Kokun Yalan Söylemez (KİTAP OLDU)

13/ Bir Umut

*Bir önceki bölümde, Samantha' ya ulaşılamadığını öğrenen Cade ve Maite merkeze doğru yola çıkmışlar, katil ise Samantha' ya yapacaklarına dair giriş cümleleri kurmaktaydı.

Keyifli okumalar...

*13*

Cade ve Maite polis merkezinin kapısından girer girmez doğruca Yüzbaşı'nın odasında almışlardı soluğu. Yüzbaşı Brody fazlasıyla sinirli ve gergindi. Cade'in durumu da ondan farklı değildi, sadece ek olarak Samantha için yüksek oranda endişe de barındırıyordu.

"Neler oluyor Yüzbaşı'm, neden ulaşılamıyor kimseye ?" diye sordu Maite, sesindeki merakı ve aceleciliği fark etmemek zordu. Yüzbaşı nefes alıp anlatmak için doğrulmuştu. İkisi gelmeden hemen önce olayla ilgili yeni bilgiler almış, bu bilgiler ışığıyla aklına gelen düşüncelerin karanlığı birbirine karışmıştı.

"Samantha Raymond' ın korunduğu evin oldukça yakınında bir patlama meydana geldiği bildirildi. Merkezden bir ekip gönderildi ve acil yardım istendi. Ancak ortalık çok fazla karışınca Samantha' yı koruyan iki polisin olay mahaline intikal ettiğini öğrendik biraz önce. Döndüklerinde Samantha yokmuş ve diğer polisi de ölü olarak bulmuşlar."

Yüzbaşı' nın anlattıkları ofisin havasını olduğundan daha fazla germişti. Demek ki polislere bir süre ulaşılamamış, sonrasında olay yerine giden ikisi bilgi vermişti, diye geçti aklından Cade' in.

"Neden patlamanın Samantha Raymond' ı kaçırmak için paravan olduğunu düşünüyorum ?" diyen Maite' ye baktı Yüzbaşı Brody.

"Patlamada çok sayıda yaralı var, her detay ve olasılık inceleniyor ancak ben de aynı düşüncenin etrafında dönüp duruyorum." dedi. Tesadüf olamayacağını düşünmesine yetecek kadar fazlaydı her şeyin aynı zamana denk gelmesi. Her ne kadar tam olarak emin olamasalar bile Yüzbaşı da, Maite de aynı şeyi düşünüyorlardı. Samantha Raymond' ın, July'nin katilinin elinde olma ihtimali bu kadar kuvvetliyken bir şeyler yapmaları gerekiyordu.

"Yaralılar arasında ya da çevrede görgü tanıkları olabilir, patlamadan önce ya da sonra birini görmüş olabilirler." dedi Maite ve öncelikli olarak hastaneye gitmek üzere izin isteyip yola çıktılar Cade ile.

Ön koltukta oturmuş, sessizce yolu izleyen Cade, ne düşünmesi gerektiğini bilmiyordu. Birçok düşünce dört dönüyordu aklında ama beyninin bir köşesini fena hâlde rahatsız eden düşünce, bunu yapan her kimse hiçbir şüpheye yer bırakmaksızın onu tanıyordu ve görünen o ki Cade uzun süredir izleniyordu. Birlikte olduğu kadınlara kafayı takmış bir cani Cade' ten ne istiyor olabilirdi ki ? Ya da kadınlardan ?

Bu soruyla birlikte Samantha' nın ortadan kaybolması haberini aldıkları andan beri hissettiği korku, büyük bir öfkeyle birleşerek göğsünü parçalara ayırıp boğazından gün yüzüne çıktı. Cade' ten yükselen öfke dolu homurdanma sesiyle direksiyonu sıktı Maite, hiçbir şey yapamıyor olmanın çaresizliği onun da sinirlerini bozuyordu

"Bu kadınların ortak noktaları sadece para mı ?" diye sorarken Maite' nin sesi de yarı homurdanmayı andırıyordu.

"Hepsi zengin, güzel, işlerinde başarılı, bekar ya da dul kadınlar. Ama sorduğun benim için liste başı olan hangi özelliğin olduğu ise evet, paralarının olması ilk tercihimdi doğal olarak."

Cade' i ilk tanıştıkları zamana göre daha iyi tanıdığından söyledikleri Maite'yi sinirlendirmedi. Birkaç saniye önce adamın ne kadar öfkeli ve üzgün olduğuna şahit olmuşken, sakin sayılabilecek bir şekilde konuşmasını basitçe değerlendirmekten oldukça uzaktı Maite.