Bölüm 6

791 63 4
                                    

Arabayı park edip Tad'in mezarının olduğu yere doğru yürümeye başladım. Mezara yaklaştıkça yanındaki silüet dahada belirginleşiyordu. Önümdeki mezarı geçip dahada hızlandım. Sürtüğün yanına geldiğimde ise elimi kaldırıp suratına yumruk atmak istedim fakat sol eliyle bileğimi kavradı. Ağzından çıkan 'cık cık' sesleri sinirimi bozmuştu. 

"Ooo Belalı gelmiş. Cidden kardeşimin evini izletmediğimi mi düşündün? Hadi ama ikiiz burada kavga mı edeceğiz? Hemde babanın yanında? Sana hiç yakıştıramadım doğrusu. Ayıp ayıp" 

"Ben senin suratına bir geçiricem şimdi sana çok yakışacak" Kahkahası dahada sinirimi bozuyordu.

"Yok ya öldüreceğim ben seni!" Dizimi kaldırıp karnına tekme atmamı beklemiyordu. İki büklüm oldu. Fakat saniyeler sonra kendisini toparlayıp bacağıma çelme taktı ve yere düştüm. Üzerime oturup suratıma yumruk atmaya kalktı fakat az önce bana yaptığını yapıp bileğini tuttum. Boşta kalan sağ elini de dengesizce bana savurdu. Onuda tutup koluna dişlerimi geçirdim. Acı içinde çığlık atarken onu yana savurup ben üzerine çıktım. Saçından tutup kafasını yandaki mezarın taşına geçirdim. Büyük bir ihtimalle kanamaya başlamıştı. 

"Bana bak benim çakmam, hiç bir zaman bir Belalı olamayacağını kafana sok. Sen 2 yıllıksın kızım. Ben ise ömrümü verdim bu işe. Seni burada öldürebilirim fakat hiç zevki kalmaz. İşkence yöntemlerimi ezberlediğine hatta ve hatta kullanmaya çalıştığına eminim. Ama aramızda sadece fiziksel fark yok. Ben bir bakışta anlarım kimin ne mal olduğunu. Sende hala vicdan kırıntıları var. Sen tam olarak bir katil değilsin ve hiç bir zamanda olamayacaksın. Bunu o küçük beynine soksan çok iyi edersin" Dedikten sonra kalkıp yürümeye başladım. 

"Zayn'e selam söyle, o geceyi hala unutamıyorum bende" Adımlarım onun ismini duyduktan sonra yavaşlamıştı. Yerimde durdum. Beni ince yerimden vurmaya çalıştığı bariz bir şekilde ortadaydı. 

"Daha çok beklersin ufaklık. Beni bu konuyla incitemezsin, çalış da gel" 

**************************

"Yani kız Zayn'i tanıyor öyle mi?" 

"Bilmiyorum, hepimizi tanıması çok doğal. Eh Zayn ile benim bir ilişkim olduğunu da biliyor. Ama kanıtı olmayan bir şeyin lafını yapacak kadar salak bir kız değil. Sadece beni yaralamak için boş bir laf attığını zannetmiyorum kıvırcık. Bunun altında farklı bir şey var gibi" 

"Zayn ile konuşacağım bu mevzuyu başka türlü öğrenemeyiz" Kahvemden yudumlarken kafamı yana eğdim. 

"Sen bilirsin" Oda bir şey söylemedi . Kahvesini içmeye devam etti. Oturduğumuz kafedeki salaş ortam açıkçası hoşuma gitmişti. İnsan burada kendisini tüm olumsuzluklardan uzakta özgür hissediyordu. Kafenin kapısı çok klasikti. Fakat o tahta kapıdan çıktığımızda kendimi yine soruların içerisinde bulacaktım. Julia'nın amacı neydi hala anlamamıştım. Yerime geçmeye çalışması herkesin istediği bir şeydi. Fakat bu işin içinde daha farklı, daha derin bir nefret vardı. 

"Allison?" Düşünceler içerisinden çıkıp Harry'e döndüm. 

"Dalmışım, noldu?"

"Kalkalım artık, eve gidip bu mevzuyu konuşalım çocuklarla. Ben haber verdim hepsi eve geçiyor" 

"Pekala" Harry hesabı ödeyip geldikten sonra kalkıp arabasına geçtik. Çok fazla trafik olmadığı için yarım saatte eve gitmiştik. Biz geldiğimizde Lilly, Luke ve Niall evdeydi. Salona geçip Luke'un yanına oturdum. Kolunu omzuma atıp beni kendisine çekti. Başımı omzuna koyup Lilly'e baktım. Gülümsemesine karşılık gülümsemeyle karşılık vermiştim. Onlarda beni bu yönümle ilk defa görüyorlardı. Zayn içeri girdiğinde gözü ilk olarak bana ve Luke'a takılmıştı. Daha sonradan kafasını çevirip tekli koltuğa oturdu ve Harry'e döndü. 

Çete 2 || Küllerinden DoğuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin