabanın içi oldukça sessizdi.

Yanımdaki bedenin varlığı içimi ısıtsa da, son günlerde bana karşı olan tavırlarından dolayı kendimi rahatsız hissediyordum.

Son üç günde yüzüme en fazla dört ya da beş kez bakmış olduğu gerçeği bütün sinirlerimi altüst ediyordu.

O günkü küçük tartışmamızdan beri bu böyleydi.

Resmen ben yokmuşum gibi davranıyor ve gerekli olmadığı sürece benimle konuşmuyordu.

Bana kızgın olduğunu biliyordum ve nedenini de az çok tahmin edebiliyordum.

Beni diğer kadınlardan kıskandığını daha açık bir şekilde belli edemezdi.

Ama ona karşı olan açlığımı başka kadınlarınlarla bastırmak benim suçum değildi.

Hala temiz ve saf olduğunu biliyordum ve ona zarar vermek istemiyordum.  

"Benimle hiç konuşmayacak mısın?"

Kafasını benim olduğum tarafa çevirip yüzüme baktığında bedenimden küçük bir titreme dalgası geçti.

Umursamaz bir edayla omuz silkti.

"Konuşuyorum."

"Artık bana karşı bir şeyler hissetmediğini söylemiştin." diye mırıldandığımda bakışlarını yüzümden kaçırdı.

"Tam olarak öyle dememiştim, sen öyle anlamışsın."

Yüzümde beliren sırıtışı görmemesi için alt dudağımı sertçe ısırdım.

"Yani bana karşı bir şeyler hissediyorsun?"

"Ben öyle bir şey söylemedim."

"Evet haklısın," Yüzümde istemdışı bir sırıtış belirdiğinde derin bir nefes aldığını duydum. "Ben öyle anladım sadece."

Vapor 2 || HOODHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin