Limon Çiçeği'm

30. Bölüm "Eray? Pki .s"

Multiye cocurum amk Mahmut aşkım
Defoyumsu yla beraber yazdığımız Pikaçu Pandikledi'ye bakın ulur mu?

Yüzümü buruşturdum.

"Şimdi sen bana Kerimcan'ın kadın olduğunu söylüyorsun öyle mi?" dedi Su. Bumin piç gibi sırıtarak Su'nun suratına baktı.
"Evet." dediğinde Su'nun çatık kaşları daha da çatıldı.

Yaklaşık yarım saattir Mardin ağaları gibi bahçedeki koltuklara çökmüş Su ve Bumin'in kavgasını izliyorduk. Bir patlamış mısırımız eksikti anasını satayım. Yanımda oturan Bilge'yi yavaşça dürttüm. Karnına pandik de atmış olabilirim.
"Bilgeğğ." dediğimde bana döndü.(Cam dinlerken yazdım hıfvnjkvbeh)
"He Ateş bacım." dediğinde yüzümü limon yemiş gibi buruşturdum. Mardin bu çocuğa yaramamıştı. İyice kro bir şey olup çıkmıştı bu.
"Kanki bize patlamış mısır istesene lan?" dediğimde sırıttı. Biraz ilerideki Berfin'e eliyle gelmesini işaret ettiğinde Berfin yavaşça yanımıza geldi.

"Çakma Dua Lipa kanka." diye Bilge'nin kulağına fısıldadığımda Bilge güldü.
"Bak şimdi çakma Dua Lipacığım..." dedikten sonra manidar manidar bana baktı.
"...Gidiyor ve bize iki kase patlamış mısır getiriyorsun. 'Olrayt'?" diyen Bilge'ye kıkırdadığım. Berfin pis pis bakarak kafasını salladı.
"Bak bak hareketlere come. Kazulet kenafir." diye Berfin'in arkasından söylenen Bilge'ye kıkırdadım.

Bilge'nin omzuna başımı koyup Bumin ve Su'ya odaklandığımda Bilge yine beni sinir etmişti. Omzunu kaldırıp indirerek omzundaki başımı zıplatıyordu. Bilge'nin karnına belki yine pandik atmış olabilirim.
"Bilge Kağan piçliğe doymuyor efendim!" dediğimde Su ve Bumin kısa bir süre bize odaklanıp yine kavgaya başladılar.

"Yılmaz Morgül'ü erkek yerine koyuyorsun da Kerimcan bok mu yesin be? Onun ne suçu var?"
"Kerimcan'ın belden aşağısı Yılmaz'dan farklı Su."
"Adam estetik yaptırmış diye hadım edilmemiş Bumin!"
"Erkek adam estetik yaptırır mı lan?! ERKEK ADAM ORASINI BURASINI GERDİRİP GÖTÜNÜ BAŞINI ŞİŞİRTTİRİR Mİ?!! DELİ ETMEYİN LAN BENİ!!!"

Uzar da gider anacığım.

Berfin önümüze mısır kaselerini fırlatırcasına koyduğunda ona dik dik bakıp 'Ya sabır!..' çektim. Bu esmer sürtük iyi bir dayağı hak ediyordu ama... Ağzıma sinirle iki üç mısırı tıkıştırdım. Bilge ise telefonundan bir şeylere bakıyordu.

Kültigin, Emirhan ve İlteriş amcayla holdinge gitmişti. Onlar gidince amcalar da kıraarthaneye gitmişti. Teyzeler de Toprak'ı alıp dışarı çıkınca Asena'yla Giray da kırıştırmaya gitmişlerdi. İlgi çekmesin diye İlbilge'yi de yanlarına almışlardı. Herkes gidince de ortalık bize kalmıştı.

"Lan sikerim kız kılıklı Kerimcan'ınızı! Şuna baksanıza bir!" diyen Bilge'ye pür dikkat kesilmiştik. Önce bir-iki kez öksürdü.
"Sayın konuklarımıss... Hepiniss, hoşgeldiniss..." diye başlayan Bilge'nin kafasına Su, su şişesi atmıştı.

Ne kadan manidar...

"Tamam be! Başlıyorum tamam. İki artislik yapalım dedik yaptırmadılar anneağ!" diyen Bilge'nin alnına yapıştırıp telefonu gösterdim.
"Aman ya... Neyse şeymiş işte, UFO zımbırtılarınadır, uzaylı saçmalıklarına filan inanan insanlar ve din alimleri diyorlarmış ki, 'Hz. Muhammed Miraç'a çıktığında uzaya çıktı, Cebrail a.s. vahiyleri uzaydan getirdi.' filan fişman..." dedikten sonra telefona 'NE TUR BIR CINSSIN?' bakışlarını attığında hepimiz gülmeye başladık.

Çok saçma be çocuğum.

"Abi..." deyip kahkaha attı Su.
"Lan öyle şey mi olur? Cebrail a.s. vahiyleri Dünya'ya indirmeden önce Orion Kıraathanesi'nde okey masası mı dağıtıyormuş?" dediğinde hepimiz gülmüştük.