Yeni Bir Hayat

62. Bölüm

Sonra ki günlerde evde tatlı bir telaş vardı.Musa dede yüzükleri o gece takmış olsa bile adam gibi bir kız isteme ve nişan olmadan bu işin resmiyete dökülmüş olduğunu düşünmüyordu.

Uluç ise tam tersi bütün bu formaliteleri bir kenara bırakıp hemen nikahı kıymanın derdindeydi ki dedesinin düşündüklerini anlayınca çok geç kaldığını anlamıştı.

"Eğer başımıza bunların geleceğini bilseydim daha eve gelmeden nikah dairesinde alırdım soluğu"

Bahçede , salıncakta oturmuşlar geleceğe dair olacaklardan bahsediyorlardı.Uluç'un sabrısızlığını hissedince son günlerde sıkça yaptığı gibi kıkırdadı.

"Neden büyük bir düğün istemiyormusun?" diye sordu olanca ciddiyetiyle.

"Allah korusun.Büyük düğün demek çokça hazırlık demek , çokça hazırlık demekse senden yarı geçecek daha nice geceler demek ki artık bunu kaldıracak gücüm yok"

Mina tam bir şey söylemek üzereydi ki tepelerinde biten Selin alanca hinliği ile "Nasıl gidiyor bakalım kumrular"

Uluç sinirini zor zapt etmeye çalışarak "Sen gelene kadar gayet iyiydi.Ayrıca ne diye fino köpeği gibi peşimizdesin"

Mina duyduklarına inanamazken "Uluç!!!" dye haykırdı ama Selin'in abisinin sözlerine aldırdığı yoktu.

"Rahat ol Mina takma sen kafanı.Ben bunun istediği bir şey olmadığı zaman ne kadar huysuz olduğunu gayet iyi bilirim.Şimdide seninle baş başa kalamıyor diye gergin.Tüm huysuzluğu bundan yani"

"Selin git başımızdan delirtme beni"

"Hiç şansın yok.Dedem söyle o hergeleye bahçede kızı sıkıştırıp durmasın dedi" Ardından kıpkırmızı olmuş Mina'ya dönerek "Daha doğrusu O'nun dediklerinin bende ki açılımı bu.Vakit geç olmuş ve düğüne kadar dedemin gözünün önünde olacakmışsınız hadi bakalım içeriye"

Bunu öyle bir üslüpla söyledi ki zaten sinirleri tepesinde olan Uluç iki adımda Selin'in yanında aldı soluğu.

"Sana şansın varken git demiştim" derken hırsını almak istercesine kolunu sıkıyordu kardeşinin.

"Uluç saçmalama bırak kızı zaten rezi olduk yeterince"

"Neden rezil olalım ki sen benim sevgilim , nişanlım değilmisin?"

"Hiç sanki daha önce beraber....." diye lafa girdi Selin ama abisinin ikazı ile "Sustum" dedikten sonra içeriye girdi.

"Of yaa offf dedim sana bu saatte çıkmayalım diye"

"O saatte çıkma bu saatte çıkma ben ne zaman göreceğim seni.Bak Mina beni deli etme yemin ederim gece odana gelirim ve sabaha kadar da gitmem"

Mina gözleri kocaman olmuş bir şekilde "Saçmalama yaa" dedi büyük bir panikle.Uluç'u tanımış olmanın verdiği rahatlıkla bunu hiç çekinmeden yapacağını biliyordu çünkü."

Uluç ise yüzünde ki pis bir sırıtmayla "Seni bu kadar korkuttuğumu bilmek güzel.İleride ipler benim elimde demektir"

Mina kaşlarını çatarak O'na öldürücü bir bakış attıktan sonra saçlarını savurarak arkasını döndü ve içeriye doğru yürümeye başladı.Uluç b ir müddet O'nun gitmesine izin verdi ve tam içeriye girmek üzereyken kolundan yakalayarak, yan taraftaki büyük ulu çınarın arkasına çekti.

Yüzünü ellerinin arasına alarak "Kızdın mı bana?" diye fısıldadı.Yüzlerinin arasında ki mesafe o kadar azdı ki nefesleri ile tutuşmaları an meselesiydi.