-Allison Fleck-
"Hey millet!" Elimden tutarak beni çekiştiren Zayn'e o görmese bile gözlerimi devirdim. Salondan içeri girdiğimizde herkesin başı bize dönmüştü. Liam'ın yanındaki mavi gözlü kıza gözlerimi kısarak baktım bir süre. Soğuk bakışlarıma karşılık gülümsedi. Tamam... Bu şaşırtıcı.
"Biz barıştık!" Dedi Zayn o kızı umursamadan ellerimizi havaya kaldırarak. Annem gülerek bana baktığında bende güldüm. Luke yoktu ve bu Lilly'e sorarcasına bakmama neden olmuştu. "Seni bekledi ama gelmedin, yeni bir film teklifi gelmiş duramadı" Gülerek başımı salladım. Niall'ın yanında oturmuş oldukça mutlu gözüküyordu. Eleanor ise Louis'in kolları arasında bize gülerek bakıyordu. Miranda'da mutfaktan çıkıp bize doğru gelmiş ve bana sarılmıştı. Ayrıldığımızda Harry saçlarımı karıştırdıktan sonra sarıldı.
"Ulan" Diye homurdansam da benim için mutlu olması, bu halimize gülümsemesi ve güven verici bir şekilde sarılması hoşuma gitmişti. "Bırak lan manitamı" Diyerek Harry'i geri çekti Zayn. Herkes onun bu haline gülmüştü. Birlikte boş koltuğa geçip oturduğumuzda karşımdaki tanımadığım kıza baktım. Kimdi ulan bu?
Liam öksürerek ilgimi üzerine çekmişti. "Allison, Zayn bu Summer. Kız arkadaşım" Kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalkmıştı fakat Zayn zaten çok mutlu olduğu için onları tebrik etmişti. "Summer, benimle gelir misin?" Diyerek ayağa kalktım. Herkes bu hareketimle gerilirken Summer oldukça rahat ve kendine güvenen bir şekilde ayağa kalkıp peşimden bahçeye çıkmıştı. Çardağa geçip oturduktan sonra direk olarak mavi gözlerine baktım. Eleanor ve ben dışında, çocukların sevgilileri mavi gözlüydü anasını satayım!
"Konuya giriyorum lafı uzatmayı sevmem. Liam senden önce oldukça uzun süreli bir ilişki yaşadı ve kendini yeni yeni toparlıyordu. Benim kim olduğumu biliyor musun, bilmiyorum. Kısa bir şekilde açıklamak gerekirse, sevdiklerime hasar verenlere fantezilerimi uyguluyorum. Öldürüyorum. Ve senin Liam'ı üzmek gibi bir hareketin olursa o kafanı gövdenden ayırırım" Dedikten sonra gülümsedim sinir bozucu bir şekilde fakat o bu gülüşümün aksine oldukça samimi bir şekilde gülümsemişti.
"Bende lafı uzatmayı sevmem, o yüzden direk düşüncelerimi söylüyorum. Uzun ve hasarlı bir ilişkisi olduğunu biliyorum. Liam'ı o kız gibi arkasından iş çevirerek üzemem, istesem de yapamam bunu. Ben yalan söyleyemem, aklımda ne varsa dilimde de o vardır. Liam'ı ilk tanıdığımda açık ve net uyuz olmuştum. Oda bana uyuz olmuştu ama yardım etmişti. O iyi kalpli birisi ve ben onun kalbini kirletecek bir şey yapmam. Değer verdiğin belli. Korumaya çalışıyorsun ama yanlış kişiden koruma onu"
Yalan söylemediği her halinden belliydi. Mimikleri, ses tonu ve konuşurken bakışlarını gözlerimden hiç almaması aslında normal insanın bile dürüst olduğunu anlayacağı şekildeydi. "İyi anlaşacağız seninle" Bu sefer samimi bir şekilde gülümsemiştim. Oda gülerek başını salladı.
*****
"Kadınlar sürer hani! Suratlarını renklendirmek için sürerler!" Miranda ayakta Harry'e elindeki kâğıtta yazan kelimeyi anlatmaya çalışıyordu. Süreyi tutan Niall sinsice gülerek onlara baktığına göre, zamanları azalmıştı. Zayn'in kolları arasına ona biraz daha sokuldum. Akşam yemeğinden sonra annem ve Bob, Peter ve Pattie'nin daveti üzerine onlara gitmişlerdi. Bizde UNO oynamaya karar vermiştik.
Miranda kafasını iki yana sallayarak anlatmaya devam etti. "Sen bilirsin sevgilim hadi!" Harry şaşkınlıkla gözlerini açtı. "Ulan ben nereden bileceğim? Makyaj mı yapıyorum ben?" Miranda sinirlenerek ona baktı. Anlaşılan bilmesi gereken bir şeydi. "Tamam... Bunu söyleyeceğimi bende tahmin etmezdim ama genel olarak her sürdüğümde yok ettiğin bir şe-" Miranda sözünü bitirmeden Harry bağırarak ayağa kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çete 2 || Küllerinden Doğuş
FanfictionLondra'dan çok uzun bir zaman uzaklaşmış bir genç kız. Bir zamanlar şehir efsanesi olan bu genç kızı, en sevdiği şehirden ne uzaklaştırır? Aklınıza direk bu soru geldiyse eğer dostlarım, üzgünüm doğru soru bu değildi. Bir zamanlar şehir efsanesi ola...