*Medya: Pink Floyd/ Louder Than Words
Keyifli okumalar:)
*5*
Cade ne anlatması gerektiğini biliyor, ama nereden başlayacağına karar veremiyordu. Tom' un düşünsel olarak ona verdiği güç bu noktada pek bir işe yaramıyordu.
"Sanırım nasıl başlayacağınız konusunda kararsızsınız Bay Wilson, isterseniz yeteneğinizi ilk ne zaman keşfettiğinizle başlayın." dedi Yüzbaşı Brody.
Hafiften kırlaşmaya başlamış saçları ve belli belirsiz uzamış olan sakalına rağmen yakışıklı bir yüzü var, diye düşündü Cade. Bakışlarındaki samimiyet ise karşısındakine güven veriyordu.
"Ne zaman keşfettiğimi tam olarak hatırlamıyorum. Kendimi bildim bileli insanların duygularına ait kokuları duyumsuyorum ve buna bağlı olarak da zihinlerini okuyabiliyorum." diyerek yanıt verdi.
"Bu gerçekten çok ilginç. Kokular demek ? Duyguların kokuları olduğunu bilmiyordum. Peki düşünceleri nasıl okuyorsun ? Yani nasıl bir bağlantı var aralarında ?"
"İnanın nasıl yaptığımla ilgili hiçbir fikrim yok. O anki duygularınıza karşılık teninizden yayılan kokular sayesinde ne hissettiğinizi anlayabiliyorum. Odaklandığım zaman ise aynı anda aklınızdan geçenler kendi zihnimde yankılanıyor. Buna neyin sebep olduğunu bilmediğim gibi, aralarındaki bağlantıyı da bilmiyorum."
"Müthiş...Tek kelimeyle inanılmaz bir şey bu..."
Yüzbaşı Brody neler hissettiğini sözleri ve ses tonuyla belli ettiği için Cade adamın zihnine dokunmuyor, düşüncelerine ortak olmaya gerek duymuyordu. Şimdilik...
"Böyle bir yeteneğin var ve sen dolandırıcılıktan sabıkalısın. Neden ? Neden böyle kötü bir amaç için kullandın bu muhteşem yeteneği ?"
Cade adamın düşüncelerine dokunmadığı için bu soru karşısında şaşırmıştı. Yapabileceklerini bilen tek kişi dostu Tom'du ve o bile bu soruyu açıkça sormamıştı kendisine.
"Bu düşündüğünüz kadar harika bir yetenek değil efendim." dedi Cade," insanı çoğu zaman çıldırtan bir özellik hatta."
Yüzbaşı dudaklarını birbirine bastırıp başını salladı hafifçe, anlıyorum demenin en sessiz ifadesi hakimdi yüzüne. Ama Cade devam etti konuşmaya, buna ne kadar ihtiyacı olduğunu şimdi fark ediyordu ve karşısında önyargısız bir şekilde onu dinleyen biri varken susmak bütün anlamını yitirmişti onun için.
"Ben denedim, yani kendime iş buldum, çalıştım. Ama o zamanlar gençtim ve bu durumu kontrol etmekte zorlanıyordum, hatta çoğu zaman kontrol edemiyordum. Çalıştığım insanların, patronlarımın düşünceleri aklımı devamlı işgal ediyordu ve ben bundan kaçamıyordum. Üstelik insanların diğer insanlar hakkındaki düşünceleri o kadar rahatsız ediciydi ki bazen kendime ait düşünceleri bile ayırt edemiyordum.
Eve döndüğümde ise beynim fazlasıyla yorgun oluyordu. Sürekli uyumak ve hiç uyanmamak istiyordum. Sonunda pes ettim ve çalışmamaya başladım."
"Ama hayatını devam ettirmek zorundaydın ve sen de işin kolayına kaçarak insanları dolandırmaya başladın. Onayladığımdan değil, ama görünen o ki başka seçeneğin yokmuş. Ya da kimse sana bir alternatif sunmamış."
Yüzbaşı'nın anlayışlı ses tonu kulaklarına ulaştığı anda sıkıntıyla gözlerini açıp kapayarak onayladı Cade.
"Cezana karşılık anlaşma dediğin yeteneğini kullanarak davalara yardımcı olmak sanırım ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kokun Yalan Söylemez (KİTAP OLDU)
Misterio / Suspenso*Arka Kapak Yazısı* Kokunu alabiliyorum. Ne hissettiğini biliyorum. Rol yapan yüzünün gerisinde, gerçeği söyleyen tenin seni ele veriyor. Dilini eğitebilir, gözlerini ehlileştirebilir, hatta yüzüne hükmedebilirsin. Peki ya kokun ? Onu saklayabilir...