Mina farkında bile değildi ama suratında aptal bir sırıtma vardı.Bütün sıkıntısına ve kendini kötü hissetmesine rağmen içinde uçuşan küçük kelebeklere bir anlam veremiyordu.Yerine uzanarak telefonukomidine geri bıraktı.O'na her hangi bir cevap yazmayacaktı.Ama ne oldu bilinmez birden telefonu eline aldı ve kısaca "Hayır" yazarak gönder tuşuna bastı.
Uluç elinde telefon odanın içinde dolanıyordu heyecanla.Mesaj geldiğini anlayınca daha da heyecanlandı ama "hayır" yazısını görünce heyecanı öfkeye dönüştü.Ne yaptığının farkında bile olmadan "Ne demek hayır yaa" yazdı ve gönderdikten sonra ne yaptığının farkına vararak arama tuşuna bastı.
Mina aklını o kadar başından almıştı ki neredeyse okul bebeleri gibi mesajlaşarak iletişim kuracaklardı.Telefon ilk çalışta açıldı ve Uluç sakin olmaya çalışarak "Neden O'nu hayatından çıkarmamakta direniyorsun?" diye sordu.
Mina telefon çalınca heyecanlanmış ve hiç düşünmeden açma düğmesine basmıştı.Şimdi O'nun ne kadar sakin olmaya çalışsa da öfkeden titreyen sesini duyuyor ama ne cevap vermesi gerektiğini bilmiyordu.
"Geç oldu Uluç yarın konuşalım " dedi ama O "Başlatma geçinden Mina" dedi sabırsız bir sesle "Eğer biraz daha diretirsen oraya gelirim ve bu konuyu yüz yüze hallederiz didye de tehdit etmeden duramadı.
"Bak bunu sana daha önce de söyledim bu benim hayatım ve.....
"Evet senin hayatın ama bende istediğim gibi karışırım.Mina neden anlamak istemiyorsun O adam doğru adam değil ve ben....
"Haa o değil ama sen öylesin değil mi?Ne kadar da unutkansın Uluç.Bana dediklerin yaptıkların hala bu kadar yeniyken nasıl bunları bana söyleyebilirsin aklım almıyor"
Uluç aldığı derin nefeslerle sakinleşmeye çalışıyordu ama bu o kadar da kolay değildi.
"Tamam bana kızgınsın ve asla bağışlamayacaksın kabul.Ama bu gidip elin zirzobuyla evlenmeni gerektirmez Mina" dedi sert bir sesle.
"Serhan zirzob değil.O çok efendi ve...."
"Senin sevgilinin meziyetlerini duymak için aramadım seni ben..."
"Lütfen Uluç.Bak zor bir gündü ve benim tek istediğim uyumak" dedi ne dediğini pek de düşünmeyerek.
Ama Uluç O'nun ne demek istediğini sesinden gayet net bir şekilde anladı ve "Yemekte canını sıkan bir şeyler mi oldu?" dedi boş atıp dolu tutarak.
O'nun yumuşacık ve ilgili ses tonu Mina'yı darma duman etmeye yetmişti ama belli etmemeye çalışarak "Hayır olmadı" dedi ama Uluç'u kandıramadı.
"Eğer O herif seni üzerse Mina yemin ederim bırak bu şehri ülkeyi dar ederim" dedi.
Bu sözler Mina'nın yaralı kalbine iyi gelse de yeterli değildi."Yorgunum Uluç.Sabah erken kalkacağım.Sana iyi geceler" dedi ve cevap beklemeden telefonu kapadı.
Yatağa uzandığında bugün maruz kaldığı umursamaz tavrı tekrar ve tekrar yaşadı gözlerinde ki yaşlarla.
Serhan'ın evinde ise yer yerinden oynuyordu. Şükran hanım bütün aksi tavrı ile Mina ile ilgili ilk izlenimlerinde ki olumsuzlukları sayıyor ve susmak bilmiyordu."Kim bu kız.Senin ne işin olur oğlum işçilerle" diyordu anlamaya çalışarak.
Serhan ise tavizsiz bir şekilde "Nerede çalıştığı veya nasıl tanıştığımızın bir önemi yok anne.Ben O'nu seviyorum ve olabildiğince çabuk evlenmeye de kararlıyım.Bunu kabul et sende" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Bir Hayat
RomanceArdındaki demir kapının çıkardığı tok sesle yerinden sıçradı.Şaşkınlıkla etrafına baktı ve her şeyin ne kadar farklı olduğunu düşündü.Derin bir nefes alarak ne yapacağına karar vermeye çalıştı. Aslında günlerdir bunu düşünüyor ama bir yanıt bulamıyo...