60. Bölüm

31.8K 1.7K 43
                                    

Mina'yı artık yeterince iyi tanıdığı için alacağı cevabın bu olacağını zaten biliyordu Uluç.Ama yine de Mina'nın hayır demesinin nedenleri oldukça sarsılmasına neden oldu.

"Bu cevabı alacağımı zaten biliyordum" dedi yüzünde ki sırıtma ile "Seninle çok işimiz var Mina hanım ama ben pes etmeyi sevmem" dedi uzanıp burnuna küçük bir öpücük kondurarak.

Mina'nın ne kadar şaşkın göründüğünü fark edince daha sesli bir şekilde güldü ve hemen ardından ciddileşerek "Korkularını biliyorum kaygılarını ama buna gerek yok.Bana güvenebilirsin.Ne kadar aksini gösterecek şeyler yapsam da bana....."

"Sana güveniyorum belkide hayatta güvendiğim tek insan sensin ama bunu yapamam.Yaşadıklarımı yok sayıp , bir gün senin karşına dikilmelerini göze alamam.Benim yüzümden , kirli geçmişim yüzünden senin....."

"Sakın bir daha öyle konuşma kendin hakkında.Sakın.Kendini olmadığın kalıplara sokmana izin vermem mina duyuyor musun beni vermem.İnsanların ne diyeceğini umursadığımı mı sanıyorsun.Yada bunun bir öneminin olduğunu.Benim için ne kadar önemli olduğunu anladığımdan itibaren senden ötesi önemli değil.Bütün değerlerim adına savaşırım senin için"

Söyledikleri Mina'nın yıllardır kanayan yaralarına ilaç gibi gelse bile o yıllar boyunca kalbinde yer edinin gerçekleri silmek o kadar kolay değildi.

"Bunları duymak çok güzel ama yine de..."

"Ne!!! Yine de ne Mina.Beni sevdiğini söyledikten sonra hayatımdan çıkıp gidecekmisin.Ya da kapalı kapılar altında gizli kapaklı bir ilişki mi istediğin.Kendini buna mı layık görüyorsun"

Mina'nın yüzünün aldığı şekli görünce O'nun ellerini daha sıkı tuttu ellerinde ve "Benim istediğim bu değil.Seni herkesin tanımasını , bilmesini istiyorum ben.İşte Uluç Sancak'ı yola getiren kadın bu desinler senin için"

Çapkın bir sırıtma ile Mina'ya dönerek "Gece hayatından tutup çıkarıp yola getiren kadın işte bu yazsınlar senin için.O'nun dışında ne yazdıkları umurumda bile değil"

Mina giderek rahatladığını , içinde ki korkuların yavaş yavaş silindiğini hissediyordu ama içinde ki endişeler sadece bu kadarla değildi.

"Ya çocuklarımız" dedi fısıltı ile.Olmamış çocukları hakkında konuşmaktan utansa da bunu yapmak zorunda olduğunu biliyordu.Uluç da O'nun yüz halinden şimdi konuşacaklarının her şeyin üstünde olduğunu anlamıştı.Anlamamazlığa gelerek ;

"Ne olmuş onlara" dedi

"Sen ya da ben aldığımız kararların sorumluluğunu biliyoruz.Ama ileride çocuk isteyeceksin" dedi ve O'nun onaylamasını beklercesine durdu.

"Elbette isteyeceğim.Senin gibi kızlarım olmasını istiyorum.Güzel ve inatçı"

Mina gülecek halde olmasa bile O'nun güzel sözleri karşısında dudaklarının kıvrılmasına engel olamadı.Bir anlığına ama sadece bir anlığına O'nun canını içinde taşıyor olmanın nasıl bir şey olabileceğini düşündü.İçinde binlerce kelebeğin kanat çırpmaya başladığını hissedince de acele ile kafasını iki yana salladı onları kovalar gibi.

"Yapamam işte.Her şeyi yapsam bile Bunu yapamam.İleride birilerinin karşılarına çıkıp sizin anneniz bir katil....."

Uluç uzanıp dudaklarını dudaklarına değdirince dilinin ucunda ki bütün kelimeleri yuttu.Uluç'un O'nu öptüğü söylenemezdi ama dudaklarını da çekmiyordu.Sonra hafif bir şekilde dudaklarını kımıldatarak "Bir daha söyleme.O kelime ile dudaklarını kirletme" diye mırıldandı.

Yeni Bir HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin