Vapor 2 || HOOD

42

"Tanrım!" diye mırıldandı kollarımın arasından çıkarken. "Senden nefret ettiğimi söylemiş miydim?"

Benden birkaç adım uzaklaştığında aramızdaki mesafeyi hızla kapattım ve onu kollarımın arasına alarak sıkıca sarıldım.

Kokusu her zamanki gibi başımı döndürmüştü.

Burnumu yumuşak tenine sürtüp boynuna küçük bir öpücük bıraktığımda bana karşılık vermedi.

Öylece durmaya devam etti.

Ellerimi beline koyup onu hızla kaldırdıktan sonra arkasındaki tezgaha oturttum.

Yüzündeki suçlayıcı ifadeyle gözlerimin içine bakarken sanki kendiyle çelişiyor gibiydi.

Beni kıskanması ve bu şekilde sahiplenmesi hiç olmadığı kadar iyi hissettiriyordu.

"Onu uzun zamandır görmüyorum." diye mırıldandım bacaklarının arasına girerken.

Ellerimle yanaklarını kavradığımda gözlerini kapattı.

Daha fazla dayanamayacağımı anladığımda eğilip dudaklarımızı birleştirdim.

Onu sertçe öptüğümde öpüşüme anında ama daha sert bir şekilde karşılık verdi.

Öfkeli olduğunu biliyordum ve bunda kesinlikle haklıydı.

"Hiç uslu durmuyorsun." diye mırıldandı bacaklarını belimin etrafına dolarken. "İlk bulduğun fırsatta yatağına başka kadınları alıyorsun. Tam bir erkek fahişesisin!"

Duyduğum kelime içimde kahkaha atma isteği uyandırmıştı.

Fakat bunu ona belli etmeden hafifçe geri çekildim.

"Ne dedin sen?" diye sordum kaşlarım hafifçe çatılırken.

Gözlerimin içine bakarken cesaretinin kaybolduğunu görebiliyordum.

"Erkek fahişesi dedim." diye mırıldandı ama sesi o kadar kısık çıkmıştı ki konuştuğunu sadece hareket eden dudaklarından anlamıştım.

Gözlerimin içine bakmaya devam ederken eğilip onu tekrar öptüm. 

Bir elini enseme koyup beni kendine çektiğinde kendimi ona bastırarak beni tam olarak hissetmesini sağladım.

"İşte bu yüzden." diye mırıldandığımda titrek bir nefes aldı. "Tam olarak bu yüzden."