40. BÖLÜM
25 Haziran 2014
20.25
İSTANBUL / TARABYA
Salonda Cemal bir ileri bir geri yürüyordu. Nergis koltukta oturmuş ona bakıyordu.
" ne olur otur artık"
" hem var olacağımı bilmek hem de sanki yok olacakmışım gibi hissetmek beni deli ediyor Nergis"
" hadi gel yukarı çıkalım"
Cemal durdu. Nergis kalkıp merdivenlerden yukarı çıkmaya başladı. Cemal de arkasından geliyordu. O sırada Cemal'in telefonu çaldı.
" kim o Cemal"
Cemal arayan numarayı tanıdı.
" sen çık tatlım ben iki dakika içinde geliyorum"
" Cemal !"
" iki dakika lütfen"
Nergis yukarı çıktı. Telefon arka arkaya çalıyordu. Cemal açtı.
" efendim Yasemin"
20.25
İSTANBUL / YOLDA- TARABYA
" Neredesin Cemal"
" ben Nergis ile beraberim"
Yasemin kızmıştı.
" ne demek Nergis ile beraberim, konuşmuştuk bu konuyu"
" üzgünüm Yasemin, bir cemal yaşamalı ve nasılsa olabilecek gerçeklikte Nergis ile beraber değilim... Bu şekilde yok olmayı seçiyorum"
" saçmala Cemal"
" kapatıyorum Yasemin"
" sakın Cemal... Sakın kapatma"
" sana iyi şanslar"
" Cemaaaaal"
Ve Cemal telefonu kapattı.
20.25
İSTANBUL / TARABYA
Cemal de yatak odasına geldiğinde, Nergis'i durdurdu. Nergis Cemal'e döndü. Nergis'e sarıldığında her ikisinin de aklında son sarılmaları olabileceği geçiyordu. Nergis'in telefonu çaldı.
" Cemal arıyor" dedi heyecanla. Telefonu açtı.
"efendim... Geldi mi Atamer... Evet yanımda... Tamam, yatak odasındayız, video da görebileceğimiz yere koyacağız... Umarım inşallah her şey yolunda gider... Tamam Cemal"
Cemal komedinin üstündeki DVD'inin yanına yazılı kâğıdı koydu.
" hadi gel yatağa uzanalım"
Her ikisi de birbirlerine dönük yan yatarak uzandılar yatağa. Gözleri birbirlerine kenetlenmişti. El ele tutuştular. Nergis'in burnundan hafif bir kan geldi.
" Nergis iyi misin" sorusunu cevaplayamadı Nergis. Göz bebekleri kımıldamıyordu. Cemal yataktan doğrulmak istedi ama kalkamadı. Konuşmak istedi konuşamıyordu. Vücuduna sanki elektrik veriyorlardı. Önce titremeye Nergis başladı ve ardından Cemal. Cemal'in ve Nergis'in burnundan kan geliyordu
25 Haziran 2014
23.25
İSTANBUL / SAMATYA İSTANBUL HASTANESİ
Cemal acile Atamer'i bıraktıktan sonra hastaneden çıkıp, arabasına bindi. Çalıştırdığında Murat sordu.
" bıraktın mı orada adamı"
Cemal hiç cevap vermedi. Bir an önce uzaklaşmak istiyordu. Bir yandan da Murat'ın sorularını nasıl cevaplayacağını düşünüyordu.
" Cemal bana olanları anlatacak mısın? Tabi düzgün şekilde"
" Murat eve gidelim söz anlatacağım"
Cemal'in zaman kazanması gerekiyordu. Yol boyunca nasıl bir açıklama yapacağını düşündü. Murat ile Cemal eve girdiklerinde Murat sabırsızca Cemal'in söyleyeceklerini bekliyordu. Cemal kendini koltuğa attı.
" ne yorucu bir geceydi"
" anlatacak mısın"?
" içecek bir şeylerin var mı"?
" yok Cemal. Bak başım zaten zonkluyor"
" sen iyi misin"?
" bilmiyorum. Sanki rüyada gibiyim... Konuya dönebilir miyiz"?
Cemal köşeye sıkışmıştı.
" sana gerçeği anlatacağım. Sana sormadan bir meslektaşımızı çağırdım."
" bu konudaki hassasiyetimi biliyorsun Cemal"
" evet biliyorum. Sen içeri geçtiğinde odandan ses duydum. Sana bakmaya geldiğimde heykeli tutmuş baygın yatıyordun. O esnada kapı çaldı. "
" kim bu adam"
" Atamer, Atamer Deniz. Amerika'da üniversitede dekan."
" bu yaşta"
" Evet. Tanrıya şükür ki gelmişti. Yanına geldik. Seni yerden kaldırmak için hamle yaptık. Atamer heykeli elinden alacaktı ki birden elektrik çarpmışçasına titremeye başladı. Odaya taşırken de sen geldin. Olay bu. Sen gerçekten de bir şey hatırlamıyor musun"?
" bu anlattıkların ilginç."
Cemal ayağa kalktı.
" Murat bu heykelde bir şeyler var. Tamam, başta sana inanmıyordum ama bu gördüklerimden sonra bu heykeli yok etmen gerektiğini anladım"
Murat masasına gidip bir şeylere bakıyor kendi kendine söyleniyordu.
" Manyetik bir alan. Acaba tepkimeye ne sebep oldu"
" Murat sen söylediklerimi duyuyor musun? Bu akşam birisi ölebilirdi. Tanrı şahit şu an ne durumda kim bilir"
Murat Cema'le arkası dönük
" çok geç oldu. Sen doğru olanı yaptın. Yarın durumuna bakarız. Benim çalışmam lazım. "
Cemal durumu kurtardığının rahatlığı olsa da Murat'ın vazgeçmeyeceğini bilmek onu rahatsız ediyordu.
" ne halin varsa gör. Ben gidiyorum"
Cemal kapıya doğru gitti. Durup Murat'a baktı. Murat kendini kaybetmişçesine masasında çalışıyordu. Kapıyı çekip çıktı. Cemal'in aklında Nergis vardı. Acaba nasıl bir sapma gerçekleşmişti. Nergisi aradı. Telefon çalıyor ama açan yoktu. Sonra telefon açıldı.
" alo Nergis... Benim Cemal... Nasıl hangi Cemal... Nergis orada mı? Her şey yolunda mı? Geliyorum bekle"
Bir an önce Nergis'e gitmek istiyordu Cemal.
Konağın önüne geldiğinde ışıkların yandığını gördü. Koşar adımlarla bahçeye girip kapıya geldi ve çaldı. İkinci çalışında kapıyı Nergis açtı.
" Nergis iyi misin sen, yüzün bembeyaz"
" kimsin sen?"
" Nergis Cemal ben, tanımadın mı"?
" eğer sen Cemal isen içerideki adam kim o zaman"
Cemal içeriye girdi.
" yooo olamaz... Bu nasıl olabilir"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
25 ( BAŞLANGIÇ )
Ficção CientíficaHER SON BİR BAŞLANGIÇTIR BELKİ 7 BELKİ 2 BELKİ 5 NE OLACAĞINLA ALAKALI DEĞİL NE OLDUĞUNU BİL ARTIK 25 SENSİN