*Medya:Twelve Titans Music /Singularity
Kokun Yalan Söylemez' de daha önce;
Tom' la görüştükten sonra her ihtimale karşı Wesley Broomer' ın evine giden Cade ve Maite kimseyi bulamayarak merkeze doğru yola çıkmışlar, geçmişin gölgeleri arasında savrulan Wesley ise ikisinin dairesinin olduğu apartmandan çıktığını görerek nefretle arkalarından bakmaktaydı.
Keyifli okumalar :)
*28*
Tom' un vermiş olduğu adresten elleri boş dönen Maite ve Cade, gün sona ermeden birini bulma amacıyla merkeze gitmişlerdi. Yüzbaşı Brody ile görüşüp konuyu aktarırken gayet rahat görünen Maite, yasayı korumakla görevli olduğunun bilinciyle yapmak üzere olduğu yasadışı eylem için izin almıyor, haber veriyordu yalnızca.
Yüzbaşı' nın farkında olduğu bu durum dışında gözünden kaçmayan bir şey daha vardı. Bunu Maite ile tek başına konuşmayı istediğinden Cade' e dönüp onları bir süre yalnız bırakması için ricada bulunmuştu. Yüzbaşı Brody' nin ricasını duyar duymaz meseleyi anlayan Maite, Cade' in dışarı çıkmasıyla vaftiz babasına döndü ancak ihtiyar kurt konuşmakta ondan önce davranmıştı.
"Cade ile birlikte olduğunu ne zaman söylemeyi düşünüyordun acaba ?" Yüzbaşı' nın evhamlı olduğu kadar sitemkâr bir anne tonunda sorduğu soruya Maite omuzlarını silkerek cevap verdi.
"Düşünmüyordum. Erkek arkadaşlarımı aileme bildirme yaşını geçeli çok oldu biliyorsun."
"Erkek arkadaşların mı ? Tanrı aşkına, liseden beri hiç erkek arkadaşın olmadı ki. Ayrıca adam sabıkalı Maite, bilmem farkında mısın ?"
"Yani adamın duyguları koklaması ve akıl okuması normal ama sabıkalı olması mı sorun? "
Maite' nin alaycı bir ifadeyle kaldırdığı kaşlarının hemen altında aynı ifadeyle parlayan kahverengi gözlerine bakmakta olan Yüzbaşı Brody gülümsedi. Uzun süredir Maite' nin ışıktan yoksun bakışları yüzünden üzülüyor ve bu konuda konuşmak istemeyen vaftiz kızı için elinden hiçbir şey gelmiyordu. Bir süredir ondaki değişimi fark etmiş, Cade ile yan yana gördüğü zamanlarda şüpheleri doğru yönde değişmiş ve az önce ikisinin kaçamak bakışmaları sayesinde emin olmuştu.
Elbette Cade Wilson' ın sabıkalı olması sorun değildi, sonuçta cezasını çekiyordu ve aynı zamanda birçok davanın çözümünde yaptığı katkılar inkar edilemezdi. Ama suçlulara karşı kesin tavırları olan vaftiz kızının Cade' i her şeyiyle gerçekten kabullenip kabullenmediğinden emin olmak istemişti.
"Bu sözlerinden ikisinin de senin için sorun olmadığını mı çıkarmalıyım ?"
Maite o an anlamıştı karşısındaki ihtiyarın derdini. Uzunca bir süredir kızının ruhundaki yaralara kabuk olan umursamazlığa, duygusuzluğa şahit olmuş bir baba olarak, onun mutluluğundan emin olma isteği gayet normaldi. Öz babasından biraz olsun ayrı tutmadığı adamın içini rahatlatmak amacıyla açık konuşmayı tercih etti Maite.
"Endişelenme, henüz her şey yeni ama güzel olacağına eminim." dedi gülümseyerek.
"Onu seviyor musun ?"
Bu soruyu da bekliyordu Maite, lakin verebileceği net bir cevap yoktu. Açık konuşma konusundaki düşüncesine bağlı kalarak verdi cevabını.
"Bilmiyorum. Bildiğim tek şey seviyorum demek için fazlasıyla erken olduğu. Ama onunla zaman geçirmek keyifli ve iyi hissettiriyor."
"Başlarda ondan pek haz etmediğini düşünürsek seviyorum deseydin sana kesinlikle inanmazdım." diyerek güldü Yüzbaşı.
"O göründüğü gibi biri değil ihtiyar. Zor bir hayatı var, onunki gibi bir yeteneğim olsa çoktan intihar ederdim ya da en iyi ihtimalle delirirdim. Ama Cade bir şekilde başa çıkmanın yolunu bulmuş. İyi bir yol değil tabii ki ama o şartlar altında fazla bir seçeneği olduğunu zannetmiyorum. Onun adi, basit bir dolandırıcı olduğunu düşünmekle aslında durumu basite indirgeyenin ben olduğumu anladım. Sanırım bunu anladığım andan beri de ona karşı bakış açım genişlemeye başladı."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kokun Yalan Söylemez (KİTAP OLDU)
Mystère / Thriller*Arka Kapak Yazısı* Kokunu alabiliyorum. Ne hissettiğini biliyorum. Rol yapan yüzünün gerisinde, gerçeği söyleyen tenin seni ele veriyor. Dilini eğitebilir, gözlerini ehlileştirebilir, hatta yüzüne hükmedebilirsin. Peki ya kokun ? Onu saklayabilir...