Bölüm Şarkıları (Ben yazarken bunları dinledim isterseniz dinleyebilirsiniz) ;
-Kenan Doğulu - Baş Harfi Ben (Multimedya'da)
-Yalın - Yeniden
-Güliz Ayla - Olmazsan Olmaz
-Gü Ayla - İlk Öpücük Benden Olsun
-Model - Mey
-27 & Birol Namoğlu (GRİPİN) - Muhtemelen Aşk
Su yüzeyine çıktım hızla. Zayn yattığı yerden bana bakıp kahkahalar atıyordu. Ben ise somurtarak ona bakıyordum. Hava soğuktu, su ise buz gibiydi. Aklını siktiğim. Hangi zeki insan sevdiği kişiyi soğuk havada buz gibi suya atardı ki? Biz ne zaman normal olacaktık?
Gülerken kendinden geçmişti ve bende bundan yararlanıp elinden tuttuğum gibi suya çekmiştim. Havuzun zeminine gömülürken kahkaha atma sırası bendeydi. Suyun yüzeyine çıktı önce suratındaki suları elleriyle itti. Daha sonra kahkahalar atmaktan gözleri yaşaran bana baktı. Gözleri kısıldı. Ensemden tutup suyun dibine soktuğunda bunu beklemediğimi fark ettim. Çırpınarak kurtulmaya çalışıyordum ama nafile. Bir süre sonra beni bırakınca sinirle yere bastım ve yukarı çıktım. Şu anda o kahkaha atıyordu.
Sinirden kudurduğum için üzerine atladım ve o altta ben üstte olmak üzere suya battık. Suyun dibine çökerken saçlarını çekiyordum. O ise ellerimden kurtulmaya çalışıyordu. Bir an bileklerimden tutup ellerimi durdurdu ve dudağıma yapıştı.
Ellerimi tutan elleri gevşeyince ellerim otomatikmen ensesine gitti. Saçlarıyla oynamaya başlamadan önce öpüşüne karşılık vermiştim. Elleri belime gidip sıkıca birbirine dolandı. Nefessiz kaldığımız için beni de kendisiyle birlikte yukarı çıkarttı. Yüzeye çıktığımızda nefes almak için bir süre ayrıldık. Gözlerine baktığımda duygularının hepsini görebiliyordum. Zayn duygularını çok nadir belli ederdi. Onu gerçekten tanısam bile ne düşündüğünü, ne hissettiğini çok uzun bir süredir anlamıyordum. Elim istemsizce yanağına gitti. Yeni çıkmaya başlamış sakallarına gelen ellerim ile gülümsedi. Baş parmağımla elmacık kemiğini okşarken bende gülümsüyordum.
"Buradan çıkıp gidelim, hafta sonu geldi. 2 Gün bir tatil yapalım" Cevap vermeme fırsat bile vermeden elimden tuttuğu gibi havuzun merdivenine yöneldi. Dikkatim dağıldığı için beni kolaylıkla sürükleyebiliyordu. Hoş, dikkatim yerinde olsa bile umurumda olmazdı sürüklemesi. Bu tatile benimde ihtiyacım vardı. Her ne kadar bende sert olsam da Zayn'in bu katı haline karşı koyamıyordum. Sinirli olduğunda hiç bir zaman önüne geçememiştim. Siz hikayemizin ağır tarafının ben olduğumu düşünüyorsunuz fakat emin olun aramızdaki en ağır, en sert ve en söz geçireni Zayn. Bu gerçek sinirimi bozsa da, beni başka türlü etkileyemezdi. Merdivenlerden yukarı el ele çıkarken arkamızdaki giriş kapısı açıldı. Annem ve Bob içeri girdiler. Önce bize ve sonra birbirine kenetlenmiş olan ellerimize baktılar.
"Hani siz barışmamıştınız çocuklar?" Dedi annem imalı imalı. Gözlerini kısmış, kollarını birbirine dolamış, tek ayağının üzerinde duruyordu. Diğer ayağını ise yere vuruyordu belirli süre aralıklarıyla. Zayn'den yardım ister gibi baktım ama o benim bu çaresiz halimden oldukça zevk almıştı ve gülüyordu.
Oflayarak anneme geri dönüş yaptım. Bob'da gülüyordu bu halime ama eliyle ağzını kapatıyordu, gizlemeye çalışıyordu en azından. Bide benim öküze bak! "Annecim daha tam barışmadık" Dedim artık bu konuyu kapatmasını belli eden bir ses tonuyla ama annemde bu halimden oldukça zevk almıştı. "Tam barışmadınız mı? Bence tam olarak barışmışsınız da, evlendirme dairesine gidiyor gibisiniz" Zayn, annemin bu söylediğine kahkaha atarken dudağımı kemirmeye başlamıştım. Genelde bu olurdu. Sinirlenince dudağımın içinden daha önce yara varsa onu kemirirdim yada ısırarak yeni bir yara oluştururdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çete 2 || Küllerinden Doğuş
FanficLondra'dan çok uzun bir zaman uzaklaşmış bir genç kız. Bir zamanlar şehir efsanesi olan bu genç kızı, en sevdiği şehirden ne uzaklaştırır? Aklınıza direk bu soru geldiyse eğer dostlarım, üzgünüm doğru soru bu değildi. Bir zamanlar şehir efsanesi ola...