Kokun Yalan Söylemez (KİTAP OLDU)

31/ Baş Şüpheli

*Medya: Lighter Sky /Alex Doan

Kokun Yalan Söylemez' de daha önce;

Maite' nin keyifli bir gün geçirme isteği üzerine ilan ettiği Sevgililer Günü devam etmiş, ikili festivale giderek eğlenmişti. Dönüş yolunda nasıl koktuğunu merak eden Maite, Cade' in yaptığı açıklama ile arabayı kenara çekerek onu öpmeye başlamıştı.

Keyifli okumalar :)

*31*

Sokak ortasında tutkulu bir öpüşmenin taraflarından biri olan Maite, kendini güçlükle geri çekmeyi başardığında dengesini korumakta da aynı güçlüğü yaşayınca Cade' in kolları yardımına koşmuştu. Tek kelime etmiyor olsalar da bakışları söylenecek ne varsa aktarıyordu kalplerine.

Maite toparlanıp tekrar direksiyona geçmek için arabanın diğer tarafına yürürken, Cade de aldığı birkaç derin nefesten sonra yerine geçmişti. Kemerlerini bağlayan ikilide çıt ses yoktu. Az önce olanlar hiç olmamış gibi davranıyorlardı çünkü ikisi de biliyordu ki tek bir hareket, bir bakış, bir kelime nerede olduklarına aldırmadan birbirlerinde kaybolmalarına yetecekti.

Eve geldiklerinde arabayı kapalı garaja park etti Maite. Garajın kapısı arkalarında ağır ağır kapanıp içeriye suni bir karanlık hakim olurken Maite ve Cade tatlı bir telaşla indiler arabadan. Eve geçip el ele yukarıya çıkarken ikisi de arabada unuttukları ahşap heykellerin farkında değillerdi. Farkında oldukları tek şey birbirlerinin varlığı ve hissedilir derecede yoğun olan arzularıydı.

Cade' in geniş ve ferah odasının önüne geldiklerinde Maite duş alacağını söyleyerek elini bıraktığı adama gülümseyip uzaklaşmış, Cade ise gözden kaybolana kadar Maite' nin arkasından bakıp odasındaki banyoya geçmişti.

On beş dakika. Duş almak için gayet makul, az sonra yaşanacaklara dair geçmek bilmeyen bir zaman dilimini işaret ediyordu ikisi için. Nitekim üzerinde bornozuyla pencerenin önünde dikilen Cade' in gözleri aynı yere bakarken, aklından takibi imkansız yüzlerce düşünce sabırsızlıkla geçmekteydi.

Odanın kapısı açıldığında gelenin Maite olduğuna dair onlarca sebep sayılabilirdi tabii ama Cade yalnızca kokusuna odaklanmış hâlde döndü kapıya. Birbirlerine doğru attıkları her adımda mesafe kısalıyor, arzu büyüyor, zaman-mekan kavramları siliniyordu.

Cade Maite' nin belini kavrarken Maite' nin kolları boynuna uzanmış, yaklaşan yüzleri arasındaki santimler birbirini bulan dudakları ile sıfırlanmıştı. Çıkarılan bornozlar şahit oldukları tutkunun sarhoş edici etkisiyle halıya serilirken, bir an olsun birbirinden ayrılmayan iki aşığa kollarını açan yatak da ilk kez aşkı, sevgiyi, tutkuyu bir arada kucaklamanın mutluluğu ile sendelemekten fazlasıyla memnundu.

Yastığa dağılan koyu saçların görüntüsü, birbirlerine kapanan vücutlarının dokunuşu ve ruhunu esir eden Maite' nin kokusuyla mest olmuştu Cade. Esaretinin bedelini elleriyle ödetmekten duyduğu haz, nefeslerini birbirine katan öpüşlere eşlik ederken Maite için de durum farklı değildi. Uzun bir süredir beklettiği derin heyecanına çabucak yenilmek istemiyor, Cade' ten alabileceği ve ona verebileceği ne varsa sonuna kadar yaşamak istiyordu.

İlk kez keşfettikleri bir coğrafyaydı bedenleri; gece boyunca aynı heyecan ve tutkuyla defalarca sınırlarını çizecekler, dudaklarıyla her bir noktaya aşkın adını mühürleyeceklerdi.

*******************

Sabahın ilk ışıkları odanın çekili olan perdelerinin gerisinde kendini göstermeye başladığında, bedeninin biyolojik alarmıyla gözlerini araladı Maite. Kalkmalı, kendine gelmeli ve işe koyulmalıydı. Göstermelik tadilat sonrası devreye sokulacak kameralar, gidip konuşulacak eski bir dost ve durum bilgisi almak için aranacak bir hacker, bugünün programını oluşturuyordu. Aslında kamera işinden pek emin değildi, Cade ile konuşup ona göre karar vermek niyetindeydi.