8

94 8 0
                                    

Kahveleri hazırladığında,*çokta iyi kıvam tutturmuş* duvarları sordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kahveleri hazırladığında,*çokta iyi kıvam tutturmuş* duvarları sordum. Gayet masum "Yok ,belki eşiniz ister o, boyaları seviyor gibi görünüyor da,demez mi...

Kendimi tutamayıp kahkahayı bastığımda, sanırım biraz huzursuz oldu. Ne zaman bu kadar içten bir kahkaha attığımı hatırlamıyorum.

Naz, hakkındaki yorumu, tam da, benim düşündüğüm gibi olduğundan daha çok hoşuma gitti.

Ona, kısaca evli olmadığımı Naz'la, sadece takıldığımı ve onunla evlenmeyi zaten düşünmediğimi -Allah korusun-  söylediğimde, sanki bir an gözlerinden bir pırıltı geçti gibi geldi.

Bu kızın, gözlerini, perdesi olmayan kocaman bir pencereye benzetiyorum. Güneşli havalarda ve ışıkta içerisini tamamen görebilirsiniz. Yağmurda çok zor. -bir kere yağmuruna denk gelmiştim.-

Evin yerini, nasıl öğrendiğimi söyleyince neredeyse beni parçalayacak gibi ağzını, yüzünü buruşturarak tısladı. *Yerim ben o ağzı ya *

Yok, benim kendimi frenlemem gerekli o ne ya, 

Liseli ergenler gibi. Acaba, Ali de, Zeynep'i, her gördüğünde böylemi düşünüyordu!

Küçük hanımın randevusu varmış. Beni resmen sepetliyor.

Evden çıktım, ama gitmedim. Yandaki evin arkasına çekip bekleyeceğim. Bakalım ne randevusuymuş.

 Otobüs durağını da  kolluyorum bu arada, belki de sevgilisi gelir almaya.

 Off, kafamda deli düşünceler. Yahu, kızı tanıyalı şunun şurasında beş-altı gün olmuş, doğru dürüst muhabbetimiz yok, şu yaptığım işe bak!

Ali duysa, beni Türkiye ye reklam eder valla. Hıncı var ya, Zeynep den ötürü. Ama az dalga geçmedim hani. 

Yok, ben onun gibi olmam, onun resmen gözü kör, kulağı sağır olmuştu. Adam kızın arkasından işi gücü bırakıp taa, Amerika ya gitmişti.

Çok beklemeden evden çıktı küçük hanım. Saçlarını kasketinin içine sokmuş, altında açık mavi kot, üzerinde beyaz tişört.

Bence, ne giyerse giysin çok güzel kız ya. Aslında ufaklık diye haksızlık etmişim.

 Boyu neredeyse 165 cm. kadar. Ayağında converseleri nazlı nazlı durağa gidiyor.

Ana, bir şeyler oluyor. Bebek arabasını iten adam, bir şeyler söylüyor. Mercan, neden adamdan kaçıyor ki! 

Adamda hızlandı, gidip alayım şu kızı.  Amaaan..  kızarsa da kızsın şu anda, zor durumda olduğu belli. Arabanın kapısını uzanıp açtım, "Hadi gel," dedim.

Tam binecekken.. koşarak, adamın yanına gitti ve suratına esaslı bir yumruk çaktı.

*Aferin esaslı kızım benim.*

ASKIDA KALAN RUHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin