28. Bölüm "Sarışın Bir İlbilge"

1.1K 77 25
                                    

Multimedia: Bir Ateş gifi

Gece beni öldürecek biliyorum ama Emirhan'ı tekrar Dylan yapmak zorunda kaldım çünkü tanıtım filmimizde Dylan ve Selena'yı kusursuz shipleyen bir dostuma bunu yapamazdım. Sorry Gece. R.I.P ben.

'Düzenlenmiştir'

Uyuşuk uyuşuk yatağı düzeltip üzerimi giyinmeye başladım. Beyaz, askılı bir body giyip eteklerini kot şortumun içine soktum. Bizimkiler kalkmışlardı. Odada yalnız olmaktan sıkılıp aşağı indiğimde Kültigin hariç herkes aşağıda sohbet ediyordu.

"Günaydınlar efendim."

Şakıyarak aşağı indiğimde herkes 'Günaydın.' diye karşılık vermişti.

"Kültigin uyanmadı mı?" diye sorarak masayı kurmaya yardım etmeye başladığımda herkes şaşkın şaşkın bana bakıyordu.

"Uyanmadı guzum, uyanmadı da... Sen ne ediyon yavrum?" diyen Hafize teyzeye şaşkın şaşkın baktım.

"Sofrayı kurmaya yardım ediyorum?"

"Allah seni ne etmesin Ateş! Eheheh! Yavrum Esma teyzen ne güne duruyor? Hadi sen git de Kültigin'i uyandır." dediğinde kafa sallayıp yavaş yavaş yukarı çıkmaya başladım. Arkamdan adım sesleri geldiğinde arkamı dönme ihtiyacı hissetmedim.

"Çok sessiz olmalıyız kızlar. Herifler ses çıkartanı keserim. Bakalım Ateş netcek Kültigin'le eheheh."

"Yalnız başlarına odada n'olur artık."

Pekala, anlaşılan takip ediliyorduk. Çaktırmadan onlara gülüp Kültigin'in odasına çıkmaya başladım. Hadi karıları anladım da o herifler ne bok yiyorlardı lan? Kültigin'in odasına geldiğimde kapıyı açıp hafif aralık kalacak şekilde kapattım. Kültigin'in yatağına oturduğumda tek gözünü açıp bana baktı.

"Kapıda bizi izliyorlar." diye fısıldadığımda kendimi iki saniye içinde Kültigin'in altında buldum. Öhöm. Fesatlaşmayalım. Kültigin alnımdan öpüp kendini yanıma attı ve yüzünü boynuma gömüp kollarını belime sardı.

"Ben seni uyandırmaya geldim uykucu!" dediğimde homurdandı.

"Uyuyamadım. Sadece beş dakika." dediğinde saçıyla oynamaya başladım.

Kesin Elidor kullanıyor bak kesin.

"Akşam benimle uyusana?" diye mırıldandığında gözlerimi devirdim.

"Saçmalama."

"İstanbul'dayken oluyordu ama!" deyip bok attığında ondan ayrılıp koluna yapıştırdım.

"Kültigin orası İstabul'du! Burası Mardin. Ne derin ben Hafize anneye saçmalama!"

"Litfin." deyip burnunu burnuma sürttüğünde kalp ritmimi duymuş olacak ki sırıttı ve eski pozisyonunu aldı.

"İyi peki. Bir ara uğrarım gece." dediğimde gülüp tam anlamıyla yanıma yayıldı.

"Yaşasın o zaman." dediğinde güldüm.

"Ne yapacağım ben seninle ya?" dediğimde gülümsedi.

"Seveceksin." dediğinde güldüm ve benden beklenmeyecek bir şey yaptım.

"E zaten seviyorum?"

Tamam buraya kadar normal ama Kültigin'i öptüm. Ben. Öpmek. Kültigin. N'aptım oğlum ben? Anında dudaklarımı Kültigin'den ayırıp arkamı döndüğümde kapıdan kıkırdaşmalar geldi.

"Gerçek bir öpücük müydü bu?" diye kulağıma fısıldadığında dirseğimi karnına geçirdim. Güldü.

"Berfin en önden bizi izliyor el salla." diye fısıldayıp kahkaha attığında kıkırdayıp yüzümü ellerimle gizledim.

Limon Çiçeği'mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin