ALIŞMA

15.1K 925 74
                                    

Bu senenin son bölümüyle karşınızdayım. Umarım yeni yıl,  geride bıraktığımız yıldan çok daha güzel,  umut ve sevgi dolu bir yıl olur.  2016 malesef çok üzüntü ve acı dolu geçen bir yıl oldu ülkemiz için. Bir çok aile evlat acısı yaşadı. Bazı çocuklar babasız,  bazı aileler evlatsız kaldı. 'Reşit misin?' Dediğimiz kimimizin dostu, kimimizin arkadaşı,  kardeşi,  evladı şehit oldu. Rabbim bir daha böyle acılar yaşatmasın inşallah.

Umarım 2017 yılı  "keşke"   demediğimiz, kalbimizden geçen ve sadece kendimize sakladığımız,  sessiz dualarımızda dile getirdiğimiz dileklerimizin gerçek olduğu, umut dolu, mutlu ve huzurlu bir yıl olur.

Şimdi "seneye görüşmek üzere"  adlı soğuk espiriyi de şuraya bırakıp, yüzünüzde bir tebessüme sebep olmayı umarak yeni bölümleri başbaşa bırakıyorum sizi.
(Bu şarkıyı dinleyerek yazdım bölümü ve umarım sizde beğenirsiniz😍)
Keyifli okumalar dilerim.....

Canı yanıyordu genç kızın. Bedeninde hissettiği sızılar, kalbine vurulan bir bıçak darbesi gibiydi. Artık o sızıları bile umursamıyordu. Sadece yapılan bu davranışı kendisine yediremiyordu. Kocasının bu acımasız yüzünü görmek kalbinin aşık köşesine darbeler vuruyordu. Korkuyordu! Yaşadıklarından çok, yaşayacaklarından korkuyordu. Evlendikleri gece kocasının onunla sevişmeye çalışması gözünü korkutmuştu. Sonunda bunu dile getirdiğinde durmuştu ama ya durmasaydı? O zaman alacağı yaraları sarabilir miydi? O gecenin izleri bedeninden silindiği gibi ruhundan da silinebilir miydi? Sanmıyordu genç kız. O gecenin üstünden geçen iki gecenin ardından sessizliğe bürünmüştü, durgundu ve yorgun. Kendini öyle sıkmış ve kasmıştı ki o gece, bedenindeki sızlamalar o yüzden hala devam ediyordu. Yataktan usulca kalktı. Güzel bir duş alıp kendine gelmeli ve yaşama kaldığı yerden devam etmeliydi.

Ilık bir duşun ardından bir kot pantolon ve askılı bir bluz giyinip alt kata indi. Mutfaktan gelen sesleri duyunca adımlarını oraya yönlendirdi. Yemek yapan biraz topluca orta yaşlı bir kadın ve yanında genç bir kız vardı. Son iki günde kocasıyla ve sessizlik içinde geçince doğal olarak genç kız bu sesleri yadırgamıştı.

"Kolay gelsin." Dedi çekingen bir ses tonuyla. Arkasını gönen kadının ve yanındaki kızın yüzünde güzel bir tebessüm vardı.

"Sağolun hanımım, günaydın. Levent bey akşam için yemek hazırlamamızı söylemişti. Yemeği yapıp gideceğiz hemen. Size kahvaltılık bişeyler hazırlayayım mı?" diyen yaşlı kadının samimi tavırları karşısında gülümsemişti genç kız.

"Teşekkür ederim sadece portakal suyu içeceğim, kendim alırım." Demiş ve buz dolabına yönlenmişti. Bardağı alıp doldururken konuşmasına devam etti.

"Şey siz?"

"Benim adım Emine hanımım. Bu da kızım Elif. Kocamla bu çiftliğin bakıcılığını yapıyoruz. Bizde bir akrabanın ziyaretine gitmiştik. Geleceğinizden haberimiz yoktu. Yoksa hazırlık yapardım."

"Bende Beliz. Tanıştığımıza memnun oldum Emine teyz.. hanım. Şey bana ismimle hitap ederseniz sevinirim Emine hanım." Emine hanım karşısındaki bu genç kızın masumiyeti ve samimiyetinden etkilenmişti. Levent'in yanında daha önceden gördüğü şu nişanlısı olan o kadına hiç benzemiyordu. O burnu büyük ve havalı kadını hatırlayınca ister istemez yüzü buruştu kadının. Sonra yeniden karşısındaki genç kıza odaklandı.

SENSİZ OLMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin