Yeni Bir Hayat

54. Bölüm

Mina biran çakıp saklanacağı bir yerler aradı delicesine ama sonrasında kalıp O'nun öfkesi ile yüzleşmeye karar verdi.Zor da olsa elini mengene gibi sıkan O'nun ellerinden kopardı ve acısına aldırmadan odanın öteki ucuna yürüdü.Arkasını Uluç'a dönmüyor geri geri hareket ediyordu.

"Evet" dedi biraz öncekinden daha yüksek bir sesle Uluç "Bu saçmalık da neyin nesi" derken sinirlerine hakim olmayı güçlükle başarıyordu.

"Ben...biz...biz Serhan'la nişanlandık" dedi elinde ki yüzüğü açıklayarak.

Uluç bir an yanlış duyduğunu düşündü ve gözleri Mina'nınkiler ve yüzük arasında gidip geldi.Ardından aldığı derin bir nefesin ardından son derece yavaş ama bir o kadar da tehlikeli bir ses tonu ile "Ne yaptım dedin" dedi gözleri Minakilerde sabitli bir şekilde.

Mina arkasını dönmel istediyse de Uluç buna izin vermedi ve "Kaçma lanet olasıca" diye kükredikten sonra uzanıp Mina'yı kendine çekti.Şimdi gözleri alev alevdi ve Mina'yı bu alevlerin içinde yakmak istediği çok açıktı.

"Nasıl cesaret eder.Hangi cüretle seninle evlenmeyi düşünebilir.Ya sen? Sen nasıl O'na evet dersin.Kalbin , bedenin her şeyin bana aitken nasıl olurda O herifin yüzüğünü parmağına takarsın?"

Mina ne konuşabiliyor ne de doğru düzgün nefes alabiliyordu.Uluç'un öğrendiği zaman ne tepki vereceğini deli gibi merak ediyordu ama bu kadarını kesinlikle beklemiyordu.Uluç ise kendi kendine konuşyor gibiydi ve Mina dan sanki bir cevap beklemiyordu.Mina'nın konuşacak hali yoktu zaten ve sessizce O'nun öfkesinin dinmesini bekliyordu.Ama bunun için oldukça beklemesi gerekiyordu çünkü Uluç'un öfkesi henüz yeterince alevlenmemişti.Ama ışıkta parlayan yüzüğün yaydığı parıltı gözüne isabet edince Uluç'un dizginlenmiş öfkeside yularından kurtulmuştu.Şimşek gibi hızlı bir hareketle Mina'nın elini avucunun içine alarak parmağında ki yüzüğü hızla çekip çıkardı.O kadar sert hareket ediyordu ki Mina'nın derisinide yüzükle beraber çekip almıştı farkında bile olmadan.

"Nasıl takarsın" didye fısıldadı kafasını Mina'nın kine yaklaştırarak."Bunu nasıl yaparsın Mina" dedi daha da sessiz bir şekilde.

Mina ise yavaş yavaş kendine geliyordu ve Uluç'un karşısında sinmiş gibi durmaya hiç niyeti yoktu.

O'nun kollarında sıyrılarak uzaklaştı ve omuz silkerek "Teklif etti bende kabul ettim.Sende bu fikre alışsan iyi edersin.Ayrıca seni ilgilendiren bir konu...."

"Değil mi diyeceksin? Zahmet edipde çeneni yorma çünkü bu konu beni gayet yakından ilgilendiriyor.Eğer sevdiğim kadın karşıma geçip sevmediği hatta tanımadığı bir adamla evleneceğini söylüyorsa bu konu beni gayet yakından ilgilendirir.

Biraz öncekine oranla daha sakin görünüyordu ama içten içe yanmaya devam eden öfkesi de inkar edilecek boyutlarda değildi.Bundan sonra olacaklar Mina'nın elindeydi ama o bunun farkında değil gibiydi.

Mina hala O'nun az önce söylediklerinin etkisinde kafasını iki yana sallıyordu."Bizim bir ilişkimiz yok seninle.Hiç bir zamanda olması sadece...."

"Sadece ne lanet olasıca!!!Sadece ne? Basit bir seksmi yoksa duygusal boşlukları tamamlamamı.Seninle sadece bir kez beraber olduk ve sayısız kerede bunun eşiğinden döndük kabul ama ikimizinde üzerinde bıraktığı etkinin sebebinin bu olduğunu mu düşünüyorsun"Mina'nın cevap vememesi üzerine "Çok safsın Mina" dedi sıkılı dişlerinin arasından."Sadece seks yapan insalar birbirlerinin etrafında bizim gibi dolaşmazlar.Bu basit bir macera değil ve sen o adamla evlenmeyeceksin"

Mina ise O'nun dediklerinin kendini etkilemesine izin vermeden , inatla kafasını iki yana sallıyordu."Hayır.Biz nişanlandık ve ben bundan geriye dönemeyeceğim" dedi her ne kadar aksini düşünsede.Uluç'un ne yapmak istediğini anlayamıyor ve O'na güvenemediği içinde sıkı sıkıya Serhan ile olan nişanına sığınıyordu.O'nunla evlenmeyeceğini Serhan'a olabilecek en kısa sürede söyleyecek olsa bile Uluç'un bir müddet bunu bilmesini istemiyordu.Uluç'un neden böyle bir şey yaptığına dair en ufak bir fikri bile yoktu ama tek bildiği bir daha kendisini bir daha O'nun karşısında küçük düşürmeyecek olduğuydu.