Çete 2 || Küllerinden Doğuş

Bölüm 41

Multimedia'da ki şarkı ile okuyun, Demi Lovato-Skyscraper

Miranda ve Allison içlerindeki keskin kurşun ile baş etmeye çalışırken zorlukla nefes alıyorlardı. Silah seslerini duyuyor, yanlarından koşarak geçen insanları görüyor fakat bir tepki veremiyorlardı. Harry ve Zayn onların yanına gidip kucaklarına aldılar. Miranda'nın gözleri acıya daha fazla dayanamayıp kapanmıştı. Harry'nin gözyaşları yanaklarından akarken "Dayan" Diye fısıldıyordu.

Allison son gücüyle elini kaldırıp oldukça gergin gözüken sevgilisinin yanağını okşadı. "Zayn" Diye fısıldadı fakat  yüzüne bile bakmadı Zayn. "Sus Allison" Söyleyeceklerini duymak istemiyordu. Vedaları sevmezdi ve bu onların sonu olamazdı. Harry ve Zayn kendi arabalarına geçip, sevgililerini yan koltuklarına bıraktılar. Çete'nin adamları Prison'un adamlarına saldırırken Alexia gücünü kullanmasının zamanı geldiğini fark etti. Gözlerini kapatıp odaklanmaya çalıştı. Tina ve Tyler içeriye kaçmış, olayları yukarıdan izlemeye başlamışlardı.

Prison çetesinin adamları ellerindeki silahların yukarı yükseldiğini görünce şaşkınca etraflarına bakınmaya başladılar. Alexia kaşlarını çatmıştı çünkü zorlanıyordu. O kadar çok insan ve o kadar çok silah vardı ki, hangisinin elinden alacağını çok zor kestiriyordu. Silah sesleri devam ederken, Alexia gözlerini açıp etrafa bakındı. Prison'un adamları teker teker yere seriliyordu.

Miranda'yı tutan adam kaçmaya çalıştığında Stephen peşinden gitti. Harry onu sağlam istiyordu bu nedenle silahını kullanamıyordu. Çete'nin adamları dışarıdakilerden nefes alan bırakmayana kadar devam ettiler. Son olarak içeri girmişlerdi. Alexia'da bu sırada Liam'ın yanına gidip kendisini güvene almıştı. Tyler ve Tina adamların eline geçirilip arabalara bindirildi. Her şey bitmişti. Şimdi tek dertleri, Allison ve Miranda'ydı.

Hastaneye getirilen, kana bulanmış iki beden sedyelere yatırıldı. "Allison Fleck, 27 yaşında. Boynundaki şah damarın 2 santim kenarından vurulmuş. Kurşun içeride. Bilinci açık değil" Diye rapor vermişti hemşire yanındaki doktora. Zayn, sevgilisinin elini bırakmıyor ona güç vermeye çalışıyordu. Koruyamamıştı bu sefer onu. Zarar gelmişti bu güçlü bedene.

"Acilen ameliyathaneyi hazırlayın! Çok kan kaybetmiş! 0Rh negatif kan bulunsun!" Hemşireler etrafta dağılırken sedye, ameliyathaneye girdi. Zayn kapıda kalmış, kapı kapanana kadar sevgilisine bakmıştı. Onu kaybetmek... Düşüncesi bile kendisini delirtirken bu gerçekle yüz yüzeydi. Allison herkesin hayatına renk katan birisiydi. Karanlıkta olan Zayn'i, çekip çıkartıyordu oradan. Tek bir gülümsemesi bile Zayn'i mutlu ederken, onun gitmesini kendisine yediremezdi. Kabullenemezdi.

Hastanenin soğuk duvarına sırtını yaslayıp yavaşça yere çöktü. Boş bir şekilde ameliyathaneye giren hemşirelere bakmaktan başka bir şey yapamıyordu.

Miranda'da aynı ameliyathaneye girdiğinde, Zayn'in karşısına Harry oturmuştu. İkisi de yıkılmış durumdalardı. Liam, Louis, Alexia ve Niall hastaneye girip resepsiyondan kızların nerede olduklarını öğrendiler. Koşarak ameliyathane koridoruna girdiler. Yerde oturan Zayn ve Harry'i görünce hızları artmıştı. Louis, Harry'nin yanına, Niall Zayn'in yanına oturmuştu. Onlara soru soruyorlardı fakat cevap alamıyorlardı. Alexia, Liam ile birlikte biraz ilerideki deri sandalyelere oturup onların çıkmasını beklemeye başladılar.

-Zayn'in Anlatımı-

Ağlamamak için kendimi sıkıyordum fakat o içerideyken... Bunun mümkünlüğü zorlaşıyordu. Oradan çıkmadığı her saniye benim için kötüydü. Çok kötüydü. 1 saattir içerideydi. "Allison!" Başımı çevirip ağlayarak buraya gelen Amanda'ya baktım. Liam ayağa kalkıp yanına gitmiş, onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Başımı çevirip yere bakmaya devam ettim.