"Aptal!" diye homurdandığında sesi kırık çıkmıştı.
Elindeki sargı beziyle elimi sararken oldukça sinirli görünüyordu.
Bana ettiği hakareti göz ardı ederek elimle çenesinden tuttuğumda hızla kafasını kaldırarak yüzüme baktı.
"Neden ağlıyorsun?" diye sordum baş parmağımı çene çizgisi boyunca dolaştırırken.
Yüzünü tekrar eğdi.
İşine devam ederken ara sıra burnunu çekmesi ve gözünden akan yaşları silmesi sinirlerime dokunuyordu.
Onu ağlarken görmek canımı acıtıyordu.
"Ona senden uzak durmasını söylemiştim." diye mırıldandığımda tekrar kafasını kaldırdı.
"Onunla dans etmeyecektim zaten!"
"Bunu o anda bilemezdim." diyerek savunmaya geçtiğimde kafasını hızla iki yana doğru salladı.
Bedenim sinirle titrediğinde elimi hızla elinden kurtardım.
Hızla ayağa kalktığımda arkamdan derin bir nefes aldığını duymuştum.
Bunu neden bu kadar büyüttüğünü anlamıyordum.
Bu ilk kavgam değildi, muhtemelen son da olmayacaktı.
Kapıya doğru ilerlediğim sırada yavaşça ayağa kalktığını göz ucuyla görmüştüm.
"Calum." diye mırıldandı kısık çıkan sesiyle.
Durdum.
Durdum ama yüzümü ona dönecek kadar cesaretli değildim.
Her ne söyleyecekse bir an önce söylemesini bekledim.
Arkamdan yaklaştığını hissettiğimde sakin kalmaya çalıştım.
"Bunu duymak ne kadar hoşuna gidecek bilmiyorum ama," Derin bir nefes alarak devam etti. "Senin olduğun yerde Ashton ya da bir başkasının varlığı pek umrumda olmuyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vapor 2 || HOOD
FanfictionSana aşık olmak, bu hayatta yaptığım en büyük aptallıklardan biriydi.