Selam ben geldim...
13. Bölüm
Uluç elinde ki dosyayı masaya bırakarak Recep'e çevirdi bakışlarını.Recep bakışlarını kaçırmamaya çalışarak "İşte Mina Karaca hakkında ki her şey elinde.Rahatladın mı biraz?" dedi samimi olmaya çalışarak.
Uluç masadan kalkarak camın önüne yürüdü.Aslında her şey çok net olsa da kafası hala karışıktı.
"Her şey kusursuz görünüyor.Ama kafam hala karışık"
"Ne gibi" dedi Recep merakla.
Uluç , Recep'ten yana dönerek "Mesela okulunu neden bitirmemiş.Oldukça güzel bir okul ve ben neden bitirmediğini anlayamadım.Sonra ailesi nerede bu kızın.Baksana memleketinden neden bu kadar uzakta yaşıyor üstelik burada tek bir akrabası bile yok."
"O kadar derinlemesine bir araştırma yapmadım henüz.Sadece sabıka kayıtlarını ve okuduğu okulları inceledim.Haklısın okulu bırakması düşündürücü ama belki maddi sebeplerden bırakmıştır" dedi gerçeğe en yakın olarak.
"Haklısın. Olabilir"
"Araştırma yapmaya devam edeyim mi yoksa bu kadarı kafi mi senin için?"
Uluç bir süre düşündükten sonra birazda kendi gözlemleri ile kızı izlemeye karar verdi."Bu kadar yeter Recep.Yardımına ihtiyacım olursa tekrar konuşuruz.Bu arada bunların aramızda olduğunu söylememe gerek yok sanırım" dedi Recep'i nasıl bir sıkıntıya soktuğunu bilmeden
Recep acele ile "Elbette" dedikten sonra dışarıya çıktı.
Recep'in dışarıya çıkması ile yalnız kalan Uluç "Gereksiz yere kuruntu yapıyorsun" dedi kendi kendine.Gerçekten de günlerdir Mina'nın davranışlarını kontrol ediyordu ve tek bir yanlış hareketini görmemişti.Dedesinin O'na tanıdığı imtiyazların farkındaydı ve bu durum canını sıksa da Mina'nın bunları suiistimal etmemesi kafasını karıştırıyordu.
Kapının çalınması ile kafasını kaldırdı.O kadar dalmıştı ki Yiğit'i çağırdığını tamamen unutmuştu.
"Gel Yiğit gel" dedi kalemi masaya fırlatarak.
"Nasıl gidiyor dostum" diyerek karşısına oturdu Yiğit.
Bilmiyorum Yiğit.İnan bana bilmiyorum" dedi arkasına iyice yaslanarak."Senden ne var ne yok"
"Ne olsun dostum ya.Hep aynı iş ev ,ev iş"
"Seni anlamıyorum biliyormusun?" dedi Uluç gerçekten de anlamayarak "Senin gibi bir adamın bu kadar asosyal olmasını aklım almıyor"
Bir hüzün bulutu geçti Yiğit'in gözlerinden elinde olmadan "Anlamazsın.Uluç" dedi hafif bir sesle "Sen beni asla anlayamazsın.Neyse sen neden çağırdın beni" dedi konuyu dağıtmak için ama Uluç'un dedikleri ile kafasına balyoz yemiş gibi oldu.
Uluç ellerini masanın üzerinde birleştirerek "Selin'in boşanma davasına bakmanı istiyorum" dedi ."O kocası olacak adama beş kuruş vermeden bu işin bitmesini istiyorum" diyerek devam etti öfkeden kısılmış bir sesle.
Yiğit ise duyduklarının şaşkınlığını yaşıyordu şimdi. "Selin , Cem den boşanıyor mu?" dedi duyduklarını sindirmeye çalışarak...
.................................................................
"Hadi anne oyun oynayalım.Canım sıkıldı benim?"
Selin dağılan dikkatini yeniden kızına verdiğinde akıtamadığı gözyaşları canını yakıyordu. Selin'in ruh halinin iyi olmadığını anlayan Mina ayağa kalkarak "Beliz'cim istersen beraber oynayalım" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Bir Hayat
RomanceArdındaki demir kapının çıkardığı tok sesle yerinden sıçradı.Şaşkınlıkla etrafına baktı ve her şeyin ne kadar farklı olduğunu düşündü.Derin bir nefes alarak ne yapacağına karar vermeye çalıştı. Aslında günlerdir bunu düşünüyor ama bir yanıt bulamıyo...